Osmanlı medeniyeti, İslam ahlakına dayanan bir anlayış üzerine kuruluydu. Yardımlaşma, merhamet, misafirperverlik kültürü, toplumun geneline hakimdi. Bu anlayışın en zarif örneklerinden biri de “diş kirası” geleneğiydi. Peki diş kirası ne demek oluyor?
Nerede o eski ramazanlar… Hakikatten nerede o eski ramazanlar? Yardımseverliğin ve hoşgörünün ayı ramazanın maneviyatının doyasıya yaşandığı, cömertliğin ayyuka çıktığı “diş kirası” gibi zarif Osmanlı ramazan gelenekleri nerede kaldı?
Diş kirası, Osmanlı’da yaşayan insanların zerafetini, yardım severliğini, misafirperverliğini gösteren muhteşem bir örnek.
Eski Ramazan-ı şerif iftarlarının bize mahsus güzel âdetlerinden biri “diş kirası”dır.
Ramazan aylarında iftar sofralarına davet edilen misafirlere, sadece yemek ikram edilmekle kalınmaz, hâne sahibi tarafından bir miktar para veya değerli bir hediyelik eşya takdim edilerek uğurlanırlardı. Bu geleneğe diş kirası denir.
Ramazan ayının, Müslümanlarda cömertlik ve hayır duygularını şahlandırmasıyla bu gelenek ortaya çıkmıştır.
“Diş kirası” denilen bu hediyenin zarif gerekçesi, yedirdikleri yemeklerle misafirlerin dişlerine zahmet verdirdikleri için diye bilinse de davetlilerin o gece davete icabet ederek, hâne sahibinin sevap kazanmasına vesile olmasıdır. Tabiî işin aslı, bu vesile ile muhtaçlara yardımda bulunmak, onları sevindirmektir.
Bu ince davranış, Osmanlı’nın İslam ahlakını yaşamasının, zarafetinin bir yansımasıydı.
Peki diş kirası geleneği nasıl uygulanıyordu?
Osmanlıda Ramazan ayı boyunca evlerin kapısı açık tutularak o anda oradan geçen her kim varsa istediği eve girerek iftar yapabiliyordu. Orucunu açan kişi gitmeye hazırlanırken hane sahibi tarafından ‘diş kirası’ denilen hediyeler verilirdi. Bu, bir miktar para, altın veya gümüş yüzük, tabaklar, kehribar tesbihler gibi hediyelik eşya olurdu.
Diş kirası iki anlama geliyordu:
Birincisi, ev sâhibine sevap kazandırdığı için misafir gelene teşekkürdü. Yâni, “Zahmet edip evimize teşrif ettiniz. Mütevazı yemeğimi yiyip bana sevap kazandırdınız. Dişleriniz yıprandı. Bunun için size teşekkür ederim” demekti.
İkinci anlamı ise iftara gelen fakirlere onları incitmeden sadaka vermek, sevindirmekti.
Diş kirası, hâne sahibi tarafından iftar sofralarına davet edilen misafirlere ikram edilir.
Diş kirası sadaka yerine geçen nafile bir ibadettir.
Hadis-i şeriflerde buyruldu ki: