Vedat Milor “Ben maymun değilim” çıkışının ardından açıklama yaptı
Elif Demirtaş Bilir
Ünlü yemek yazarı Vedat Milor, geçtiğimiz günlerde bir lahmacun restoranında yaşadığı rahatsızlıkla gündeme geldi. Restoran sahibinin, izinsiz bir şekilde fotoğrafını çekmesi üzerine sert bir tepki gösteren Milor, Türkiye ile bağlarını koparmayı bile düşündüğünü belirtti.
Milor, sosyal medyada da paylaştığı açıklamasında, izinsiz fotoğraf çekilmesinin kendisini rencide ettiğini vurguladı: “Yemek harika ama bir daha buraya geleceğimi sanmıyorum. Benim iznim olmadan, adım adına herhangi bir şey yapılmasını istemem. Kendimi kullanılmış ve istismar edilmiş hissediyorum.” Milor, fotoğraf çekilmesinin özel alanına müdahale olduğunu ve bu durumun kendisini son derece rahatsız ettiğini belirtti.
VEDAT MİLOR: RAHATSIZ EDİLMEK İSTEMİYORUM
Ünlü gurme, “Ben burada yemek yerken, fotoğraf çekmek özelime karışmak oluyor. Rahatsız edilmek istemiyorum, bu beni rencide etti,” diyerek, kişisel sınırlarının ihlal edilmesine olan öfkesini dile getirdi. Ayrıca, izinsiz fotoğrafların onu sadece rahatsız etmekle kalmadığını, özel alanını ihlal ettiğini ve bunun kendisini strese soktuğunu söyledi: “Ben burada oynayan maymun değilim. Rahatsız edilmek istemiyorum.”
İlgili Haberler
“BİR DAHA GELMEYECEĞİM”
Milor, yaşadığı rahatsızlığın ardından Türkiye ile ilişkilerini gözden geçirebileceğini de ifade etti: “Bu tür davranışlar beni gerçekten mutsuz ediyor. Belki de Türkiye’yle olan bağlarımı tamamen koparacağım,” dedi.
Tüm bu olumsuzluklara rağmen, restoranın yemeklerine dair olumlu yorum yapmayı da ihmal etmeyen Milor, yemeklerin çok lezzetli olduğunu belirtti ancak yine de bir daha geri dönmeyeceğini açıkladı: “Yemekler gerçekten çok güzeldi ama bir daha gelmeyeceğim.”
SOSYAL MEDYADAN AÇIKLAMA YAPTI
Vedat Milor, sosyal medyada gündem olan o anlarla ilgili bir açıklama paylaştı:
Son YouTube videomda yaşanan olay sadece fotoğraf çekimi değildi. Uzun uzun (dakikalarca) farklı açılardan videoya alındım. Bu sırada mekan sahibi arkamda çalışanına ‘Tabelayı da al’ diye fısıldıyordu.
Bu davranış kurnazlıkla harmanlanmış bir zorbalık türü. Küçük yaştan beri “Aman toplum ne der?” diye düşünerek değil, “Zorbalıkla nasıl başa çıkarım?” diye hareket etmeyi seçtim. Çünkü zorbalık karşısında sessiz kalan, kazananın daima zorba olduğunu garantiler.
“Hesap Lütfen” adlı kitabımı okuyanlar, bu konudaki düşüncelerimi ve tutarlı davrandığımı zaten bilecektir.
