Erkek üreme organlarının düzgün çalışabilmesi için testislerin düzenli kan dolaşımına ihtiyaç duyması hayati öneme sahip. Bu nedenle testis torsiyonu nedir sorusu, ürolojik problemlerin en acil başlıklarından biri olarak kabul edilir. Bazı kişilerde anatomik yatkınlık, travma veya ani hareketler gibi sebeplerle testis kendi çevresinde döner ve damarları büker. Böyle bir durumda ortaya çıkan yoğun ağrı ve şişlik sadece rahatsızlık vermekle kalmaz, ihmal edildiğinde kalıcı hasarlara yol açabilir.
Testis torsiyonu, skrotum içerisindeki testisin dönmesi sonucu atardamar ve toplardamar yapılarının sıkışarak kan akışını engellediği bir durumdur. Bu engellenme, testis dokusunun beslenememesine ve oksijen yetersizliğine yol açar. Tıbbi literatürde “gubernakulum testis” ve “tunica vaginalis” gibi yapıların gevşek veya anormal olması, torsiyon riskini artıran anatomik faktörlerden sayılır. Yeni doğan bebeklerden yetişkin erkeklere kadar geniş bir yaş aralığında rastlansa da, özellikle ergenlikte hormon seviyelerinin yükselmesi ve fiziksel aktivitelerin artması nedeniyle daha sık görülür. Damar bütünlüğünün bozulduğu bu tablo, acil tedavi gerektiren ürolojik vakalar listesinde ön sıralarda yer alır.
Torsiyonun kesin nedeni her zaman net olmayabilir; ancak pek çok vakada testisi sabitleyen yapıların gevşek olması veya anormal biçimde gelişmesi önemli rol oynar. Bazı erkeklerde “bell clapper deformitesi” denen, testislerin skrotum içinde serbestçe hareket edebildiği bir anatomi söz konusu olup torsiyon riskini artırır. Ayrıca ani fiziksel hareketler, spor yaralanmaları, skrotal travma veya derin uykuda yapılan refleks hareketler de bu süreci tetikleyebilir. Genetik yatkınlık, aile öyküsünde benzer vakaların bulunması durumunda da etken olabilir. Her ne sebeple olursa olsun, testisin kendi etrafında dönmesi hızlı ve belirgin ağrıyla kendini gösterir.
Bu tür bir durum, vücudun kendiliğinden düzeltmesi pek mümkün olmayan acil bir hal olarak kabul edilir. Zaman içinde testisin yeniden dönüp damar akışını açabileceği ekstrem örnekler mevcut olsa da, bu oldukça nadirdir ve tıbbi açıdan güvenilir bir çözüm olarak görülmez. Genellikle “manuel detorsiyon” adı verilen, bir üroloji uzmanının el ile testisi çevirerek damar akışını tekrar düzene sokmaya çalıştığı bir yöntem uygulanabilir. Ancak kalıcı çözüm ve kesin güvence için, çoğunlukla cerrahi müdahale gerekir. Dakikaların bile dokunun canlı kalmasında önemli olduğu bu süreçte ihmal, testisin tamamen kaybedilmesine yol açabilecek kadar riskli sonuçlar doğurabilir.
Bu rahatsızlık, aniden başlayan ve çoğu zaman şiddetli karakterde hissedilen kasık veya testis ağrısıyla dikkat çeker. Bazı hastalarda skrotum bölgesinde belirgin kızarıklık, şişme ve dokunmaya karşı aşırı hassasiyet ortaya çıkar. Mide bulantısı, kusma, hatta karın alt bölgesinde ağrı da sık eşlik eden şikayetler arasında yer alır. Eğer torsiyon düzeltilemez ve süre uzarsa, damar bütünlüğü bozulduğu için testis soğumaya başlar ve bu bölgedeki cilt sıcaklığında azalma hissedilebilir. Bu semptomlar bir arada görüldüğünde zaman kaybetmeden tıbbi yardım almak büyük önem taşır.
Torsiyonun tedavisi, problemli testisi tekrar kan dolaşımına kavuşturacak şekilde konumlandırmak ve gelecekte tekrarlanmasını önlemek üzerine kuruludur. Bazı hastalarda üroloji uzmanı tarafından uygulanan manuel detorsiyon işlemiyle geçici rahatlama sağlanabilir, ancak kesin çözüm için cerrahi operasyon kaçınılmaz hâle gelir. Cerrahi işlemde testis döndürülerek normal pozisyonuna getirilir ve “orşiopeksi” adı verilen sabitleme tekniğiyle skrotum içine tespit edilir. Böylece testisin yeniden dönme ihtimali minimize edilir ve damar yapıları korunur. Her durumda en kritik nokta, en kısa sürede doğru müdahaleyi yapmaktır; çünkü gecikme, dokunun nekroza uğramasıyla kalıcı hasar riskini yükseltir.
Torsiyonu düzeltmek için yapılan ameliyatta ilk adım, skrotum bölgesini açıp dönen testisi orijinal pozisyonuna getirmektir. Ardından damar yapıları ve testis dokusu gözden geçirilerek hasar olup olmadığı kontrol edilir. Özellikle geç kalınmış vakalarda testisin kurtarılamaması gibi tatsız bir olasılık mevcuttur; ancak erken müdahaleyle çoğu hastada fonksiyonel yapı korunabilir. Son aşamada hem torsiyon geçiren testis hem de diğer testis (nüks riskini engellemek adına) skrotuma dikilerek sabitlenir. Bu işlem genellikle genel anestezi altında veya yarı uyutma yöntemleriyle gerçekleştirilir ve operasyondan sonra ağrı yönetimi ve dinlenme dönemi önemlidir.
Testis torsiyonu olduğu nasıl anlaşılır?
Aniden başlayan şiddetli testis veya kasık ağrısı, şişlik, kızarıklık ve bazen mide bulantısı ile kendini belli eder. Dokunmada yoğun hassasiyet, testiste ısı düşüklüğü de dikkat çekicidir.
Testis torsiyonu nasıl tedavi edilir?
Öncelikle manuel detorsiyon denenebilir ancak genelde cerrahi müdahale (orşiopeksi) esastır. Erken teşhis ve hızla uygulanan ameliyat, testisin korunma şansını artırır.
Testis torsiyonu neden kaynaklanır?
Çoğunlukla testisi sabitleyen yapıların gevşekliği veya yapısal anormallikler torsiyona zemin hazırlar. Ani hareketler, travma ya da fiziksel aktiviteler de tetikleyici rol oynayabilir.
Testis torsiyonu kaç saat sürer?
Torsiyonun süresi hastadan hastaya değişmekle birlikte, damar tıkanıklığı saatler boyunca devam ederse doku canlılığı ciddi biçimde tehdit altına girer. Genellikle 6 saatlik bir müdahale süresi kritik eşik olarak kabul edilir.