30 yıl önce tacize uğrayan Aydilge yaşadığı dehşeti anlattı: ‘O görüntü gözümün önünden asla gitmiyor’

Taciz mağdurlarından biri olan şarkıcı Aydilge, 30 sene önce başına gelen taciz dehşetini ilk defa anlattı.

Ülkecek her gün yeni bir istismar, kadın cinayeti ve taciz haberleri ile güne sarsılarak uyanırken bu durum karşısında çarpıcı bir açıklamada bulunan şarkıcı Aydilge, bu konuya dair ilk defa bir itirafta bulunarak başından geçenleri anlattı. Henüz 15 yaşında iken 17 yaşındaki bir çocuğun tacizine uğradığını itiraf eden Aydilge, yaşadığı korkunç olaydan ilk defa bahsetti.

Aradan 30 sene geçtikten sonra bu durumu ilk defa kamuoyuna açıklık getiren şarkıcı, benzer durumları yaşayanların sesine ses olarak bu konuda susmamaları gerekitğinin çağrısını yaptı.

YAŞADIĞI DEHŞETİ BÖYLE ANLATTI!

Aydilge, genç kızlığında tacize uğradığını şu sözlerle anlattı:

“Ben 15 yaşındayken, 17 yaşında bir çocuk tarafından tacize uğradım. Yazlık bir yerde, kumsalın biraz daha sakin bir köşesinde kendi kendime otururken, pat diye yanıma oturup, yakınlaşmak istedi. İzin vermedim. İttirdi – kaktırdı. Sonra Bileğimden tutup, ‘korkma ya, sadece kelebeğimi göstereceğim’ dedi. Ben, önce normal uçan bildiğimiz kelebek sandım ama cebinden kesici alet olan kelebek denilen şeyi çıkarıp, iğrenç bir sırıtışla sallamaya başladı.

Şanslıydım, bir şekilde fırlayıp kaçtım oradan insanların arasına karıştım ama kaskatı donup kalabilirdim de. Kalbim o kadar hızlı atıyordu ki, inanın şu yaşımda bile size bunu anlatırken kalbim hızlanıyor ve o çocuğun yüzündeki pis sırıtış aklıma geliyor. Ertesi gün ise korkunç bir şeyle karşılaştım. Evimizin önündeki çöp konteynırının önünde, öldürülmüş kedi yavruları vardı. O görüntü gözümün önünden asla gitmiyor.

‘ÇARESİZ HİSSETMEYİN, SUSMAYIN, YARDIM İSTEYİN’

Bakın o kişi mi yaptı bilmiyorum ama biri yaptı. Yapabildi, yapıyorlar. Kadınların, çocukların, hayvanların uğradığı vahşet o kadar aynı kaynaktan besleniyor ki… Bu bir paket aslında, onu yapan diğerlerini de yapabiliyor. Caydırıcı yasalar şart evet, ama el birliğiyle toplumsal farkındalık ve dönüşüm de şart. ‘Göster amcalara oğlum pipini’ diye övünülmediği, ‘ya benimsin ya kara toprağın’ sözünün romantik değil, cinayet olarak görüldüğü bir dönüşüm… El ele… Benim yaşadığım da çok daha kötülerini yaşayanlar var ise aranızda, ‘anlatsam ne değişecek ki’ diye lütfen çaresiz hissetmeyin, susmayın, yardım isteyin.”