Kara para aklama, vergi kaçakçılığı ve birçok farklı suçlarla yaklaşık 9 aydır cezaevinde olan Dilan Polat ve ailesine ilişkin iddianame dün tamamlandı. İddianamede tek bir delil olmadan yargılandığını belirten Dilan Polat, uzun bir mektup yazdı.
Türkiye’yi sarsan Polat ailesine ilişkin iddianame dün tamamlandı. İddianamede, Engin Polat “örgüt lideri” ve Dilan Polat “örgüt yöneticisi” olarak tanımlandı.
Bu iki isim için 40 yıl hapis cezası talep edilirken, diğer aile üyeleri için de farklı suçlardan değişen oranlarda cezalar isteniyor. Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından hazırlanan 75 sayfalık iddianame, Anadolu 2. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.
Mahkeme, davanın ilk duruşmasının 4 Eylül’de yapılmasına karar verdi. Duruşmalar, 5 ve 6 Eylül tarihlerinde devam edecek. 28 sanık hakkında düzenlenen iddianamenin kabul kararının ardından tensip zaptı da hazırlandı.
İddianamenin kabul edilmesinin ardından, Dilan Polat tarafından yazılan bir mektup kaynanası Şükran Polat tarafından sosyal medyada paylaşıldı. Polat, hakkında yöneltilen suçlamaları reddederek şunları söyledi:
“İddianamede tek bir delil olmadan yargılanıyoruz. Hiçbir suçumuz yok. Eziyet, zulüm ediyorlar bize. İddianamede sadece yalancı tanık beyanları ile daha aylarca çocuklarımıza hasret kalacağız. Beni burada ölüme terk ettiler.”
Polat, mektubunda ayrıca şu ifadeleri kullandı:
“Bana bir şey olursa, eğer ki artık yaşayamıyorum, hakkım hiçbirine helal değil. Çocuklarımın hasretine dayanacak tek bir gücüm bile kalmadı. Bu haksızlığa artık dayanamıyorum. Hakkımı helal etmiyorum. Allah’ınızdan bulun. Çocuklarımdan ayrı ölüyorum.”
Polat, ailelerinin haksız yere suçlandığını belirterek, “Haksız ve suçsuz yere bizi ayırdınız. Aileye örgüt dediniz. Aile şirketini örgüt yaptınız. Kara para dediniz. Alnımızın akıyla kazandığımız paraya kara dediniz. Tüm raporlar geldi. Kara para, bahis yoktur yazıyor. Zulmettiniz bize, medya baskısı dediniz.” ifadelerini kullandı.
Mektubunun sonunda Polat, şu sözlere yer verdi:
“Bir gece iftiralarla evimizden ayırıp her gece vatan emniyet önünde tek sıra yapıp video, fotoğraf çekip medyayla paylaştınız. Eziyet ettiniz bize. Evlatlarımdan ayırdınız. Bir anneye bu kadar zulmedilmez, edilmemeliydi. Tüm raporlar mevcut. Savcı tahliye talep etti; ama ben haksız yere hala çocuklarımdan ayrıyım. Hakkımı alan kim varsa helal etmiyorum.”