Halk arasında ‘albastı’ ya da ‘alkarısı’ gibi isimlerle bilinen lohusalık humması yeni doğum yapmış kadınlarda görülür. Gupse Özay’ın Lohusa filmi ile albastı kavramı bir kez daha gündeme geldi. Peki al basması nedir, nasıl olur? Al basması belirtileri nelerdir?
Yeni doğum yapmış kadınlarda görülen lohusalık humması halk arasında ‘albastı’ ya da ‘alkarısı’ gibi isimlerle de bilinmektedir. Yüksek ateş, ağrı ve halsizlik gibi belirtilerle ortaya çıkan al basması mutlaka tedavi edilmelidir. Ayrıca al basmasını önlemek için doğum sırasında hiyjen kurallarına dikkat edilmesi de çok önemlidir. Peki Al basması nedir, nasıl olur? Al basması belirtileri nelerdir?
Gupse Özay’ın lohusa filminde dikkat çeken al basması tabiri ciddi bir durumdur. Yeni doğum yapmış ya da düşük yapmış kadınları etkileyen lohusa humması ateş, şiddetli karın ağrısı ve halsizlikle kendini gösterir. Tedavi edilmezse ciddi sorunlara neden olabilen lohusa humması ciddi sonuçlara yol açabilir.
Al basması genellikle doğum esnasında hijyen kurallarına dikkat edilmemesi yüzünden idrar yolları iltihaplanması ve ateşin artmasıyla meydana gelir.
Anne olma deneyimini film yapan Guspe Özay, lohusalık sırasında albastı yaşadığını anlattı. Özay, akrep halüsilasyonu gördüğünü söyledi.
İltihabın kana karışma riski olduğu için bu hastalığın tedavisinde geç kalınmaması gerekir. Geçmişte annelerin ölümüne neden olan bu durum günümüzde daha az görülmektedir. Doğum sonrasındaki enfeksiyon durumlarının iyi bir şekilde kontrol edilmesi önemlidir.
Doğum sonrası antibiyotiklerin kullanımı ve ateşin şiddetinin kontrol edilmesi lohusalık hummasının önüne geçilmesinde büyük rol oynar.
Al basması lohusalık enfeksiyonları, doğum ya da lohusalık sırasında hijyen eksikliğinden kaynaklanır. Al basmasına neden olan başka durumlar da olabilir.
Al basmasının diğer nedenlerinden biri de rahim içinde özellikle plasentanın 9 aylık gebelik boyunca demir attığı endometriumda bulunan bakteriyel bir enfeksiyondur.
Bu durumun belirtileri arasında ateş dışında alt karında ağrı, genişlemiş ve ağrılı olan rahim, kötü kokulu akıntı, devam eden kanama vardır. Al basmasına dünya genelindeki vakaların sadece yüzde 15’inde geç kalınmaktadır.
Gebelik sürecinde ya da doğum esnasında yaşanan anjin, zatürre, grip gibi ağır hastalıklar da al basmasına neden olmaktadır.
Vajinal doğumlar sırasında doğum kanalının son bölümündeki yırtıkları önlemek ve doğuma hız vermek amacıyla yapılan kesiler ile sezaryende yapılan karın kesisi enfeksiyon sürecini başlatır.
Ameliyattan sonraki ilk bir hafta içinde görülen duruma müdahale edilmezse durumun tehlikeli sonuçları ortaya çıkar.
Bebeği emzirmeye bağlı olarak başlayan enfeksiyon da al basmasında etkilidir. Bu durumdaki enfeksiyon kaynağı da bebeğin ağzındaki mikroorganizmalardır. Al basması emziren annelerin yüzde 2-10 ‘luk kısmında emzirme başlangıcından 2-3 hafta sonra görülür.
Yüksek ateş
Genel halsizlik
Ciltte solgunluk
Soğuk terleme
Ateş yüzünden titreme
Taşikardi
Baş, bel ve boğaz ağrısı
Karın ağrısı ve şişlik
Lohusa dönemine özgü vajinal salgılar
Doğumdan 24 saat içinde ortaya çıkan bu durum sıkı takip edilmelidir. Enfeksiyon kaynaklı hastalıkların tedavisinde kullanılan antibiyotiklerin olumlu etkileri oldukça hızlı şekilde fark edilir.
Hastalıkta hastalığa uygun antibiyotikler, uzman hekim gözetiminde kullanılmalıdır. Bu tedaviler vücuttaki enfeksiyon seviyesini düşürecektir. Antibiyotikler genellikle 7-10 gün arasında sınırlıdır
Doğumdan sonra hijyen kurallarına dikkat etmek de son derece önemlidir.
Dış genital bölge günde en az 2 ya da 3 defa yıkanıp dezenfekte edilmelidir.
Al basmasına bazı bitkilerin iyi geldiğine dair bir inanç vardır. Aslanpençesi, civanperçemi, sarı yonca gibi bitkilerin al basmasını yok ettiği bilinmektedir. Ancak bunlar kanıtlanmış bilgiler değildir. Al basması için uzman hekim kontrolünde yapılacak erken antibiyotik tedavisi çok önemlidir.