İbn-i Sina’nın dedikodunun olumsuz etkileri üzerine ortaya koyduğu düşünceler, Norveçli bilim insanları tarafından günümüz koşullarında bilimsel verilerle kanıtlandı. Son araştırmalar, dedikodunun beyne zarar verdiği ortaya çıktı. Peki dedikodunun beyne nasıl zararı var? Dedikodu yapanların beyni nasıl etkileniyor? İşte tüm detaylar…
İbn-i Sina’nın dedikodunun zararları üzerine yaptığı yüzyıllık tespitler, Norveçli bilim insanları tarafından günümüzde bilimsel bir temele oturtuldu. Yapılan son araştırmalar, dedikodunun bireylerin sağlık durumu üzerinde ciddi olumsuz etkilere sebep olduğunu ortaya koydu. Özellikle iş ortamlarında yapılan dedikoduların, insan beynini 10 yıl yaşlandırdığı tespit edildi.
Yüzyıllar önce İbn-i Sina, dedikodunun insanın ahlaki değerlerine büyük zararlar verdiğini ve zihin ile kalbin işlevselliğini azalttığını vurgulamıştı. Norveçli bilim insanları, yaptıkları detaylı araştırmalarda İbn-i Sina’nın dedikoduyu karakterin en kötü yönlerinden biri olarak tanımladığına dair somut kanıtlar buldu. Yapılan araştırmalar, dedikodunun beyin fonksiyonlarını olumsuz etkilediğini ortaya koydu. Dedikodu yapan kişilerin beyinleri adeta 10 yıl daha yaşlı hissetirdiğini gösteriyor.
Araştırmalar, dedikodunun yalnızca moral bozukluğuna yol açmakla kalmayıp, aynı zamanda bilişsel işlevler üzerinde de ciddi hasarlar verebileceğini ortaya koyuyor.
Bu çalışma, yaygın görüşün tersine, erkeklerin kadınlardan daha fazla dedikodu yaptığını gösteriyor. Toplumumuzda aslında kadınların daha fazla dedikodu yaptığı konuşulsa da erkekler merak duygusuyla hareket ederek daha fazla dedikodu yapma eğiliminde. Araştırmanın herkes tarafından bilinmeyen kısmı ise, erkeklerin de çoğunun bunu kabul ediyor olması. Bu durum, dedikodunun toplumsal cinsiyetle ilgili bir sorun olmaktan çok, insan doğasının temel bir parçası olduğunu ortaya çıkarıyor.
Bilim insanları, gereksiz bilgilerin sinir sistemini aşırı yükleyerek beyin işleyişini olumsuz etkilediğini ve bunun sonucunda bilişsel sorunlara yol açabileceğini belirtiyor. Hayatınızda bir kez duyduğunuz olaylar ve isimlerle dolu bir zihin, beyniniz için karmaşadan başka bir şey değildir.
Ve zihninizde tuttuğunuz bu gereksiz bilgiler, gün içerisindeki ruh halinize yansır ve farkında olmadan sinir ve stres yüklenebilirsiniz. Aslında neden bu kadar gergin olduğunuzu bilmediğiniz durum, beyninizdeki gereksiz bilgilerden kaynaklanır. Bundan uzaklaştığınız zaman ruh halinizin nasıl değiştiğini göreceksiniz.
İnsanların kalp kırıklığına, onur kaybına ve toplumsal sevgi ile saygı bağlarının zayıflamasına yol açması nedeniyle Allah Resûlü, gıybetten kesin bir dille kaçınılması gerektiğini vurgulamıştır.
Bu davranışların, bireyler arası ilişkileri olumsuz etkilediği gerçeği, onun bu konuda ne denli hassas olduğunu gösteriyor. Bunun yanı sıra Kuran’- Kerim’de de Allah-ü Teala’nın, Hucumat Suresi 12.ayet belirttiği gibi, ‘Ey iman edenler! Zannın çoğundan sakının çünkü bir kısmı günahtır. Birbirinizin gizli olan hallerini ve kusurlarını araştırmayın. Birbiriniz ile ilgili gıybet yapmayın’ şeklinde kullarına ciddi bir uyarısı bulunmaktadır.