Antibiyotik alerjisi, antibiyotiğe karşı gelişen alerjik reaksiyondur. İlacı aldıktan hemen sonra yahut ilacı bıraktıktan sonraki günlerde antibiyotik alerjisi ile karşılaşılabiliyor. Antibiyotik alerjisi durumunda ilaç alımı kesilmeli, gerekirse antihistaminikler, epinefrin (adrenalin) ve kortizon ilaçları hastanın tedavisinde kullanılmalı.
Antibiyotikler, hem yetişkinlerde hem de çocuklarda görülebilen en yaygın ilaç alerjisi nedenlerinden. Bu durum bağışıklık sisteminin ilaca aşırı reaksiyon vermesi sonucu meydana geliyor. The Lancet’da 2018 Aralık’da “Antibiyotik Alerjisi” adlı çalışmaya göre antibiyotik alerjisi ciltte kaşıntı, kızarıklık, ürtiker, anjiyoödem gibi belirtilere yol açabiliyor, tedavide ise antihistaminikler, epinefrin (adrenalin) kortikosteroidler ve inhale beta-agonistler kullanılabiliyor.
Antibiyotik alerjisi, bağışıklık sisteminin kullanılan antibiyotiği zararlı bir madde olarak tanımlaması, onunla savaşması ve bunun sonucunda çeşitli alerjik semptomlar görülmesiyle ortaya çıkıyor.
Bir ilaca özellikle antibiyotiğe karşı daha önce alerjik reaksiyon yaşamış olmak ve ailede ilaç alerjisi öyküsü bulunması antibiyotiğe karşı alerji gelişme riskini artırabiliyor.
Antibiyotikler, bakteriyel enfeksiyonları tedavi etmek için kullanılan en yaygın reçeteli ilaçlar arasındadır. Bakteriyel patojenlere karşı etkili olmalarına rağmen, antibiyotikler bazı kişilerde alerjiye neden olabiliyor.
Antibiyotik alerjisinde şu belirtiler görülebiliyor:
Antibiyotik alerjisi ciltte kaşıntı, kızarıklık, pullanma, şişme, kurdeşen, kabarma, soyulma, görme sorunlarının yanı sıra boğazda sıkışma, nefes almada zorluk, baş dönmesi ve hırıltı gibi yaşamı tehdit eden anafilaksi semptomlarına yol açabiliyor.
En yaygın antibiyotik alerjisi penisilin ve ilgili antibiyotiklere karşıdır. American Academy of Allergy, Asthma & Immunology’e göre nüfusun %10’unda penisilin alerjisi görülmektedir.
MayoClinic’de penisilin alerjisi belirtileri şöyle geçiyor:
Antibiyotiklere karşı alerji, bir hastanın antibiyotik aşırı duyarlılığına sahip olduğunu gösterir. Allergy, Asthma & Clinical Immunology’de Ocak 2020’deki “Antibiyotik aşırı duyarlılığı ve istenmeyen reaksiyonlar” adlı incemeleye göre antibiyotiğe karşı duyarlılıkta ishal, mide bulantısı, kusma, ciltte döküntü gibi semptomlar yaşanabiliyor.
Antibiyotik alerjisinin tedavisinde hastanın durumuna göre antihistaminikler, epinefrin (adrenalin) ve kortizon ilaçları kullanılabiliyor.
Antihistaminikler, ciltte kaşıntı, döküntü gibi antibiyotiğin semptomlarını gidermeye başlayabiliyor.
Epinefrin(adrenalin), antibiyotiğin yol açtığı anafilaksi gibi şiddetli alerjik reaksiyonları tedavi etmek için kullanılabilmektedir.
Steroidler yani kortizon ilaçları iltihabı azaltır, antibiyotik alerjisi belirtilerinden kurtulmakta etkili rol oynayabilir.
Çoğu antibiyotik alerjileri hafif seyreder ve ilacı kullanmayı bıraktıktan sonraki birkaç gün içinde belirtiler geçmeye başlar. Ancak bazı ilaç alerjileri çok ciddi olabilir ve tıbbi tedavi gerektirebilir.
Antibiyotikler alerjik reaksiyonlarla ilişkili olmayan bazı yan etkilere yol açabiliyor.
Canadian Family Physician’da 2020 Eylül sayısındaki “Toplum pratiğinde antimikrobiyal tedavilerin olumsuz etkilerine ilişkin güncelleme”adlı çalışmaya göre tüm antibiyotikler bağırsak florasını bozup karın ağrısı, ishal, mide bulantısı, kusma, iştahsızlık, şişkinlik gibi gastrointestinal semptomlara neden olabiliyor. Antibiyotik kullanımından dolayı mantar enfeksiyonu, baş ağrısı, baş dönmesi, kas ağrısı, kabızlık, yüksek ateş, hazımsızlık, rinit, adet düzensizliği, dismenore vb. yan etkiler ile de karşılaşılabiliyor.
Tetrasiklinler, kinolonlar, makrolidler, aminoglikozidler ve glikopeptidler etken maddeli antibiyotikler, penisilinle ilgisizidir ve penisilin alerjisi olan hastalarda güvenle kullanılabilir.