15 basit yol ile mevsim değişikliğine uyum sağlama püf noktaları

Günlerin kısaldığı, hava sıcaklıklarının düştüğü ve yaprakların renk değiştirdiği mevsim değişiklikleriyle başa çıkmak her zaman kolay olmayabilir. Mevsimlerin değişmesiyle birlikte vücudumuzda ve ruhumuzda da bir takım değişiklikler yaşamak oldukça doğaldır. Günlük rutininizde yapabileceğiniz küçük değişikliklerle vücudunuzu ve zihninizi bu döneme hazırlamanın püf noktaları.

Sonbahar resmi olarak başladığından beri vücudunuz mevsimin daha serin sıcaklıklara geçişinin etkilerini şu anda hissediyor olabilir. Sonbaharda daha kasvetli hava ve daha düşük sıcaklıklar uykuyu ve genel sağlığı etkileyebilir. İşte vücudunuzun sirkadiyen ritminin tamamen bozulmaması için mevsim değişikliklerine sorunsuz bir şekilde uyum sağlayabileceğinizden emin olmanın 15 yolu.

MEVSİM DEĞİŞİKLİĞİNE UYUM SAĞLAMANIN 15 BASİT YOLU:

1- Alışmak için biraz zaman ayırın

Sağlıklı olan ve belirli ilaçları kullanmayan kişilerde mevsimsel değişime alışmak yaklaşık iki hafta sürebilir. Bu durum kişiden kişiye değişiklikte gösterebilir. Vücudunuza uyum sağlaması için gereken zamanı tanıyın.

2- Egzersiz yapın.

Amerikan Kalp Derneği’ne göre, egzersiz sadece genel sağlığın korunması, uygun kilo ve depresyonla mücadelede önemli olmakla kalmaz, aynı zamanda kişiyi mevsimsel değişikliklere karşı “hava koşullarına dayanıklı” hale getirebilir. Düzenli olarak egzersiz yapmak insanların daha hızlı ve daha iyi uykuya dalmasına yardımcı olur.

3- Yeterli saat uyumayı öncelik haline getirin.

Uykusuz kaldığınızda halsiz, yorgun ve sinirli olmak yaygındır ve mevsimsel geçişleri zorlaştırabilir. Uyku yoksunluğu yalnızca obezite, yüksek tansiyon ve diyabet gibi kronik rahatsızlıklara katkıda bulunmakla kalmaz, kişinin psikolojik durumunu da etkileyebilir.

4- Mevsiminde yiyecekler yiyin.

Mevsiminde yiyecekler yemek sadece cüzdanınız için değil, vücudunuz için de daha kolaydır. Mevsiminde meyve ve sebzeleri, daha az süre depolandıkları için mevsim dışı gıdalara göre daha fazla besin içerir. Vücudun düzgün çalışabilmesi için alabileceği tüm vitamin ve minerallere ihtiyacı vardır. Aksi takdirde sağlık sorunları kısır döngüsü oluşabilir.

5- Havaya uygun giyinin.

Yazın bitmesini istemediğiniz için kat kat giyinmeye veya daha uzun kıyafetler giymeye direnmeyin. Vücut soğuk hissettiğinde acı çeker. Titrer, cilt kurur ve kaslar soğur, bu da daha az esnek oldukları ve iyi çalışmadıkları anlamına gelir.

6- Susuz kalmayın.

Yetişkin bir insanın vücudu, suyun yaklaşık %60’ını içerir. Bu durumun neden her organın düzgün çalışması için kritik olduğunu açıklar. Su, dokuları ve eklemleri korurken aynı zamanda vücut ısısını düzenler ve atıkların atılmasına yardımcı olur. İyi hidrasyon, vücudun mevsimsel değişimlere uyum sağlamasına yardımcı olurken işlevleri dengede tutmaya çalışmasını azaltır.

7- Araç kullanmaktan kaçının.

Mevsimsel değişiklikler, bazı insanların uykuya dalmakta zorlanabileceği şekilde vücuda etki edebilir. Bu durumda olan sürücülerin direksiyon başına geçmemesi önerilebilir. Uykusuzluğun sadece trafik kazalarıyla ilişkilendirilmesi değil, beden ve zihin üzerinde aşırı baskı oluşturması sebebiyle de ilişkilendirilir.

Dinlenmek ve yeni koşullara alışmak için enerji harcamak yerine, yorgunken güvenli sürüşe odaklanmaya çalışmak çok zorlayıcı olabilir. Soğuğun vücut üzerindeki etkilerine uyum sağlamak da önemlidir. Daha düşük sıcaklıklar beyin tepki süresini azaltabilir ve sürüş esnasında risk oluşturabilir.

8-  Programınızda küçük değişiklikler yapın.

Sonbahar mevsimi büyük değişikliklerle birlikte gelir. Bu dönemde çocuklar okula geri döner, akşamları daha az zaman dışarıda geçirir ve belki de çocukları okul sonrası etkinliklere götürmek için daha fazla zaman harcamak zorunda kalabilirsiniz. Bu durum genel olarak kendinize daha az zaman ayırdığınız hissine yol açabilir.

Bağışıklık sisteminize ve ruh sağlığınıza zarar verebilecek ek bir stres faktörü olabilir. Aynı anda çok sayıda yeni işe başlamayın ve program değişiklikleriyle başa çıkmak için bunları yavaş yavaş rutininize entegre edin.

9- Rutininizi etkili bir şekilde aynı tutun.

Birçok kişinin günlük rutinleri vardır. Bazıları sabahın erken saatlerinde egzersiz yapmayı tercih eder koşullarının değişmesiyle birlikte alınması gereken önlemlerde aşamalı bir yaklaşım benimsemek faydalı olabilir. Kış mevsimine girerken, gün ışığından en iyi şekilde yararlanmak için yürüyüş saatini biraz daha erkene çekmeyi düşünebilirsiniz.

10- Gün içinde uyuklamaktan kaçının.

Yorgunluk mevsim değişikliğinin normal bir yan etkisidir. Güneş ışığındaki değişiklikler vücudun doğal ritminde değişiklikler oluşturur. Öğleden sonra veya daha geç saatlerde uyuklamaktan kaçınmaya çalışın. Her zamanki yatma saatinizden sadece birkaç saat önce uykulu hissediyorsanız, endorfinleri tetiklemek için egzersiz yapmayı veya başka bir şekilde aktif kalmayı deneyin.

11- Kahve ve alkol alımını azaltın.

Alkol, kişinin ruh halini, davranışını ve nöropsikolojik işleyişini etkileyebilen bir depresandır. Ayrıca uykuyu da bozabilir. Bir uyarıcı olan kafein, aşırı miktarda tüketildiğinde kötü bir fikir olabilir. Uyku yoksunluğuna ve vücudun ne zaman dinlenmeye ihtiyacı olduğunu anlamamasına yol açabilir.

12- Her gün aynı saatte uyanın.

Sonbahar mevsim değişikliği, genellikle istenmeyen birkaç gelişmeyi de beraberinde getirir. Bunlar arasında daha az gün ışığı, daha soğuk hava ve daha fazla yağmur yer alır ki bu durumlar bir bireyin biyolojik saatini etkileyebilir.

Doğal uyku-uyanıklık döngüsünün korunmasına yardımcı olmak için, her gün ve hafta sonları aynı saatte uyanarak düzenli bir uyku programını benimsemeyi deneyebilirsiniz. Her sabah belirli bir saatte uyanmanın avantajları arasında azalan uykusuzluk ve sinirlilik, artan ruh hali, azalan ağrı ve bağışıklığınız artabilir.

13- Doğru gıdalarla beslenin.

Sağlıklı besin tercihleri sağlıklı uyku döngülerini destekleyebilir. Özellikle hava durumu değişikliklerine adapte olurken yardımcı olabilir. Uykusuzluk çeken bazı bireyler, melatonin olarak da bilinen “uyku hormonu” takviyeleri kullanır.

Melatonin, vücut tarafından doğal olarak üretilen epifiz bezi tarafından karanlıkta salgılanır. Melatonin seviyeniz arttıkça, daha uykulu ve daha az uyanık hissedersiniz. Bu nedenle melatonin içeren bazı yiyecekleri tüketmeyi düşünmek faydalı olabilir.

14- Kendinizi doğal ışığa maruz bırakın.

Doğal güneş ışığının çeşitli fiziksel sağlık faydaları olduğu ve aynı zamanda yıl içinde önemli ölçüde değişebileceği için, doğru miktarda alındığından emin olunmalıdır. Işık, ruh halini iyileştirebilir ve bazı çalışmaların, vücuttaki iltihapla mücadeleye yardımcı olabileceğini gösterdiği doğal bir D vitamini kaynağıdır.

15- Çok geç saatlerde yemek yemeyin.

Geç saatlerde yemek yemek kilo almaya neden olmasa da uyku açısından iyi bir fikir olmayabilir. Her yiyecek tüketildiğinde, midede mide asidi salgılanır ve vücudun bundan kurtulması için uyanık olması gerekir. Aksi takdirde asit yemek borusuna ulaşarak mide yanmasına ve iltihaplanmaya yol açabilir. Bunların her ikisi de vücuda çok fazla stres yükleyebilir ve uykunuzu olumsuz etkileyebilir ve mevsim değişikliğine uyum sağlamayı daha da zorlaştırabilir.