Konserve hazırlayıp, kışa hazırlık yapacaklar dikkat! Taptaze meyve ve sebzeleri yıl boyunca tüketmenin harika yollarından biri olan konserve yapımı, doğru hazırlanmadığında ölüme sebep olabiliyor. Peki konserve hazırlarken nelere dikkat edilmeli?
Cevabını uzmanından öğrendik…
Meyve ve sebzeleri tüm yıl boyunca saklayıp, taze lezzetlerin tadını çıkarmak için konserve yapmak hiç kuşkusuz genellikle ev hanımlarının rutinlerinden. Ancak bu süreçte dikkat edilmesi gereken bazı hususlar bulunuyor. Koserveleme eğer doğru bir şekilde yapılmazsa, sağlık açısından ciddi sonuçlara yol açabiliyor. Bu nedenle evde konserveleme yaparken güvenliği göz önünde bulundurmak gerekir. Peki sağlıklı ve güvenli konserve hazırlamak için neler dikkat etmeliyiz? İşte tüm detaylar…
Gıda Mühendisi Öğr. Gör. Selen Akbulut, konserve yapımında her aşamaya titizlikle dikkat edilmesi gerektiğini söylüyor. Gıdaların kalitesinden kullanılan ekipmanların hijyenine, dolum yöntemlerinden saklama koşullarına kadar her bir adımın büyük bir özen gerektirdiğini vurgulayan Akbulut, bu konunun önemini özellikle teknik detaylara dikkat edilmesi gerektiğini belirtiyor. Evde yapılan konservelerin güvenliğini sağlamak adına, bu noktalara mutlaka dikkat edilmesi gerektiğini söyleyen Akbulut, güvenli ve sağlıklı konserve için dikkat edilmesi gereken hususları tek tek sıraladı.
Gıda Mühendisi Selen Akbulut, gıda güvenliği açısından evlerde konserve yapmanın güvenli olmadığını belirtip, “Eğer üretim tekniğine uygun yapılmazsa, felç ve ölüme sebep olabilecek kadar tehlikeli bir ürün ortaya çıkabilir” uyarısında bulundu.
Akbulut, konserve yaparken dikkat edilmesi gereken temel noktaları şöyle açıkladı:
“İyi kalitede, bozulmamış hammaddeler kullanılmalı, ayıklama ve temizlik işlemleri etkin bir şekilde yapılmalıdır. Kullanılan tüm alet ve ekipmanlar sıcak suyla yıkanmalı ve tüm konserveler için yeni kapaklar tercih edilmelidir. Eski kapaklar vakum sağlamayacağı için risk oluşturur. Ayrıca, kavanozların içi kaynar su ile steril edilmelidir.
Hazırlanan malzemeler sıcak dolumla kavanozlara doldurulmalı ve kapaklar sıkıca kapatılmalıdır. Konserveler açıldıktan sonra hemen tüketilmeli; bu nedenle büyük değil, tek porsiyonluk kavanozlar tercih edilebilir. Konserveler serin, kuru ve doğrudan güneş ışığı almayan bir yerde saklanmalıdır.”
“Konservelerde tehlike yaratan mikroorganizma, ‘Clostridium botulinum’ olarak bilinen, sadece oksijensiz ortamlarda gelişebilen bir patojendir. Uygun koşullar sağlandığında, bu mikroorganizma nörotoksin niteliğindeki toksinini üretir. Bu toksinli gıdanın tüketiminden sonraki 18-36 saat içinde zehirlenme belirtileri ortaya çıkar.
Zehirlenmenin erken belirtileri arasında belirgin halsizlik, zayıflık, baş dönmesi, bulanık veya çift görme, ağız kuruluğu, konuşma ve yutkunma zorlukları, kalp atışında azalma, tansiyon düşüklüğü, nefes almada zorluk, bulantı, kusma ve kabızlık sayılabilir. Bu toksinin çok düşük miktarları bile kişide felç ve ölüme neden olabilir.”
‘’BAZI SEBZELER KONSERVE İÇİN UYGUN DEĞİL’’
Akbulut, konserve yapılırken dikkat edilmesi gereken hususlardan bir tanesinin de konservenin kapatılması olduğunu söyledi. “3 ileri, 1 geri” tekniği ile kapatılması gerektiğini belirten Akbulut, “Bu teknikle tam kenetlenme ve istenen vakum sağlanır. Ayrıca, bombe yapmış ve vakumu bozulmuş konserveler kesinlikle tüketilmeden imha edilmelidir” dedi.
Akbulut, “Eğer dişlilerde bir hasar görülürse, o kavanoz kullanılmamalıdır. Kavanozların ağzına kadar doldurulmaması, kapak ile ürün arasında en az bir parmak boşluk bırakılması önemlidir. Sıfır kapak ve sıfır kavanoz kullanımı, konserve üretiminde dikkat edilmesi gereken en hassas noktalardır. Kapakta darbe olmamalı ve kavanoza tam oturmalıdır. Ayrıca, pH değeri 4,5’in altında olan ürünlerin, özellikle domates soslarının korunması için her orta boy kavanoza yaklaşık bir tatlı kaşığı limon suyu eklenmelidir” sözlerine ekledi.