Buzdolabında yer açma konusunda sürekli bir çaba içinde olanlara müjde! Birçok meyve ve sebze, genellikle düşündüğümüzün aksine kararmayı ve küflenmeyi önlemek için buzdolabında saklanmak zorunda değildir. Hatta daha düşük sıcaklıklar, olgunlaşma sürecini yavaşlatabilir ve bazı gıdaların besin değerlerinin düşmesine neden olabilir. Bu nedenle, bazı durumlarda buzdolabı saklama yöntemi, yarardan çok zarar getirebilir.
Bazı sebzeler, meyveler ve gıdalar, doğal olarak oda sıcaklığında saklanmayı gerektirir. Bazıları ise buzdolabında daha hızlı bozulur ve niteliklerini, besin değerlerini kaybeder. Bunun yanı sıra, bazıları da tat ve aromalarını yitirebilir. Bunun için sizler için buzdolabında saklanmaması gereken sebze ve meyveleri araştırdık.
Muzun besin değerleri yalnızca dışarıda korunduğunda muhafaza edilebilir, bu nedenle kesinlikle buzdolabına konmamalıdır. Muzun olgunlaşması için ortam sıcaklığında bulunması gerekir. Eğer muzu saklamak isterseniz, fazla olgunlaşmaması için muzları birbirinden ayırabilirsiniz. Ayrıca, muz üzerinde birkaç kahverengi nokta belirdiğinde en besleyici hale gelmiş olur.
Soğanı buzdolabına koymak, erken küflenmesine ve yumuşamasına yol açar. Plastik poşette de saklanmamalıdır. En iyi yöntem, bir sepet içinde ve üzerine örtü sererek saklamaktır ancak soyulmuş veya doğranmış soğanları buzdolabında muhafaza etmek gerekir.
Henüz olgunlaşmamış, yani yumuşamamış avokadoları buzdolabına koymamak gerekir. Olgunlaşmasını hızlandırmak için gazete kağıdına sararak bekletme yöntemini kullanabilirsin. Olgunlaştıktan sonra saklamak veya daha fazla yumuşamasını önlemek için buzdolabına koymak gerekir.
Sarımsağı buzdolabına koyduğunuzda filizlenmeye başlar. Filizlenen sarımsak, yemeklerdeki aromatik özelliğini kaybeder. Ayrıca, küflenmeye başlayabilir ve plastik gibi bir doku alabilir. Üstelik, buzdolabında bekleyen sarımsağın görünümü pek değişmez, bu nedenle kullanana kadar bozulup bozulmadığını anlamak zor olabilir.
Ekmeği buzdolabında saklamak, onu hızla kurutur. Soğuk hava ekmeğin sertleşmesine ve lastik gibi olmasına neden olur. Eğer sandviçini buzdolabında muhafaza etmek istiyorsanız, bu daha farklı bir durum içermektedir. Yeni alınan ekmeğin tazeliğini koruyarak, onu uzun süre saklamak için nemini kaybetmeden hemen dondurucuya koyup hızlıca dondurmak gerekmektedir.
Öğütülmüş kahve ve çekirdeklerini serin, kuru ve ışık almayan ortamlarda muhafaza etmek gerekir. Bu şekilde tazeliklerini ve aromalarını daha uzun süre koruyabilirler, bu nedenle buzdolabı açık kahve için uygun bir yer değildir ancak büyük miktarda kahve saklamak gerekiyorsa, hava geçirmeyen vakumlu poşetlerde veya kaplarda, ışık görmeyecek şekilde paketleyip buzdolabında ya da dondurucuda 1 aya kadar saklayabilirsin.
Domatesin besin değerinin çok yüksek olmadığını biliyoruz; domatesi genellikle tadı ve kokusu nedeniyle seviyoruz ancak günümüzde gerçek domates bulmak giderek zorlaşıyor. Ayrıca, buzdolabına koymak domatesin tüm dokusunu ve tadını kaybettirir. Bunun yanı sıra, domatesin olgunlaşmasını da engeller.
Zeytinyağını buzdolabında sakladığınızda donuk bir kıvamı alacağını, Akdeniz ve Ege kıyısındaki her ülke gibi biz de çok iyi biliyoruz. Ayrıca, zeytinyağı ışık gördüğünde asidite arttığı için, şeffaf şişelerde muhafaza edilmemesi gerektiğini de unutmamak gerekir.
Buzdolabına giren tüm gıdaların olgunlaşma süreci durur, bu meyveler de buna dahildir. Doku açısından benzer olan bu meyveler, dolapta tazeliklerini koruyor gibi görünse de soğuk hava hücre zarlarını bozarak besin değerlerinin kaybolmasına neden olabilir.
Fıstık ezmesini buzdolabına koymak, hem katılaşmasına neden olur hem de aromasının azalmasına yol açar. Soğuk yüzünden aroma kaybı yaşandığında, kokuya bağlı tat algısı da etkilenir ve tadı da zayıflar. Fıstık ezmelerinde yeterli koruyucu madde bulunduğu için buzdolabına koymaya genellikle gerek yoktur.
Turşuyu buzdolabında muhafaza etmek, alışkanlık haline gelmiş bir durumdur ancak turşunun amacı zaten sebzeleri mevsimi dışında saklayabilmektir. Bu nedenle, buzdolabına koymanın uzun ömürlülüğüne ekstra bir katkısı yoktur. İyi hazırlanmış bir turşu, gölgede kaldığı sürece neredeyse 2-3 yıl boyunca tüketilebilir.
Ertesi güne veya akşama saklamak amacıyla salataları buzdolabına koymak gereksizdir. Hatta zeytinyağı ve sirke bazlı salatalarda, buzdolabı kötü koku yapabilir fakat mayonez ve yoğurt bazlı salataların dokusunu korumak için buzdolabına koymak tercih edilmelidir.
Limon ve portakal gibi sitrik asit içeren sulu meyveleri buzdolabına koymak, doğal yapılarını bozabilir ve faydalarını azaltabilir. Buzdolabı, meyvelerin doğal olgunlaşma sürecini durdurduğundan, zamanla bu meyveler aroma ve doku kaybı yaşar. Ayrıca, üzerlerinde oluşan yeşil lekelerin de buzdolabı ile ilgili olduğu belirtilmiştir.
Dolaptan çıkardığımız salatalıkların kurumasının nedeni soğuk hava etkisidir. Salatalık, oda sıcaklığını tercih eden bir bitkidir, bu yüzden dışarıda serin ve kuru bir yerde saklamak yeterlidir.
Birkaç gün içinde kabuğu bozulur ve pörsümeye başlar. Özellikle nemli ortamlarda havuç daha hızlı çürür. Toprağın altında yetişen bir sebze olarak havucun kesinlikle ışık görmeyen yerlerde muhafaza edilmesi gerekmektedir.
Çikolataları buzdolabında muhafaza etmek yaygın bir uygulama olsa da çoğu çikolata aslında buzdolabına ihtiyaç duymaz. Üstelik, buzdolabının soğukluğu çikolatanın dokusunu bozabilir. Oda sıcaklığında tüketilen çikolata, aromasını ve tadını daha iyi verir. Eğer ortam sıcaklığı çikolatanın erimesine neden olmuyorsa, çikolataları dışarıda saklamak en uygun yöntemdir.
Sıcak iklimlerde yaşamıyorsanız, unu buzdolabında saklamanın büyük bir fark meydana getirmediğini görebilirsiniz fakat ortam sıcaklığı 30 dereceyi geçtiğinde ve toprağa yakın bölgelerde yaşıyorsanız, böceklenmeye karşı unu dolapta muhafaza etmek daha uygun olabilir. Unun saklanmasında en önemli faktör, mümkün olduğunca hava ile temasını önlemek ve kuru bir yerde tutmaktır.
Birçok kişi biberlerin buzdolabında saklanması gerektiğini düşünür ama buzdolabı biberlerin renginin solmasına ve daha hızlı şekilde pörsümesine neden olabilir. Biberleri serin ve kuru bir ortamda muhafaza etmek yeterlidir.
Reçel, tıpkı turşu gibi meyveleri uzun süre muhafaza etmek için geliştirilmiş bir yöntemdir. Bu yüzden buzdolabında saklamaya ihtiyaç duyulmaz. Doğal reçeller dışarıda uzun süre dokularını ve tatlarını koruyabilirler. Marketlerde satılan reçeller ise koruyucu maddeler içerdiği için her durumda tazeliklerini muhafaza ederler.
Hazır salata soslarının çoğunu buzdolabında saklamaya gerek yoktur. Özellikle sirke ve yağ bazlı sosları oda sıcaklığında da muhafaza edebilirsiniz fakat yoğurt, mayonez veya krema içeren sosları buzdolabında tutmak gerekebilir. Ürünün üzerindeki talimatlara dikkat etmek en iyisidir. Benzer şekilde, evde hazırladığınız ve meyve suyu, yağlar ve sarımsak içeren doğal salata soslarını da buzdolabında saklamak uygun olabilir.
Elmalar, normal oda sıcaklığında bir iki hafta boyunca taze kalabilir. Oda sıcaklığında, elmadaki enzimler daha aktif olduğundan besin değerleri de daha iyi korunur ama daha uzun süre saklamanız gerekiyorsa, buzdolabına koymanız uygun olabilir. Elmalar, bulundukları ortamda doğal olarak kendi gazlarını ürettiğinden, yanlarındaki diğer meyvelerin daha hızlı olgunlaşmasına neden olabilirler.
Dalından kopmuş olsalar da olgunlaşma süreçlerini devam ettiren armutlar genellikle tam olgunlaşmadan toplanıp satılmaktadır. Sert armutların ideal kıvamına gelmesi için buzdolabına koymak yerine dışarıda bekletmek daha etkili olacaktır. Yeterince olgunlaştıklarında ise dolaba koymanızda bir sorun yoktur. Armutun olgunluk seviyesi tamamen sizin damak zevkinize bağlıdır.