Geçtiğimiz gün İzmir’de yaşayan 60 yaşındaki Servet Polat’ın kumpir zevki ölümüne neden oldu. Polat, önce zehirlendi daha sonra hastaneye kaldırıldı. Ancak tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. Olay üzerine araştırma yapıldı ve kumpirde salmonella bakterisi tespit edildi. Bunun üzerine vatandaşlar salmonella bakterisinin ne olduğunu araştırdı.
Salmonella, salmonelloz olarak bilinen gıda zehirlenmesine neden olabilen bir bakteri türüdür. Genellikle çiğ ette, kirli suda ve enfekte gıdayla temas eden yüzeylerde bulunur. Yaşar Üniversitesi Gıda İşleme Bölüm Başkanı ve Biyomühendis Dr. Öğretim Üyesi Ece Yıldız Öztürk, bu bakterinin süt ürünlerinde de yaygın olarak görülebileceğini vurguladı.
Öztürk, bakteriye ait detayları şu ifadelerle anlattı:
“Salmonella bakterisi toksin üretmez, bağırsakta çoğalarak vücudumuzda enfeksiyon oluşturur. Salmonella’ların yaklaşık 2 bin 300 tipi vardır, 2 bin kadar serotipi insanlarda hastalığa neden olur. Bazı tipleri tamamen zararsız olduğu gibi, bazı tipleri de özellikle Salmonella enteritidis ve Salmonella typhimurium gıdalarda yüksek oranda bulunduklarında hastalık yapabilir, zehirlenmeye yol açabilir. Gıdalarda Salmonella’ların hangi türü bulunursa bulunsun insanlar için yüksek potansiyel risk oluşturur ve yüzde 33 oranı ile çok rastlanan bir zehirlenme türüdür.”
Çiğ etin yanı sıra sebzelerde de bulunma ihtimali olan salmonella bakterisi ilk etapta zehirlenmeye neden olur. Hızlı müdahale edilmediğinde sindirim sistemine yerleşerek enfeksiyonel bir duruma dönüşür. Bu da hızla vücuttaki faydalı hücreleri deforme ederek zehirlenme şiddetini artırır. Bebek ve yaaşlılarda ölüme yol açma riski bu yüzden yüksektir. Çünkü direk olarak bağışıklık sistemine saldırır.
Yaşar Üniversitesi Gıda İşleme Bölüm Başkanı ve Biyomühendis Dr. Öğretim Üyesi Ece Yıldız Öztürk, salmonella bakterisinden korunmanın yolları hakkında uyarılarda bulundu. Özellikle sebzelerin streil edilmeden tüketilmemesi gerektiğini vurgulayan Öztürk, “Kesilen hayvanlar sıkı muayeneden geçirilmeli ve hayvanlara Salmonella içermeyen yem verildiğinden emin olunmalı. Özellikle gıda işletmelerinde üretim kısmında çalışan kişilerin hijyen ve sanitasyon konusunda eğitimli ve bilinçli olması gerekiyor. Gıda üretiminde ve temizlikte kullanılan suyun mikrobiyolojik açıdan steril olması gerekli. Gıdaları pişirirken güvenlik açısından iç sıcaklığın en az 75 santigrat derece olması sağlanmalı; çapraz bulaşmayı önlemek için çiğ ve pişmiş gıdaların alet ve ekipmanına dikkat edilmeli, çiğ ve pişmiş gıdalar bir arada tutulmamalıdır. Dondurulmuş ve çözülmüş gıdalar hemen kullanılmalı, tekrardan dondurulmamalı. İşlenen gıdaların yeniden Salmonella ile kontaminasyonu önlenmeli. Gıdaların saklandıkları yerlerin fare, haşere ve sineklere karşı korumalı olmalı; gıdalar özellikle etler tüketiciye kadar soğuk zincir uygulanmalı. Gıda işletmelerinde periyodik olarak Salmonella kontrolü yapılmalı” ifadelerini kullandı.