Bebek gibi cilde sahip olmanın tek kuralı! Her gün düzenli içmelisiniz
Kadifemsi, pürüzsüz ve ışıl ışıl parlayan bir cilt… Pek çoğumuzun hayali! Piyasada sayısız krem, serum, maske var ama aslında genç ve sağlıklı bir cildin sırrı dıştan değil, içten gelen destekle mümkün. Uzmanlara göre her gün düzenli olarak içeceğiniz, su bazlı ama kolajen üretimini artıran doğal bir karışım sayesinde bebek gibi bir cilde kavuşmak mümkün. Peki nasıl? Detaylarda anlattık...
Canan Okur
Parlak, pürüzsüz ve bebeksi bir cilt… Kim istemez ki? Güzellik dünyası her geçen gün yeni bakım ürünleriyle dolup taşarken, aslında cildin en çok ihtiyaç duyduğu şey hep göz ardı ediliyor: Su! Evet, doğru duydunuz. Cilt sağlığının temel taşı olan su, dışarıdan uygulanan pahalı kremlerden ya da serumlardan çok daha etkili olabilir. Üstelik cildinize içten bir destek sunar. Uzmanlara göre her gün düzenli olarak su tüketmek, sağlıklı ve ışıldayan bir cilde sahip olmanın en etkili yolu. Peki bebek gibi bir cilt için ne yapmak gerekir? İşte uygulamanız gereken o yöntem…
CİLT NEDEN SUYA BU KADAR İHTİYAÇ DUYAR?
İnsan vücudunun yaklaşık %60’ı sudan oluşur ve bu oran ciltte de oldukça yüksektir. Cilt, nem dengesini korumak ve elastikiyetini sağlamak için suya ihtiyaç duyar. Yeterli miktarda su tüketilmediğinde cilt kurur, matlaşır, pul pul dökülür ve erken yaşlanma belirtileri daha çabuk ortaya çıkar.
Dermatologlara göre su, cilt hücrelerini yeniler, toksinlerin vücuttan atılmasını kolaylaştırır ve kan dolaşımını hızlandırır. Bu da cilde daha fazla oksijen ve besin gitmesi anlamına gelir. Sonuç mu? Daha taze, dolgun ve sağlıklı görünen bir cilt.
SUYUN CİLT SAĞLIĞINA ETKİLERİ İNANILMAZ!
Birçok bilimsel araştırma, su tüketiminin cilt sağlığı üzerindeki etkilerini net şekilde ortaya koyuyor. 2015 yılında yayımlanan bir çalışmada, günlük su alımını artıran bireylerde cilt nemliliğinin belirgin şekilde yükseldiği gözlemlendi. Aynı çalışmada, düzenli su tüketen bireylerin cilt esnekliğinin arttığı ve kırışıklık oluşumunun azaldığı da belirtildi.
Bununla birlikte, İngiltere’deki bir dermatoloji kliniği tarafından yapılan bir başka araştırma da, günde en az 2 litre su içen kişilerin cilt tonunun daha eşit, gözeneklerinin daha sıkı olduğu ve cilt lekelerinde azalma görüldüğünü ortaya koydu. Bu da gösteriyor ki; su sadece yaşamsal değil, estetik olarak da en büyük destekçimiz.
PEKİ, GÜNDE NE KADAR SU İÇMELİYİZ?
Genel sağlık için önerilen su miktarı günlük ortalama 2 ila 2,5 litre arasıdır. Ancak bu miktar, kişinin kilosu, yaşadığı ortamın sıcaklığı, fiziksel aktivite düzeyi gibi etkenlere göre değişkenlik gösterebilir. Cilt sağlığı için ideal olan ise, vücudun kaybettiği suyu yerine koyacak ve toksinleri atabilecek düzeyde su içmektir.
Bir başka öneri ise, sabahları uyandıktan sonra aç karnına 1 bardak su içmek. Bu alışkanlık hem sindirimi kolaylaştırır hem de ciltte gece boyunca biriken toksinlerin atılmasına yardımcı olur.
SUYUN YANINDA NELERE DİKKAT EDİLMELİ?
Elbette sadece su içmek mucize yaratmaz. Su, cilt sağlığını destekleyen en önemli unsurlardan biri olsa da, dengeli beslenme, yeterli uyku, düzenli egzersiz ve doğru cilt bakımı da eş zamanlı olarak önem taşır. Özellikle kafeinli ve alkollü içecekler ciltte su kaybına yol açabileceği için, bu tür içeceklerin tüketimi sınırlandırılmalı ya da ardından mutlaka su içilmelidir.
İlgili Haberler
CİLT BAKIMINIZIN TEMELİNİ SU OLUŞTURSUN
Güzellik ürünlerine yatırım yapmadan önce, vücudunuzun temel ihtiyacını karşılayıp karşılamadığını sorgulamalısınız. Cilt kuruluğu, matlık, ince çizgiler gibi sorunların arkasında çoğu zaman yetersiz su tüketimi yatıyor olabilir. Bebek gibi bir cilt hayal değil, yeter ki her gün yeterli miktarda su içmeyi ihmal etmeyin. Unutmayın; güzellik, suyla başlar.
SU TEK BAŞINA YETERLİ Mİ?
Su içmenin cilt için ne kadar önemli olduğunu artık herkes biliyor. Ancak cilt yaş aldıkça sadece neme değil, elastikiyet ve kolajen desteğine de ihtiyaç duyar. Cildin genç ve gergin kalmasını sağlayan kolajen, yaşla birlikte azalmaya başlar. Bu noktada ise devreye bazı mucizevi destekler girer: limonlu su, kemik suyu, hyaluronik asit içeren doğal takviyeler ve kolajen tozları.
Özellikle sabah aç karna içilen limonlu ılık su, C vitamini yönünden zengin olmasıyla kolajen üretimini tetiklerken, aynı zamanda sindirim sistemini harekete geçirerek toksinlerin vücuttan atılmasını kolaylaştırır. Bu da doğrudan cilde yansır.
KOLAJENİ HAREKETE GEÇİREN KARIŞIM: İŞTE TARİFİ!
Her sabah düzenli olarak tüketebileceğiniz bu doğal içecek, cilt dokusunu güçlendirirken lekelerin ve ince çizgilerin görünümünü azaltmaya da yardımcı olur. İşte tarif:
1 bardak ılık su
1 çay kaşığı toz kolajen (peptit formu önerilir)
Yarım limonun suyu
1 çay kaşığı doğal elma sirkesi (isteğe bağlı)
Dilerseniz birkaç damla doğal bal
Tüm malzemeleri karıştırın ve aç karnına yavaşça için. Bu karışımı en az 21 gün düzenli tüketmek, etkisini gözle görülür şekilde göstermeye başlar.
ARAŞTIRMALAR NE DİYOR?
Journal of Cosmetic Dermatology’de yayınlanan bir çalışmaya göre, düzenli kolajen takviyesi alan kişilerin cilt elastikiyetinde ve nem oranında ciddi bir artış gözlemlendi. Aynı zamanda göz çevresi kırışıklıklarında azalma, cilt tonu eşitlenmesi gibi etkiler de rapor edildi.
Ayrıca C vitaminiyle desteklenen kolajen alımı, vücudun bu proteini daha aktif bir şekilde üretmesini sağlıyor. İşte bu yüzden limonlu su gibi kolay uygulanabilir karışımlar, en doğal ve ekonomik güzellik sırları arasında yer alıyor.
