Genellikle alt dudak, ağız tabanı ve dilde oluşan, mukozadan kaynaklanan bir kanser türü olan ağız kanseri, son dönemlerde yaygınlaşmasıyla dikkat çekiyor. Belirtileri arasında ağızda geçmeyen yaralar, beyaz veya kırmızı lekeler, ağız kokusu, çiğneme güçlüğü ve kilo kaybı bulunan ağız kanseri ile ilgili Radyoloji Uzman Hekimi Semih Tanrıverdi açıklamalarda bulundu.
Ağız kanseri, erken teşhis ile tedavi edilebilecek bir hastalık olmasına rağmen, çoğu zaman ihmal edilen belirtileri yüzünden geç teşhis edilebilmektedir. Ağız kanseri riskini azaltmak için sağlıklı yaşam tarzı seçimleri yapmak, düzenli kontrol yaptırmak ve belirtiler fark edildiğinde derhal bir uzmana başvurmak çok önemlidir. Erken teşhis hayat kurtarıcı olabilir.
Eğer siz veya çevrenizde biri bu tür belirtiler gösteriyorsa, bir uzmandan yardım almak gereklidir. Ağız kanseri, ağız içindeki dudak, dil, ağız tabanı gibi bölgelerde gelişebilen, genellikle mukozadan kaynaklanan bir kanser türüdür.
Özellikle erkeklerde son yıllarda daha çok görülen ağız kanseri dikkat çekici bir hal almış durumda. Semih Tanrıverdi’nin açıklamaları, ağız kanseri hakkında önemli bilgiler sunuyor. İşte ağız kanserini anlamak ve korunmak için önemli noktalar:
Ağız kanserinin erken belirtileri, sıklıkla göz ardı ediliyor. Bu belirtiler şunları içerebilir:
• Geçmeyen ağız yaraları
• Beyaz, kırmızı ya da karışık renkli lekeler (lökoplaki ve eritroplaki)
• Ağız kokusu
• Çiğneme güçlüğü
• Kilo kaybı
Bu tür belirtiler görüldüğünde, vakit kaybetmeden bir uzmana başvurulması kritik önem taşır. Erken teşhis, tedavi sürecini kolaylaştırır ve hastalığın ilerlemesini engeller.
Ağız kanserinin en büyük risk faktörleri arasında sigara ve alkol kullanımı yer alır. Tanrıverdi’ye göre, ağız kanseri vakalarının %90’ı tütün ürünleri kullananlarda görülmektedir. Alkol ise, bu riski daha da artırmaktadır. Bunun yanı sıra, güneş ışınları, ailede kanser öyküsü ve kronik yaralar da riski artıran faktörler arasında sayılmaktadır.
Ağız kanserinden korunmanın en önemli yolu, sigara ve alkol kullanımından kaçınmaktır. Ayrıca:
• Düzenli doktor ve diş hekimi kontrolleri yaptırmak,
• Ağız içindeki yaraları ihmal etmemek, özellikle keskin dişler veya protezlerin yol açtığı yaralar varsa bunları tedavi ettirmek,
• Erken teşhisi sağlamak, tedavi sürecini hızlandırır ve kansere dönüşme riskini azaltır.