Fazla şeker tüketimi çocuğunuzun beyin gelişimini nasıl etkiliyor?

11 Nisan 2024
0 Yorum
fazla seker tuketimi cocugunuzun beyin gelisimini nasil etkiliyor

Şekerin sadece dişlerimize zarar verdiğini düşünüyorsanız, bir kez daha düşünmenizde fayda var. Araştırmalar, aşırı şeker tüketiminin çocukların konsantrasyonunu, öğrenme yeteneklerini ve hafızalarını nasıl etkilediğini gösteriyor.

Çocuklarımızın sağlıklı bir şekilde büyümeleri ve gelişmeleri için dikkat etmemiz gereken pek çok faktör bulunuyor. Son yıllarda yapılan araştırmalar, fazla şeker tüketiminin çocukların beyin gelişimini olumsuz yönde etkileyebileceğini ortaya koymaktadır.

Günlük hayatınızda tükettiğiniz şeker, beyninizin enerji ihtiyacının yüzde 60’ını karşılar. Bu nedenle beyniniz çok fazla enerjiye ihtiyaç duyar. Burada dikkat etmemiz gereken nokta ise fazla şekerin beyin organınıza zarar verebilir olması. Uykuda bile aktif olan milyarlarca sinir hücresine sahip beynimizin en önemli yakıtı şeker olsa da, Dünya Sağlık Örgütü günde 25 gramdan fazla şeker tüketmememizi öneriyor. Ne yazık ki, dünya genelinde ve ülkemizde bu sınırı aşma eğilimindeyiz. Peki, şekerin beyin üzerindeki etkileri nelerdir? sizler için araştırıp inceledik.

HAZIR YİYECEKLERİN İÇİNDEKİ GİZLİ ŞEKER

Şeker, gıdaların içinde farklı şekillerde bulunabilir. Sakaroz, esmer şeker, mısır şurubu, nişasta bazlı sıvı şeker, dekstroz, sorbitol, mannitol, xylitol, fruktoz, meyve şurubu, glikoz, glikoz şurubu, invert şeker, laktoz, maltoz, melas, şeker şurubu, turbinado, amazake gibi isimlerle yer alıyor. Özellikle hazır içecekler ve paketli gıdalarda sıkça rastlanan bu şeker çeşitleri genellikle gözden kaçabiliyor. Günlük kalori hesaplarının yanı sıra içilen şeker miktarına da dikkat etmek gerekiyor. Bu sebeple etiketleri dikkatlice okuyarak hangi şeker türlerinin üründe bulunduğunu kontrol ederek şeker tüketimini dengeleyebilirsiniz. Sağlıklı bir yaşam için şeker tüketimine özen göstermeniz beyin sağlığı açısından büyük bir önem taşır.

YETİŞKİNLİK DÖNEMİNE DİKKAT!

Georgia Üniversitesi’nden bir öğretim üyesi ve Güney Kaliforniya Üniversitesi’nden bir araştırma grubunun yaptığı yeni araştırma, ergenlik döneminde günlük şekerle tatlandırılmış içecek tüketiminin ileriki yaşlardaki öğrenme ve hafıza performansını olumsuz etkilediğini gösterdi.

Kemirgen modelinde yapılan bu çalışma, ergenlik döneminde günlük şekerle tatlandırılmış içecek tüketiminin yetişkinlik döneminde öğrenme ve hafıza görevlerini nasıl etkilediğini ortaya koyuyor. Dahası, bağırsaktaki bakterilerdeki değişikliklerin, şekerin neden olduğu hafıza bozukluğunu açıklamada önemli bir rol oynayabileceği belirlendi. Bu bulgular, beslenme alışkanlıklarımızın beyin sağlığımız üzerindeki etkilerini anlamamıza yardımcı olacak önemli bir adım gibi duruyor.

İLAVE ŞEKERİN %10’UNDAN DAHA AZ KULLANIN

ABD Tarım ve Sağlık ve İnsani Hizmetler Departmanlarının ortak yayınında ilave şekerlerin günlük kalorinin yüzde 10’undan daha azıyla sınırlandırılmasını tavsiye ediyor. Amerikan Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri tarafından sağlanan verilere göre, 9-18 yaş arasındaki çocukların obezite oranlarının endişe verici bir şekilde arttığı ortaya çıktığını söyledi. Bu yaş grubundaki gençlerin aldığı kalorilerin büyük bir kısmı şekerle tatlandırılmış içeceklerden kaynaklanıyor.

Hipokampus, beyindeki önemli bir bölge olup çeşitli bilişsel işlevleri etkiler ve genç yetişkinlik dönemine kadar gelişimini sürdürüyor. Son zamanlarda yapılan araştırmalar, hipokampusu besleyen yüksek şeker içeren bir diyetin bu önemli bölgeyi nasıl etkilediğini incelemiştir. Bağırsak mikrobiyotasının hipokampus üzerindeki potansiyel etkileri incelenirken, beynin sağlıklı büyümesi için uygun bir ortamın ne şekilde olması gerektiği konusunda da ipuçları elde edilmiştir. Bu bulgular, beslenme alışkanlıklarının beyin sağlığı üzerindeki önemini vurgulayarak daha bilinçli seçimler yapmamız gerektiğini göstermektedir.

 

yeni proje 3

 

ŞEKERİN BEYNİMİZDE OLUŞTURDUĞU DURUMLAR

Şeker, beyinde çeşitli durumlar oluşturabilir. Yüksek miktarda şeker tüketimi uzun vadede obezite, diyabet ve kalp hastalıkları gibi sağlık sorunlarına neden olabilir. Ayrıca, ani şeker yükselip düşmeleri de ruh halini etkileyebilir; huzursuzluk, sinirlilik ve konsantrasyon bozukluğuna yol açabilir. Prof. Dr. Derya Uludüz, şekerin beynimizde oluşturduğu olumsuz durumları şöyle açıklıyor.

HAFIZAYI OLUMSUZ ETKİLİYOR

Kan şekerinin ani yükselip düşmesi, vücutta ciddi etkilere sebep olabilir. Özellikle hızlı bir şekilde artıp azalması, konsantrasyonu olumsuz yönde etkileyebilir ve bilişsel fonksiyonları yavaşlatabilir. Yapılan araştırmalar, yüksek şeker tüketiminin beyinde iltihaplanmaya yol açabileceğini ve durumun hafıza sorunlarına neden olabileceğini göstermektedir.

RUH HALİNİ BOZUYOR

Whitehall II isimli bilimsel çalışma, beslenme alışkanlıkları ile ruh hali arasındaki ilginç bir bağlantıyı ortaya koydu. Çalışmada yapılan incelemeler sonucunda yüksek miktarda şeker tüketiminin depresyonla ilişkili olabileceği belirlendi. Bu önemli bulgu, 2017 yılında Scientific Reports dergisinde yayınlandı ve yüksek şeker tüketen bireylerin psikolojik bozukluk tanısı alma olasılığının yüzde 25 arttığı gözlemlendi. Beslenme alışkanlıklarımızın ruh halimizi nasıl etkilediği konusundaki bu araştırma, sağlıklı tercihler yapmanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha vurguluyor.

Depresyon ile şeker tüketimi arasındaki bağlantıya dair son derece ilginç bir gerçek var. Serotonin hormonu, yalnızca mutluluk hissi vermekle kalmaz, aynı zamanda bağırsaklarımızda da üretilir. İnsan vücudunda bağırsaklar, ikinci beyin olarak adlandırılmasının sebeplerinden biri de budur. Ayrıca aşırı şeker tüketimi zamanla serotonin üretimini azaltabilir ve depresif ruh haline neden olabilir. Çocuklar veya yetişkinler vücuduna aşırı oranda şeker aldığında beyindeki BDNF seviyelerini azaltarak endişe ve stres tepkilerini artırabilirler.

BİLİŞSEL İŞLEVLERİ DÜŞÜRÜYOR

Yüksek kan şekerinin bilişsel fonksiyonlar üzerindeki olumsuz etkileri göz ardı edilemez. Araştırmalar, yüksek şeker tüketiminin öğrenme, hafıza ve diğer bilişsel yeteneklerde bozulmalara neden olduğunu ortaya koymaktadır. Ayrıca Alzheimer gibi demans türleri ile düşük BDNF seviyeleri arasında bir ilişki bulunmaktadır. Bu nedenle sağlıklı bir beyin fonksiyonu için düşük şekerli ve dengeli beslenmeniz gerekiyor. Şeker alımını kontrol altında tutarak, zihinsel keskinliği koruyabilir ve bilişsel işlevleri destekleyebilirsiniz.