Ünlü şarkıcı Zeki Müren’in “Burnunun ucundan, kirpiğinin gölgesine kadar güzel kadın” diye tanımladığı Belgin Doruk’un trajik hayatı oğlu Aydın Birsel’in geçtiğimiz günlerde vefatıyla yeniden gündeme geldi. Türk sinemasının ‘Küçük Hanımefendi’ ismiyle anılan yıldızı; güzelliği, oyunculuğu ve gamzesiyle hafızalara kazındı. Peki Yeşilçam’ın efsane oyuncusu Belgin Doruk kimdir? Kaç yaşında, neden öldü, oyuncunun son hali nasıldı? İşte Belgin Doruk’un acı dolu, okurken göz yaşlarına hakim olamayacağınız hüzünlü hayat hikayesi…
Yeşilçam’ın Küçük Hanımefendi lakabıyla anılan güzel aktrisi Belgin Doruk, 28 Haziran 1936 yılında Ankara’da dünyaya geldi. Doruk’un hayatı Yıldız dergisine gönderdiği fotoğrafla değişti. O artık Yeşilçam’ın parlayan yıldızıydı…
Belgin Doruk, ortaokul son sınıfta ceylan gözleri, hokka burnu ve gamzeleriyle, akranları arasında oldukça dikkat çekiciydi. 1952 yılında sinema rövanştaydı ve magazin dergileri, film şirketleri sektöre oyuncu kazandırmaya yönelik yarışmalar düzenliyordu. Yıldız Dergisi’nin İstanbul Film ile ortaklaşa düzenlediği yarışma da bunlardan biriydi. Belgin Doruk, fotoğrafını ailesinden habersiz bu dergiye gönderdi. Ön elemeyi geçen Belgin, finale kalınca babası durumu öğrenip oyuncu olmasına şiddetle karşı çıktı. Ancak kızının oyuncu olmasını isteyen Belgin’in annesi Refet Hanım kızına destek oldu ve gamzeli güzel yarışmada birinci seçildi. Ardından 1 Aralık 1952’de Yıldız Dergisi’ne kapak oldu. Ancak dergiye kapak olunca okul yönetimi tarafından uyarı aldı. Okul ile sinema arasında kalan güzel oyuncu, tercihini sinemadan yana kullandığında henüz 16 yaşındaydı…
17 yaşındayken peş peşe film teklifleri alan Belgin, Türkiye Güzellik Yarışması’nda ikinci, Avrupa Güzellik yarışmasında ise üçüncü seçildi. Hayatında her şeyin yolunda gittiğini düşündüğü dönemde aşık olduğu, kendisinden 27 yaş büyük Faruk Genç’ten evlilik teklifi aldı. Eş adayının kendisinden yaşça büyük olmasından dolayı ailesinin bu evliliğe onayı yoktu. Güzel belgin ailesine rest çekerek 18 yaşında sevdiği bu adamla evlendi.
1954’te Faruk Kenç ile evlenen Doruk, 1955’te Zeki Müren ile birlikte yılın ses getiren filmi ‘Son Beste’de rol aldı. O dönemler Belgin’in şöhretin zirvesinde olduğu yıllardı.Özel hayatında ve kariyerinde görünüşte işler yolundaydı. Boğaza bakan bir yalıda yaşıyor, kıyafetlerini Paris’ten getirtiyor, balo ve davetlerin aranılan yüzü oluyordu.
Doruk için bu peri masalı ne yazık ki kısa sürdü. Kocası tarafından psikolojik baskıya maruz kaldı. 19 yaşında hamile kalınca, kocası oyunculuğuna sekte vuracağını düşünerek çocuğu aldırmasını istedi. Eşinin bu talebine bir hayli üzülen Belgin, bebeğini aldırmadı. 1955 yılında Gül adında bir kız dünyaya getirdi.
Kızı Gül 3 aylık olmuştu.Doğum kilolarını henüz verememiş, bir de üstüne kilo almıştı. ‘Çölde Bir İstanbul Kızı’ filmi nedeniyle kamera karşısına geçecekti. Yönetmen derhal kilo vermesi gerektiğini söyledi. Belgin Doruk, ya bir önce zayıflayacaktı ya da filmde yer alamayacaktı. Annesi “Fil gibisin Belgin, iç şu ilacı zayıfla” diyerek zayıflama ilaçlarını önüne koydu. Rolü kaptırmak istemeyen Doruk bu hapları içmeye başladı. Ancak amfetamin maddesini içeren bu haplar, güzel yıldızın hormonal dengesini bozup metabolizmasını yavaşlattı. Bu da yetmiyormuş gibi sinir sistemine de altüst etti ve ölümüne neden olan kalp yetmezliğinin müsebbibi işte bu ilaçlar oldu. Ancak hapların zararını henüz ne annesi biliyordu ne de kendisi…
Bu çalkantılı dönemde güzel oyuncunun eşinin işleri bozuldu ve maddi anlamda güç kaybetti. Eşinin işleri bozulunca evin geçimini Doruk sırtlandı. Lüks hayatının devam edebilmesi için çok çalışması gerekiyordu. Bu yüzden gelen hiçbir teklifi reddetmedi ve bir setten diğer sete koşturup durdu.. Ancak bu süreçte hırs yaptı, daha çok teklif gelsin diye zayıflama haplarının dozajını arttırdı.
1960 yılında ‘Yeşil Köşk’ün Lambası’ filmi için teklif aldı. Film çekilirken filmin yapımcısı ve senaristi Özdemir Birsel ile birbirine aşık oldular. Evliyken bir başkasına aşık olmanın vicdan azabını yaşayan Doruk, kocasına başka birine aşık olduğunu itiraf ederek evliliğini sonlandırdı.
Güzel oyuncu 7 Mayıs 1961’de Özdemir Birsel ile evlendi. Ancak tam 11 filmle anlaşma yapan ve yoğun bir tempoda hayat süren Doruk balayına gidecek zaman dahi bulamadı. Özdemir Birsel de bu durumdan şikayet etmedi çünkü o da eşi kadar işkolikti.
Belgin Doruk yapımcılığını yine Birsel Film’in üstlendiği 1961 yapımı ‘Küçük Hanımefendi’ filminde oynadı. Ayhan Işık ve Belgin Doruk’un partnerliğindeki film o kadar beğenildi ki, ‘Küçük Hanımefendi’ adıyla film serisi haline getirildi. Bu film serisinden sonra Belgin Doruk ile Ayhan Işık, Yeşilçam’ın unutulmaz ikilisi oldu.
Belgin Doruk, 1967’de oğlu Aydın Birsel’i dünyaya getirdi. Hamilelik sürecinde hapları kullanmayı bırakan oyuncuya, aldığı doğum kiloları da eklenince gazetelerde ‘Tombul Hanımefendi’ başlıkları atılmaya başlandı. Sinir sistemi altüst olan Doruk, oyunculuktan olmamak için bir an önce zayıflama ilaçlarına geri döndü. Bu da yetmezmiş gibi zayıflama adına takviye olarak başka ilaçlar da kullandı. İlaçların etkisiyle çok yıpranan güzel oyuncu, işkolik eşinin kendisiyle ilgilenmemesi üzerine kendini iyice yalnız hissetmeye başladı.
O dönemler Yeşilçam yıldızları şarkıcı olarak da sahneye çıkıyordu. Belgin Doruk da şarkıcılık teklifi alanlardan biriydi. İlaçlardaki ın amfetamin maddesinin tesirinde kalan oyuncu, düşünme gücünü iyice kaybetmişti ve şarkıcılık yapıp yapamayacağını düşünmeden teklifi kabul etti. Sahnedeki ilk gecesi, amfetaminin etkisi yüzünden şarkıyı şiir gibi okumasıyla geçti ve dalga konusu oldu. Ancak genç oyuncu sabah kalktığında hiçbir şey hatırlamıyor, titreme nöbetleri geçiriyordu.
Bu talihsiz olayların üstüne eşi Özdemir Birsel’in işleri hiç iyiye gitmiyordu ve sonunda iflas etti. Olayların üst üste gelmesi Doruk’un sinir sistemini iyice bozdu ve sinir krizi geçirdi. Tedavi edilmek için akıl hastalarının kaldığı Şişli’deki Fransız Lape hastanesine kaldırıldı. Hastaneden taburcu olduktan sonra evine kapanan Belgin Doruk, zayıflama hapı kullanamadığı için 120 kilo oldu. İyice bunalıma giren oyuncu, canına kıymak için çok sayıda ilaç içerek intihara bile kalkıştı. Son anda eşi tarafından hastaneye yetiştirilerek ölümden kurtarıldı. Belgin Doruk bu süreçten sonra doğal olarak oyunculuktan uzaklaştı. 1975 yılında 39 yaşında iken sinemayı bıraktığını, bir daha oyunculuk yapmayacağını açıkladı.
Tüm bu olaylar üzerine oğlunun borcu nedeniyle eve haciz geldi. İcra memurlarının evi boşaltırken Doruk’tan imzalı fotoğraf istemesi kederli oyuncuyu bir hayli üzdü. Lüks hayatını geride bırakan Doruk, para kazanmak için önüne çıkan her reklam teklifini kabul etmeye başladı. Ancak onunla sürekli ”Tombul Hanım” diye dalga geçen basın yüzünden hayata küstü, kendini eve kapattı.
Oyunculuğu bırakmasından uzun yıllar sonra bile Belgin Doruk efsanesi devam etti. Türk sinemasının yıldızı, Yeşilçam’ın Küçük Hanımefendisi 26 Mart 1995’te 59 yaşındayken geçirdiği kalp krizi nedeniyle yaşama veda etti…
BELGİN DORUK’UN YER ALDIĞI FİLM PROJELERİ
Kariyeri boyunca 78 filmde rol alan Belgin Doruk, 1970 yılında ‘Ayşecik: Yuvanın Bekçileri’ ile Antalya Film Festivali’nden ‘En İyi Kadın Oyuncu’ dalında Altın Portakal kazandı.
1973 Gecekondu Rüzgarı
1970 Gönül Meyhanesi
1970 Küçük Hanımın Şoförü
1970 Pamuk Prenses ve 7 Cüceler
1969 Ayşecik Yuvanın Bekçileri
1969 Şahane İntikam
1968 Atlı Karınca Dönüyor
1968 İstanbul’da Cümbüş Var
1968 İstanbul’u Sevmiyorum
1968 Yıkılan Gurur
1966 Allahaısmarladık Yavrum
1966 Bozuk Düzen
1966 Güzel Bir Gün İçin
1966 Sevgilim Bir Artistti
1965 Bir Gönül Oyunu
1965 Hep O Şarkı
1965 Kırık Hayatlar
1965 Satılık Kalb
1965 Sayılı Dakikalar
1965 Şoförün Kızı
1965 Toprağın Kanı
1965 Yasak Cennet
1964 Aşk ve Kin
1964 Bitirimsin Hanım Abla
1964 Duvarların Ötesi
1964 Evcilik Oyunu
1964 İstanbul Kaldırımları
1964 Suçlular Aramızda
1964 Şoförler Kralı
1963 Akdeniz Şarkısı
1963 Aşk Tomurcukları
1963 Bahçevan
1963 Gönül Avcısı
1963 Kadınlar Hep Aynıdır
1962 Aşka Karşı Gelinmez
1962 Bülbül Yuvası
1962 Daima Kalbimdesin
1962 Hayat Bazen Tatlıdır
1962 Küçük Hanım Avrupa’da
1962 Küçük Hanımefendi
1962 Küçük Hanımın Kısmeti
1962 Yalnızlar İçin
1961 Aşkın Saati Gelince
1961 Bir Demet Yasemen
1961 Bir Yaz Yağmuru
1961 Düğün Alayı
1961 Kızıl Vazo
1961 Özleyiş
1961 Tatlı Günah
1961 Zavallı Necdet
1960 Ayşecik Şeytan Çekici
1960 Gece Kuşu
1960 İlk Aşk
1960 Kahpe
1960 Kanlı Firar
1960 Satın Alınan Adam
1960 Yeşil Köşkün Lambası
1959 Annemi Arıyorum
1959 Binnaz
1959 Kederli Yıllar
1959 Kırık Plak
1959 Ölmeyen Aşk
1959 Ömrümün Tek Gecesi
1959 True Romance
1958 Beraber Ölelim
1958 Daha Çekecek miyim?
1958 Hayat Cehennemi
1957 Çileli Bülbül
1957 Çölde Bir İstanbul Kızı
1957 Lejyon Dönüşü
1957 Mahşere Kadar
1955 Kader
1955 Ölüm Korkusu
1955 Son Beste
1954 Çalsın Sazlar, Oynasın Kızlar
1953 Köroğlu/Türkan Sultan
1953 Öldüren Şehir
1952 Kanlı Çiftlik
1952 Çakırcalı Mehmet Efe’nin Definesi