Zayıflamak bu kadar kolay olmamıştı. Kahve ile hem metabolizmanızı hızlandırın hem de yağ yakımını destekleyin Filtre kahvenin zayıflatıcı etkilerini ve bunun yanı sıra sağlık için faydalarını sizler için derledik.
Kocaman bir fincan filtre kahve sabahları güne başlamanın en keyifli yollarından biri. Hem yazın serinletici hem de kışın ısıtıcı olan bu lezzetli içecek, otantik tadı ve yumuşak içimiyle pek çok kişinin favorisi. Peki, bu lezzetli içeceğin sırrı ne? İşte, sabah aç karnına filtre kahve içmenin sağlığınıza nasıl faydalar sağlayabileceğine dair bilmeniz gerekenler!
Filtre kahvenin sağlık yararları bilimsel olarak kanıtlanmış bir gerçek. Güne bir fincan filtre kahve ile başlamak, sadece keyif vermekle kalmaz aynı zamanda vücudunuza da çeşitli faydalar sağlar.
İşte, filtre kahvenin faydaları:
Yağ yakar: Filtre kahve, yağ yakımını hızlandıran bir etkiye sahiptir. Bu, metabolizmanızın daha hızlı çalışmasına ve kalorileri daha etkili bir şekilde yakmanıza yardımcı olabilir.
Enerjiyi artırır: Güne enerjik bir başlangıç yapmak isteyenler için filtre kahve mükemmel bir seçenektir. İçeriğindeki kafein, enerji seviyenizi yükseltir ve gün boyunca daha dinç hissetmenizi sağlar.
Depresyon riskini azaltır: Kahve, dopamin seviyelerini artırarak ruh halinizi iyileştirebilir ve depresyon riskini azaltabilir.
Karaciğer sağlığını destekler: Düzenli filtre kahve tüketimi, karaciğer sağlığınızı destekleyebilir ve bazı karaciğer hastalıklarının riskini azaltabilir.
Parkinson ve alzheimer riskini azaltır: Filtre kahve, Parkinson hastalığının önlenmesine yardımcı olabilir ve Alzheimer riskini azaltma konusunda da destek sağlar.
Stresi azaltır: Kahve stres seviyelerini düşürür ve sakinleşmenize yardımcı olur.
Toksinleri atar: Vücudu toksinlerden arındırıcı etkisi sayesinde daha sağlıklı hissetmenizi sağlar.
İdrar söktürücüdür: Filtre kahve, idrar söktürücü bir etkisi olduğundan, vücudunuzun sıvı dengesini korur.
Sabahları aç karnına filtre kahve içmenin de özel faydaları var! Kalp atışlarınız hızlanır, bu da vücudunuzdaki şeker ve yağların daha hızlı yakılmasını sağlar. Ayrıca, metabolizma hızınız artar, bu yüzden uzmanlar sabahları aç karnına filtre kahve içmeyi öneriyor. İçerdiği kafein, kas dokularını destekleyerek yorgunluk hissinin daha geç ortaya çıkmasına neden olur. Bu nedenle, kilo vermek isteyen kişiler filtre kahve tüketebilir. Ancak, akşam saatlerinde filtre kahve içmekten kaçının; çünkü kafein uykusuzluğa yol açabilir ve uyku düzeninizi bozabilir.
Filtre kahve tüketicilerinin sıkça sorguladığı konulardan biri de sabahları aç karnına kahve içmenin faydalarıdır. Sabahları aç karnına filtre kahve içmenin birçok avantajı vardır. Aç karnına içilen filtre kahve, kalp atış hızını artırarak vücuttaki şeker ve yağların daha hızlı yakılmasını sağlar. Ayrıca, metabolizma hızlandığı için sabahları aç karnına filtre kahve içmek uzmanlar tarafından önerilmektedir.
Filtre kahve için ideal içim zamanları sabah aç karnına veya öğle yemeğinden sonra olarak belirlenmiştir. Uzmanlar, akşam saatlerinde veya gece filtre kahve içilmesini tavsiye etmezler çünkü içindeki kafein uykusuzluğa neden olabilir ve bu durum uyku düzenini olumsuz etkiler.
Kaliforniya’nın San Francisco bölgesinde, 39 yaş ortalamasına sahip 100 sağlıklı yetişkin üzerinde geçtiğimiz yıl yapılan bir araştırma kahvenin anlık sağlık etkilerini anlamak için ilginç veriler sundu. Araştırma kapsamında, katılımcılara adım sayısını ve uyku düzenini izleyen cihazlar ile kan şekeri ve kalp ritmini takip eden elektrokardiyogram cihazları takıldı.
Katılımcılara, iki gün boyunca istedikleri kadar kahve içmeleri, ardından iki gün boyunca kahve tüketmemeleri ve bu döngüyü iki hafta boyunca tekrarlamaları istendi. Sonuçlar, kahve içilen günlerde katılımcıların, içmedikleri günlere göre ortalama 1058 adım daha fazla attığını ortaya koydu. Ancak bu günlerde, katılımcıların uyku süresinin en az 36 dakika azaldığı gözlemlendi.
Araştırma, kahve tüketiminin hareketliliği artırırken aynı zamanda uyku süresini kısaltabileceğini gösterdi. Ayrıca, kahve tüketiminin kalp çarpıntısı gibi sağlık risklerini artırabileceği de belirtildi. Ancak, daha az uyku ile ilgili etkilerin genetik bir faktörden kaynaklanabileceği ihtimali de değerlendiriliyor.
Bu araştırma, “The New England Journal of Medicine” dergisinde yayımlandı.