Takıntılı aşklar, kişinin yaşamını olumsuz etkileyebilir ve duygusal sağlığını tehdit edebilir. Kendinizi bu tür bir durumdan kurtarmak için atacağınız adımlar, yeniden sağlıklı bir denge bulmanıza yardımcı olacaktır. İşte takıntılı aşktan kurtulma yolları…
Aslında masum başlayan bir ilişkinin kısa zamanda takıntıya dönüşebilir. Her ilişkinin bir süresi vardır. Bazıları kısa, bazıları uzun, bazıları ömür boyudur. Peki, ilişki bittikten sonra bunu takıntıya dönüştüren nedir? Ve bundan nasıl kurtulunabilir? İşte ilişkiyi takıntıya dönüştürmeden bitirmenin yöntemleri…
Takıntılı aşk; kişinin platonik yani gerçekte ulaşılamayan bir aşkı ya da ilişki yaşayıp ayrıldığı bir aşkı takıntı haline getirip bütün yaşamını o kişi üzerine kurması ve o kişiye yoğun duygular ve düşünceler içinde olup, bu duygu ve düşüncelerin giderek kendisine, çevresine hatta bazen takıntı yaptığı kişiye zarar vermeye başlayıp kişinin tüm işlevselliğini azaltacak bir seviyeye gelmesidir.
Buradaki en önemli kriter, kişinin aşık olduğu kişi olmadan çok mutsuz hissetmesidir. Onun, hayatında kendisi olmadan mutlu olmasını kabullenememektedir. Düşüncelerinde o kişiyi o kadar yüceltir ki bir günün büyük çoğunluğunu o kişiyi düşünerek, sosyal medya ya da başka iletişim hesaplarından takip ederek ve her paylaşımı, her beğenisiyle ilgili senaryolar yazarak geçirir. Bu şekilde aşık olduğu kişiyi daha da kafasında büyütmeye başlar. Kişi kafasında yücelttiği o kişi olmadan bir işe yaramadığını, yaşamın onsuz bir anlamı olmadığını düşünür. Bazen bu durum tehlikeli sonuçlara da yol açabilir. Kişinin kendine zarar vermesi, psikolojik sorunlar yaşaması, takıntı yaptığı kişiyi taciz etmesi ya da ona zarar vermeyi düşünmesi veya bu düşüncesini eyleme dökmesi ve bazen de kendini öldürmeye teşebbüs etmesi gibi durumlar ortaya çıkabilir.
Peki, aşkımız takıntılı aşka dönüştüyse ne yapmalıyız?
1. Takıntı yaptığımız kişinin hayatını izlemekten vazgeçmeliyiz. Sosyal medya hesaplarından ya da diğer iletişim platformlarından kontrol etmeyi bırakmak, en büyük adımlardan biridir. Unutmamak gerekir ki bir kişinin hayatını takip etmek, bu ilişkiyi ve o kişiyi kafanızda olduğundan daha büyük hale getirmenize neden olmaktadır.
2. Gerçek problemin aslında zihninizde bulunduğunu fark etmeniz gerekir. Aslında aşık olunacak kişiye ulaşamamak, bir araya gelememek, onsuz kalmak kişinin egosuna, özgüvenine de bir saldırıdır ve kendisinin kontrol edemediği bir durumdur. Kontrol edilemeyen her durum insanı kaygılandırır, korkutur. Aslında o kişiye ulaşamamayı düşünsel olarak kendimize yapılan bir saldırı olarak gördüğümüz için o kişiyi kafamızda daha da fazla yüceltmekteyiz. Bu nedenle hissettiğimiz duygular ve düşüncelerimizle ilgili daha çok farkındalık kazanmaya çalışmalıyız.
3. Gerçekten sizi seven, değer veren aileniz ve dostlarınızla daha fazla zaman geçirmeye çalışmalısınız. Gerçek arkadaşlarınızla daha çok birlikte etkinlik düzenlemeye gayret edin.
4. Takıntı duyduğunuz o kişi olmadan geçirdiğiniz zamanlardaki davranışlarınızı hayata geçirmeye çalışın. O hayatınızda yokken arkadaşlarınızla buluşup dışarı çıkıyorsanız, sinemaya gidiyorsanız, kendinizi kötü hissetseniz bile o etkinlikleri yapmaya gayret edin çünkü davranışlar düşünceleri, düşünceler de davranışları şekillendirir. Davranışlarınızı değiştirirseniz, düşünceleriniz de değişmeye başlayacaktır.
5. Eğer takıntılarınız çok fazla artarsa ve hayatınızda hiçbir düzelme göremezseniz, mutlaka profesyonel bir yardım almanız gerekir. İlaç ve psikoterapi desteği, takıntılı aşkta oldukça etkili bir yöntemdir.