Günümüzde birçok kadın yoğurdu marketten almak yerine evde mayalamayı tercih etmektedir. Ancak bazen istediğimiz kıvamı bir türlü tutturamayız. İşte taş gibi bir ev yoğurdu elde etmek için mayalama işleminde uygulayacağınız basit bir tüyo… Sadece yarım kaşık yetiyor!
Ev yoğurdu, hazır yoğurda kıyasla daha sağlıklı ve az katkı madde içerdiği için özellikle çocukların gelişimi açısından büyük önem taşır.
Evde yoğurt mayalama sürecinde, birçok kişi yoğurdun sulu ve akışkan olmasından şikayetçi olabilir. Ancak, ideal bir kıvam elde etmek için kullanılabilecek basit ancak etkili bir tüyo bulunmaktadır.
Bu pratik yöntem, evde yapılan yoğurdun istenen kıvamda ve lezzette olmasını sağlayacak.
Evde yoğurt mayalarken tuz kullanmak, yoğurdunuzun sert, kıvamlı ve lezzetli olmasını sağlar. Yarım çay kaşığı tuz, genellikle 1 litre süt için uygun bir miktar olarak kabul edilir.
Tuzun, yoğurt mayası tarafından üretilen bakterilerin aktivitesini desteklediği bilinmektedir. Bu sayede, bakterilerin sütte daha etkili bir şekilde çoğalmasını sağlar ve yoğurdu daha yoğun hale getirerek suyun tutulmasına yardımcı olur. Tuz kullanımı, evde ideal kıvamda yoğurt elde etmenize katkıda bulunur.
Evde yoğurt mayalarken dikkat edilmesi gereken bazı önemli faktörler bulunmaktadır.
Süt seçimi: Yoğurt mayalama işlemine başlamadan önce kaliteli süt seçimi önemlidir. Taze, organik veya uzun ömürlü süt tercih edilmelidir. Sütün taze olması yoğurdun lezzetini ve kıvamını etkiler.
Sütün sıcaklığı: Sütü aşırı ısıtmaktan kaçının. Yoğurt mayalamak için sütün genellikle 40-45°C arası bir sıcaklıkta olması idealdir. Parmağınız süte batırdıktan sonra 7-8 saniye dayanabiliyorsa süt mayalamak için uygun sıcaklığa gelmiş demektir.
Maya seçimi: Daha önce mayalanan yoğurttan alınan canlı bakteri kültürü, yeni yoğurdunuzun kalitesini belirler. Yoğurt mayası olarak probiyotik zenginlik taşıyan doğal yoğurtlar tercih edilmelidir.
Mayalanma süresi: Yoğurt mayalama süresi, genellikle 6-12 saat arasında değişir.
Mayalama ortamı: Yoğurt mayalanan kabı sıcak bir ortamda tutmak, bakterilerin etkili bir şekilde çoğalmasına yardımcı olur. Mayalama kabını bir örtüyle sararak sıcaklığın sabit kalmasını sağlayabilirsiniz.
Evde yoğurt yapma işlemi oldukça basit birkaç adımdan oluşur. İlk olarak, çiğ sütü 85-90 dereceye kadar kaynatarak pastörize edersiniz. Ardından, sütün ortalama 40-45 dereceye kadar soğumasını beklersiniz. Eğer marketten aldığınız günlük süt pastörize edilmişse, direkt olarak mayalama sıcaklığına getirilerek kullanılabilir.
Süt mayalanmaya uygun sıcaklığa ulaştığında, bir kasede bir miktar sütü alıp daha önce yapılmış yoğurdu maya olarak kullanarak karıştırırsınız. Daha sonra, bu karışımı sütün tamamına eşit bir şekilde dağıtırsınız. Bu aşamadan sonra yoğurdun sıcak tutulması önemlidir. Bunun için fırın kullanabilir, yoğurt mayalama makinesi tercih edebilir veya sıcaklığını koruyacak bir ortamda sararak bekletebilirsiniz.
Doğal içeriği ve az katkı maddesi içermesi nedeniyle ev yoğurdu, çocukların sağlıklı büyümesine katkı sağlamak için tercih ediliyor.
Çocukların kemik gelişimi için önemli olan kalsiyum, protein ve probiyotikler, ev yoğurdunun içeriğinde bulunmaktadır.
Ev yoğurdunun hazır yoğurtlara göre daha az şeker, koruyucu ve renklendirici içermesi, çocukların sağlığı açısından çocukların sağlığı açısından avantaj sağlıyor.
Yoğurt tüketimi, yaşa ve özel dönemlere göre değişiklik gösterir. Özellikle protein, vitamin ve mineral ihtiyacının yüksek olduğu dönemlerde uygun miktarlarda tüketilmesi önemlidir.
Bebeklikten itibaren başlayarak, çocukluk, ergenlik, yaşlılık, gebelik ve emzirme dönemlerinde günlük yoğurt tüketimi önerilen 3-4 porsiyon arasında olmalıdır. Yetişkin dönemde ise bu miktar 2-3 porsiyon olarak önerilebilir. Bu sayede vücut, gerekli protein, vitamin ve mineralleri alarak sağlıklı bir şekilde desteklenmiş olur.
Yoğurt, yapıldıktan kısa bir süre sonra su ayrışmaya başlar ve bu süreçte çeşitli vitamin ve mineraller yoğurt suyuna geçer. Yoğurt suyu özellikle B2 vitamini olan riboflavinden zengindir. Ancak, bu suyun dökülmesiyle bu değerli vitaminler kaybolur. Bu nedenle, yoğurt suyunun tüketilmesi ya da günlük beslenmede farklı alanlarda kullanılması önerilir.
Yoğurt suyu, örneğin ayran veya cacık yapımında kullanılabilir. Ayrıca, çorba ve yemeklere eklenerek vitamin ve mineral içeriği artırılabilir. Yoğurt suyunun çeşitli yemeklerde ve içeceklerde kullanılması, vitamin ve minerallerden tam anlamıyla faydalanmak için önemlidir. Bu sayede, yoğurt suyu atılmadan değerli besin öğeleriyle beslenmek mümkün olur.