Kız Çocuk, Kadın, Bayan İsimleri, Adları Ve Anlamları 2018

21 Mart 2017
0 Yorum
kiz cocuk kadin bayan isimleri adlari ve anlamlari 2018

Evlat sahibi olmak Allahü teala’nın insana büyük lütfu ihsanıdır. Kız bebeğine hamileyseniz veya kız bebek sahibi olup ona isim arayışı içindeyseniz sizin için

Evlat sahibi olmak Allahü teala’nın insana büyük lütfu ihsanıdır. Kız bebeğine hamileyseniz veya kız bebek sahibi olup ona isim arayışı içindeyseniz sizin için hazırladığınız kız bebek isimleri listesinde en güzel, değişik, modern, anlamlı farklı, yeni kız çocuk isimlerini bulabilirsiniz.

ANDAÇ: Anılar, hatıralar

ARMAĞAN: Hediye, ödül

ARNİSA: Çok namuslu kadın

ARSEN: Kurtuluş, özgürlük

ARSU: Su kadar berrak

ARSUN: Yüreğindeki temizliği yansıtan

ARZU: Herhangi bir şey için duyulan aşırı istek

ASALBİKE: Gerçek hanım, gerçek güzel

ASEL: Bal

ASENA: Dişi kurt, güzel kız

ASLI: Kökeni anlamında; Kerem ile Aslı öyküsündeki kadın kahraman

ASLIHAN: ASLI+HAN=soyu han

ASLIM: Özü geçmişe ait

ASU: Azgın, huysuz

ASUDE: Rahat, huzur içinde olan

ASUELA: Ela gözlü yaramaz

ASUMAN: Gökyüzü

ASYA: Dünyanın en büyük kıtası

AŞKIN: Aşmış, ileri

AYBEN: Ben ayım anlamında

AYBİKE: Ay gibi güzel kız

AYBİRGEN: Ayveren

AYÇA: Yay biçimindeki ay

AYÇİÇEK: Günçiçek

AYDA: Dere kıyılarında yetişen bir bitki

AYDAN: Güzelliğini aydan almış, ay gibi parlak ve güzel

AYDENİZ: Hem ay, hem de deniz

AYDONAT: Işık donat, parlaklık donat anlamında

AYEVİ: Ay çevresinde oluşan ışık çemberi

AYGEN: Gönül arkadaşı

AYGÜN: Hem ay, hem gün

AYKAL: Ay gibi parlak ve ışıklı kal

AYKIZ: Ay+Kız

AYKUT: Kutlu ay, uğurlu ay

AYLA: Bazı yıldızların ve ayın etrafındaki ışık çemberi

AYLİN: AYLA ile aynı anlamdadır

AYSAR: Ayın evrelerine göre huyu değişen kimse

AYSIN: Sen aysın, ay kadar güzelsin

AYSU: Ay ve su gibi güzel

AYŞE: Rahat ve huzur içinde yaşayan

BADE: Aşk, kutsal sevgi

BAHA: Değerli, kıymeti çok

BAHAR: Yazla kış arasında olan mevsim

BALA: Yavru çocuk

BALCA: Bal gibi, bala benzer

BALIN: Yar, sevgili

BALKIN: Pırıldayan, parlak

BALKIZ: Bal kadar tatlı kız

BANU: Ev kadını, Hanımefendi

BAŞAK: Arpa çavdar gibi ekinlerin tanelerini taşıyan baş kısmı

BEDİZ: Resim, tasvir, süs, bezek

BEGÜM: Saygı değer kadın, hanım

BEHİN: İyinin iyisi

BELDE: Memleket, şehir, kasaba

BELEMİR: Peygamber çiçeği olarak biliniyor. Açtığı kokusunun dağılmasıyla anlaşılan gizli çiçek anlamında

BELEN: Bel, geçit; İki dağ arasından geçen yol

BELFÜ: Kar tanesi

BELGİ: İşaret

BELGİN: Kesin ve eksiksiz belirlenen

BELİZ: İşaret, iz; alamet

BENAN: Parmak uçları

BENAY: Ben ayım, ay gibiyim

BENEK: Namuslu kadın

BENGİ: Ölümsüz, sonsuz

BENGİSU: Ölümsüzlük suyu

BENİZ: Yüz

BERGÜZAR: Anılmak için verilen şey, andaç

BERİA: Olgunluk ve güzelliğiyle üstün olan sevgili

BERİL: Zümrüt

BERİN: En yüksek, en ulu anlamında

BERKE: Zerdali, kayısı; Kamçı, değnek

BERNA: Bağlı, bağlanmış; Genç, körpe, delikanlı

BERRAK: Duru

BERRAN: Keskin, kesici

BESİSU: Bitkilerin damarlarında dolaşan besleyici su

BESTE: Bir müzik parçasını oluşturan ezgilerin tümü

BETÜL: Erkeklerden çekinen namuslu kadın

BEYZA: Çok beyaz, lekesiz

BİHTER: Daha iyi, en iyi

BİKE: Evlenmemiş, çocuğu olmamış kadın

BİLGE: Çok bilgili ve bilgisini yararlı kullanan kişi

BİLGET: Havadis, malumat

BİLGÜN: Bil+Gün

BİLHAN: Çok bilgili

BİLLUR: Pek duru, pürüzsüz

BİNGÜL: BİN+GÜL=Gülü bol; Gül bahçesi

BİNNAZ: BİN+NAZ= Çok nazlı

BİNNUR: BİN+NUR=Çok ışıklı, ışığı gür

BİRAY: Ay gibi tek, eşsiz

BİRBET: Yüzü benzersiz

BİRGEN: Yalnız, yalnızlığa alışkın

BİRİCİK: Bir tane, tek, emsalsiz

BİRSEN: Yanlız sen

BUKET: Çiçek demeti

BURCU: Güzel koku, ıtır

BURÇAK: Bir bitki

BURÇİN: Dişi geyik

BUSE: Öpücük

BÜKÜM: Bükme eylemi

BÜŞRA: Müjde, sevinçli haber

CANAN: Gönülden sevilmiş, yar

CANDAN: İçten, gönülden

CANDAŞ: Candan, değerli dost

CANEDA: İçten, sevimli kişi

CANKIZ: Sevilen, sevimli, şirin kız

CANKUT: Sevimli, cana yakın

CANSU: Yaşam veren su

CEMRE: Ateş parçası, kor; Şubat ayında bir hafta arayla hava, su ve toprakta oluştuğu sanılan sıcaklık yükselişi

CEREN: Çok hızlı koşan, gözlerinin güzelliğiyle ünlü, ince bacaklı, zarif hayvan; ceylan

CEVZA: İkizler burcunun eski adı

CEYDA: İnce-uzun boyunlu ve güzel

CEYLAN: CEREN ile aynı

ÇAĞLA : Kayısı, erik gibi yemişlerin olgunlaşmamış hali

ÇAKIL : Su yataklarında sürtünmeyle yuvarlaklaşmış küçük taşlar

ÇİÇEK : Bir bitkinin değişik renklerle bezenmiş kokulu bölümü

ÇİĞDEM : Akdeniz çevresinde yetişen çok renkli kır bitkisi

ÇIĞLIK : İnce ve keskin bağırış

ÇİLEK : Yabani olarak çayırlarda yetişen meyveli bitki

ÇİLER : Şarkılar söyleyen, şakıyan

ÇİM : Süs amacıyla ekilen ve yetiştirilen küçük bitkiler

ÇİMEN : Kendiliğinden yetişmiş çim

ÇİSE-M : Hafif yağan yağmur-um

ÇİSİL : İnce ince yağan yağmur

ÇOLPAN : Çoban yıldızı

DAMLA : Yuvarlak biçimde, çok küçük miktarda su vb. sıvı

DEFNE : Yaprakları güzel kokulu, yaz kış yeşil olan bir bitki

DEMET : Çiçek bağlamı, deste

DENİZ : Yeryüzünün çoğunu örten engin su

DERYA : Büyük deniz

DESEN : Çiçek, çizgi gibi süs şekilleri

DESTEGÜL : Mevlevi dervişlerinin giydiği ince kumaştan yelek

DEVİN : Hareket , kımıldanış

DİCLE : Bir nehir adı

DİDEM : Gözüm gibi sevdiğim, sevgilim

DİLARA : Gönül alan, gönül okşayan

DİLAY:  Gönlü aydınlatan ay

DİLEK : İstek, rica

DİLEM : Gönül ilacı

DİLNİŞİN : Gönülde yer tutan,hoş, güzel

DİLRÜBA : Gönlü şen, dertsiz

DİLSU : Dil-su

DİLŞAH : Gönül şahı,sevgili

DOLUNAY : Ayın tam yuvarlak olduğu an

DUYGU : Kişi, olay ve nesnelerin bireyin iç dünyasında uyandırdığı izlenim

EBRU : Hareli boyama yöntemi

ECE : Kraliçe

ECMEL : Çok güzel

EDA : Tavır, davranış

EGE : Türkiye’nin batısında yer alan deniz

ELÇİN : Deste, tutan

ELİF : Arap alfabesinin ilk harfi

ELVAN : Renkler, çeşitler

ESEN : Sağlıklı, salim

ESİN : Sabah rüzgarı

ESNA : Yüksek, yüce

ESRA : En çabuk, çok çabuk

EYLÜL : Sonbaharda bir ay adı

EZGİ : Melodi

FERAH : Aydınlık, iç açıcı

FERAY:  Ayışığı, ayın parlaklığı

FERDA : Gelecek zaman, yarın

FEYZA : Bolluk, çokluk

FİDAN : Yeni yetişen ağaç

FİGEN : Yaralayan, kıran

FİRUZE : Açık mavi renkte, değerli bir süs taşı

FULYA : Güzel kokulu bir çiçek

FUNDA : Kurak yerlerde yetişen bir ağaçcık

FÜRUZAN : Parlayan, parlak

FÜSUN : Büyü

GAMZE : Gülerken yanaklarda beliren çukur

GAYE : Amaç , erek

GECE : Gün batımından ağarmasına kadar geçen süre

GELİNCİK : Yazın kırlarda yetişen,parlak kırmızı renkli bir çiçek

GERÇEK : Yakıştırma veya yalanı olmayan

GİZEM : Sır

GONCA : Tam açılmamış çiçek

GÖKÇE Gök mavisi, güzel

GÖKSU : Türkiye’nin çeşitli yerlerinde bulunan akarsuların adı

GÖLGE-N : Güneş ışınlarından koruyan (senin) karartın

GÖZDE : Çok sevilen, beğenilen nitelikte

GÖZEN : İlgi çekici, samimi

GÜHER : Cevher

GÜLBAHAR : Ebru yapmakta kullanılan koyu kırmızı toprak rengi

GÜLÇİN : Gül toplayan

GÜLFEM : Gül ağızlı

GÜLGÜN : Gül renkli

GÜLİSTAN : Gül bahçesi

GÜLİZ : Gül-iz

GÜLİZAR : Alaturka müzikte bir bileşik bir makam

GÜLRİZ : Gül saçan

GÜLŞAH : “Baraka” ile “Gülşah” öyküsünün kadın kahramanı

GÜL-ÜM : Bana ait olan gül

GÜLÜMSE : Tebessüm et

GÜNÇİÇEK : Ayçiçek

GÜVERCİN : Barışı temsil eden kuş

GÜZ : Sonbahar

GÜZEL : Hoşa giden, hayranlık uyandıran

GÜZİN : Seçilmiş, seçkin

 

 

HANDAN : Güleç, sevinçli

HARİKA : Sıradanlığın üstündeki nitelikleriyle insanda hayranlık uyandıran

HASLET : Doğuştan gelen güzel huy

HAYAL : Varmış, olmuş gibi zihinde canlandırılan imge

HAZAL : Kuruyup dökülen ağaç yaprakları

HAZAN : Sonbahar

HAZAR : Barış

HAZİRAN : Yaz aylarından biri

HECE : Bir solukta çıkarılan ses öbeği

HEVES : Bir şeye duyulan istek

HİLAL : Ayın yay biçimindeki görünüşü

HOŞSEDA : Hoşa giden ses

HÜLYA : İnsanın kurduğu tatlı düş

HÜMA : Devlet kuşu. Saadet, mutluluk. Bir çeşit diken

HÜMEYRA:  Kızıllık, pembelik

HÜNER : İnce ve şaşırtıcı ustalık

HÜRREM : Sevinçli, güleryüzlü

HÜSNA : Pek çok güzel

HÜSÜN : Güzellik

İDİL : İçten ve saf aşk

İLAYDA : Su perisi

ILGAZ : Atın dört nala koşması

ILGIM : Serap

ILGIN : Süs bitkisi

İLGÜN : Ulus, halk

İLKBAHAR : Yılın ılık mevsimi

İLKE : Temel alınan düşünce, kural

İLKYAZ : İlkbahar

İLSU : İl-su

İLTER : Yurdu koruyan, yurtsever

İMGE :Gerçekleşmesi çok zor olan düş

İMREN : Görünen şeyi edinme isteği

İNCİ : Süslemede kullanılan ,istiridyede yetişmiş değerli madde

İNCİLAY : Parlama, ışıldama

İPAR : Yüksek dağların kar tutmayan yerlerinde yetişen çiçek

İPEK : İpekböceği kozasından elde edilen ince, parlak kumaş

İREM : Şeddatın Cennet diye yaptırdığı ünlü bahçe

IRMAK : Akarsuların en büyüğü

IŞIK : Aydınlatmada kullanılan fiziksel enerji

IŞIL : Kımıltılı ışık

IŞILAY : Ay ışığı

IŞIN : Bir kaynaktan belli bir doğrultuya giden ışık çizgisi

ITIR : Güzel koku

İYEM : Güzellik

İZEL : El izi

İZEM : Ululuk

İZGİ : Güzel, adaletli

KAMELYA : Bir süs bitkisi

KARDELEN : Kar kalkmadan çiçek açan süs bitkisi

KELEBEK : Gövdesi ve kanatları çok renkli ve zarif olan böcek

KİMYA:  Üstün nitelikler taşıyan

KÖSEM : Sürünün önünden giden, yol gösteren koç

KUĞU : Beyaz tüylü bir su kuşu

KUMRU : Sevgilisine düşkünlüğüyle bilinen bir kuş

KUMSAL : Kumla örtülü deniz kıyısı

KUTAY : Kutlu, uğurlu ay

KUTSAL : Güçlü bir dinsel saygı uyandıran kimse

LALE : Çan biçiminde bir çiçek

LERZAN : Titreyen, titrek

LEYLA : Uzun ve karanlık gece

LEYLİFER : Gece ışığı

LİLA : Açık eflatun

MANOLYA : Bir süs bitkisi

MARAL : Dişi geyik

MAVİSU : Deniz

MEHTAP : Ay ışığı

MEHVEŞ : Ay gibi güzel kadın

MELDA : Çok genç, körpe

MELİKE : Kadın hükümdar

MELİS : Bal, tatlı şey, sevgili

MELİSA : Oğul otu

MENEKŞE : Mor beyaz renkli,kokulu, yürek biçiminde bir çiçek

MENEVİŞ : Hare

MERAL : Dişi geyik

MERCAN : Tropik ve ılık denizlerde yaşayan, kırmızı kalker iskeletli bir canlı

MERİH : Mars gezegeni

MERVE : Kâbe yakınındaki küçük bir tepe

MEVSİM : Yılın dört farklı ikliminden biri

MİMOZA : Bir süs bitkisi

MİNE : İnce ve parlak nakış

MÜGE : İnci çiçeği

NAĞME : Ezgi

NAZ : İsteksiz gibi görünen, çekingen davranış

NAZLI-M : İşvelim, edalım

NEHİR : Irmak

NERGİS : Bir süs bitkisi

NESLİŞAH : Soyu şah olan

NESRİN : Yaban gülü

NEŞE-M : Gönül açıklığım, sevincim

NEVAL : Talih

NEVBAHAR : İlkbahar, ilkyaz

NEVESER : Türk Müziğinde, Dede Efendi’nin bulduğu bileşik bir makam

NEVGECE : Yeni yeni oluşan gece

NEVGÜL : Yeni açmış gül

NEVRA : Beyaz çiçek

NEYİR : Işıklı, aydınlık, parlak

NİGAR : Resim kadar güzel sevgili

NİHAL : İnce ve düzgün vücutlu sevgili

NİHAN : Saklanmış, gizli olan

NİL : Afrika’da bir nehir

NİLÜFER : Durgun sularda yetişen, değişik renkli ve uzun ömürlü su bitkisi

NİSAN : İlkbaharın ilk ayı

NURGÜL : Nur-gül

NURGÜN : Nur-gün

NURSELİ : Nur-seli

NÜKET : Nükte, zarif, güzel sözler

NÜKHET : Güzel koku

NÜKTE : İnce anlamlı, düşündürücü şaka söz

OYA : Yazma çevresine iğne ile örülen bir çeşit tentene

OYLUM : Bir cismin uzayda doldurduğu boşluk

ÖDÜL : Armağan

ÖRGÜN : Türlü ve düzenli parçalardan oluşan

ÖVGÜ : Bir şey veya kimsenin iyi niteliklerini, değerini belirtme

ÖYKÜ : Kısa hikaye

ÖZEN : Büyük hassasiyet göstermek

ÖZGE : Yabancı

ÖZLEM : Bir daha görmek veya kavuşmak arzusu

PAMİRA : Orta Asya’da bir yayla

PAPATYA : Baharda çiçek açan bir kır bitkisi

PELİN : Hekimlikte kullanılan bir bitki

PERÇEM : Kakül

PERİ : Güzel ve alımlı

PERRAN : Uçan, uçucu

PETEK : Arıların bal topladıkları balmumu yuvacıkları

PINAR : Büyük su kaynağı

PIRIL : Parlak ışık

PIRILTI : Pırıldayan şeyin çıkardığı ışık

PITIRCIK : Pek hafif gürültücük

PİYALE : Şarap kadehi

RANA : Güzel, göze hoş görünen

RENAN : Çok ses çıkaran, çınlayan

RENGİN : Boyalı, renkli

REZZAN : Ağırbaşlı, onurlu

RUHSAR : Yüz, çehre

RÜÇHAN : Üstünlük

RÜYA : Düş

SABA : Gündoğusundan esen hafif rüzgar

SABAH : Günün ağarmasıyla başlayan ilk saatler

SADBERK : Yüz yapraklı, katmerli

SAHİL : Deniz kıyısı

SAHRA : Kır, ova, çöl

SALKIM : Bir çoğu tek bir sap üzerinde topluca bulunan yemiş

SAYGIN : Sayılan, sevilen

SAYIL : Her zaman saygı gör

SEBİL : Karşılıksız dağıtılan içme suyu ve bu amaçlı taş yapı

SEBLA : Uzun kirpikli göz

SEÇİL : Benzerlerinden üstün olup ‘en iyi’ diye ayrılmak

SEÇKİN : Benzerler arasında nitelikleriyle göze çarpan, elit

SEDA : Ses

SEDEF : Deniz hayvanlarının iç yüzeyinde oluşan beyaz, parlak madde

SEDEN : Uyanık, tetikte, gözü açık olmak

SEHER : Tan ağartısı

SEL : Taşkın su

SELDA : Bir söğüt cinsi

SELEN : Haber, müjde

SELİN : Gür akan su

SELİNTİ : Ufak sel

SELİS : Akıcı söz

SELMİN : Barış ve sevgi duygusuyla dolu olan

SELVİ : İnce uzun ağaç

SEMA : Gökyüzü

SEMİRAMİS : Babil’in Asma Bahçeleri’ni kurduran Asur kraliçesi

SENA:  Övme

SEREN : Gemi direği

SERRA : Rahatlık, kolaylık

SERTAP : İnatçı, ayak direyen

SERVİ : İnce ve uzun boylu

SES : Kulağın duyabildiği titreşimler

SEVDEM : Sevginin en son demi

SEVEN : Bir başkasına sevgi duyan

SEVGİLİ : Kendisine aşk duygusuyla bağlı olunan kişi

SEVİ : Aşk

SEVİL : Her zaman sevilen biri ol

SEVİNÇ : İstenilen şeyin olmasıyla duyulan coşku

SEYYAL : Akıcı, akışkan

SEZEN : Hisseden, sezgili

SEZGİ : Sezme yeteneği

SİBEL : Henüz yere düşmemiş yağmur damlası

SILA : Gurbettekinin özlemini çektiği yerler

SİM : Gümüş gibi parlak ve beyaz

SİMA : Yüz , çehre

SİMGE : Anlamı olan harf, bitki gibi işaretler

SİMİN : Gümüşten, gümüşe benzeyen

SİNE-M : Yüreğim, çok sevdiğim

SİREN : Uyarı işareti veren canavar düdüğü

SİRET : Bir kimsenin ahlakı, kişiliği

SIRMA : Sarı ve güzel saç

SONYAZ : Sonbahar

SU : Canlıların yaşaması için en gerekli olan şey

SUMRU : Bir şeyin yüksek yeri, tepesi

SUNA : Boylu poslu, yakışıklı

SÜLÜN : Boylu poslu, yürüyüşü güzel

SÜNDÜS : Çözgüsünde altın, gümüş teller bulunan eski ipekli bir kumaş türü

SÜSEN : Nisan-Haziran dönemlerinde açan güzel kokulu bir çiçek

ŞAHBANU : Hükümdar eşi

ŞAHİKA : Dağ doruğu

ŞAN : Şöhret

ŞANS : Talih, fırsat

ŞAYESTE : Yaraşan, yakışan

ŞEBBOY : Güzel kokulu bir süs bitkisi

ŞEBNEM : Bitkilerin üzerinde toplanan su damlacıkları

ŞEHNAZ : Alaturka müzikte bir makam adı

ŞEHRAZAT : Kendi kendine yaşayan, özgür

ŞELALE : Büyük çağlayan

ŞERMİN : Utangaç, mahcup

ŞEVVAL : Hicri takvime göre yılın onuncu ayı

ŞEYDA : Sevda nedeniyle aklını yitirmiş, çılgın

ŞİİR : İmgelere, duygulara seslenen söz sanatı

ŞİMAL : Kuzey

ŞİRİN : Sevimli, cana yakın

ŞÖLEN : Kutlama niteliğindeki yemekli toplantı

ŞULE : Ateş alevi

TAMAR : Damar

TANYELİ : Sabah olurken çıkan hafif rüzgar

TİLBE : Gezginci ozan

TILSIM : Esrarlı ve olağanüstü güç taşıdığına inanılan nesne

TUĞBA : Dalları bütün cenneti gölgeleyen kutsal ağaç

TUĞÇE : Kadın sultanın başındaki tuğ

TULU : Gök cisimlerinin doğuşu

TUTKU : Aşırı özlem, gönül verilen

TUTYA : Göze çekilen sürme

TÜLİN : Ayın çevresinde oluşan hale

TÜMAY : Dolunay

TÜRKUVAZ : Türk rengi de denilen mavi renkte değerli bir taş

TÜVANA : Dinç, canlı

ÜLGEN : Yüce

ÜLGER : Şeftalideki ince tüy

ÜLKER : Yedi yıldızdan oluşan takım yıldızı

ÜLKÜ-M : Uğrunda özveride bulunmaktan çekinilmeyen yüce dilek

ÜRÜN : Doğadan elde edilen yararlı şeyler

ÜZÜM : Asmanın salkım durumundaki meyve

VERDA : Gül

VERDİNAZ : Nazların gülü

VİLDAN : Yeni doğmuş çocuk

VUSLAT : Sevgiliye kavuşma

YAĞMUR : Havadaki buharın su damlaları halinde yere düşmesi

YANKI : Sesin bir yere çarpıp geri dönmesiyle duyulan ikinci ses

YAPRAK : Bitkilerin çeşitli biçimdeki yeşil bölümü

YAR : Dost , sevgili

YAREN : Arkadaş, yakın

YASEMİN : Çiçekleri güzel kokulu süs bitkisi

YAZGI : Önceden belirlenmişlik, gerçekleşmesi mutlak olan

YAZGÜLÜ : Baharın ilk günlerinde çocuğa verilen ad

YELDA : Uzun ve kara olan şey

YELİZ : Rüzgarın hızı. Güzel, havadar

YENİAY : Yeni-ay

YEŞER : Yetişip yeşil renk almak

YEŞİM : Yeşil ve pembe renkli değerli bir taş

YILDIZ : Gökyüzündeki ışıklı gök cisimlerinden her biri

YONCA : Uğur getirdiğine inanılan süs bitkisi

YOSUN : Suların yüzeyinde ya da dibinde yetişen çiçeksiz bitki

YÖRÜK : Göçebe yaşayan Oğuz Türkleri

YURDAGÜL : Yurda-gül

YURDANUR : Yurda-nur

ZEREN : Kavrayışı güçlü, zeki

ZERRİN : Altın gibi sarı, parlak

ZEYNEP : Görünüşü ve kokusu güzel, olgun ve dolgun

ZUHAL : Satürn gezegeni

ZÜLAL : Saf, berrak

ZÜLEYHA : Hızlı yürüyen, yolda emsalini geçen

ZÜLÜF : Şakaklardan sarkan saç lülesi

ZÜMRÜT : Yeşil renkte, cam parlaklığında bir süs taşı

Klasik ve Modern Bebek İsimleri İçin Tıklayınız

En Güzel, Popüler, Yeni, Modern Bebek İsimleri 2018 Tıklayınız