Ayşe Barım neden ortalarda yok? Ayşe Barım mahkemesi devam ediyor mu?

Gezi Parkı olayları kapsamında gözaltına alınan Ayşe Barım menajerliğini yaptığı ünlüleri Gezi Parkı odaklı eylemlere planlı şekilde yönlendirdiği iddiasıyla 50 gün önce tutuklanarak cezaevine gönderilmişti.

AYŞE BARIM NEDEN ORTALARDA YOK?

Ayşe Barım’ın cezaevinde tasavvufa yöneldiği ve menajerin cezaevi yönetiminden seccade talep ettiği öne sürüldü.

Dizi ve film sektöründeki tekelleşme iddialarıyla dikkat çeken Ayşe Barım bir anda olayların ortasında kalmıştı.
Sektörde yer alan birçok ünlü ismin bağlı olduğu ID İletişim’in sahibi Ayşe Barım hakkında tekelleşmeye neden olduğu iddiaları sonrası savcılık re’sen soruşturma başlatmıştı.

Ayşe Barım olayı sadece dizi sektöründeki tekelleşmeyle sınırlı kalmadı Barım 12 yıl önceki Gezi Parkı eylemlerine de bağlandı.

OCAK AYINDAN BERİ CEZAEVİNDE

Eylemin planlayıcılarından biri olduğu iddia edilerek gözaltına alınan Ayşe Barım, ‘Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etmek’ suçlamasıyla 27 Ocak’ta tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Ancak geçtiğimiz ay Ayşe Barım’ın avukatlarının üst mahkemeye yaptığı itiraz kabul edilince ünlü menajer için tahliye kararı çıktı.

Soruşturmayı yürüten İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tahliye kararına üst mahkeme olan Ağır Ceza Mahkemesi’nde itiraz etti ve Ayşe Barım cezaevinden çıkamadan yine tutuklandı.

50 gündür cezaevinde bulunan menajer Ayşe Barım’dan geçtiğimiz saatlerde haber geldiği öne sürüldü. Cezaevi günlerinde kitap okuyan Ayşe Barım’ın özellikle tasavvuf kitaplarına ilgi göstermeye başladığı iddia edildi.

Barım’ın Mevlana Celaleddin Rumi başta olmak üzere tasavvufun önemli isimlerinin eserlerini okuduğu öğrenildi.
Ünlü menajerina ayrıca cezaevi yönetiminden seccade talep ettiği de iddia edildi.

AYŞE BARIM SAVCILIK İFADESİ

Ayşe Barım savcılık ifadesinde, “Ben yakın olduğum, ortak iş yaptığım sanatçılarla hiçbir zaman meydana çıkıp beyanat vermedim. Onlara da böyle bir açıklama yapmaları hususunda herhangi bir yönlendirme ve telkinim asla olmadı” dedi. savcılık ifadesi şöyle devam etti:

“Birlikte çalıştığım oyunculardan hiçbirisi bana gelip birlikte Gezi Parkı’na gidelim gibi bir şey söylemedi. Ben genelde onların gittiği gün orada bulundum.”

Barım, Gezi Parkı’na hatırladığı kadarıyla bir ya da iki kez gittiğini söyledi:

“İlk gittiğimde sanatçılar şiir okurken izleyici olarak katıldım. İkinci gittiğimde çok kısa süreliğine gittim. Biriyle beraber gidip gitmediğimi hatırlamıyorum. Sanatçılarla beraberdim diye hatırlıyorum.”