Her gün mü, haftada bir mi yoksa hiç mi? Hangi sıklıkla tartılmalısınız?

Sağlık dünyasında, tartılmanın değeri sürekli tartışılıyor. Kimi uzmanlar günlük tartılmayı önerirken, bazıları tartının tamamen bırakılmasını savunuyor. Peki gerçekte en sağlıklı yöntem nedir? Hangi sıklıkta tartılmalısınız?  

Banyo tartısının değeri, sağlık tartışmalarında en çok konuşulan konulardan biridir. Kimi uzmanlar, özellikle kilo verme programı uygulayanların sorumluluk duygusunu artırmak için günlük tartılmayı savunurken, bazıları ise tartılmayı tamamen bırakmayı önerir.

Tartıda gördüğümüz rakamları beğenmediğimizde ya da anlamadığımızda tetiklenen olumsuz psikolojik tepkiler ve sağlıksız davranışlar nedeniyle tartılmanın zararlı olabileceğini savunurlar.

Bu konuda önde gelen obezite araştırmacısı Dr. Nick Fuller, tartının nasıl kullanılabileceğine dair önemli bilgiler paylaşıyor.

HAFTALIK TARTILMANIN AVANTAJLARI 

Dr. Fuller’a göre, haftalık tartılma, kilo yönetimi için en etkili yöntemlerden biri. Araştırmalar, düzenli olarak tartılan bireylerin kilo kaybetme ve kiloyu koruma konusunda daha başarılı olduklarını gösteriyor. Fuller, “Birçok çalışma, haftalık veya günlük tartılan katılımcıların daha fazla kilo verdiğini ve kilo alımını daha az yaşadığını ortaya koyuyor. Ancak, günlük tartılmanın haftalık tartılmaya göre ek bir faydası bulunmamakta” diyor. 

Fuller, düzenli tartılmanın kilo yönetiminde yaşlandıkça daha da önemli hale geldiğini belirtiyor. Yetişkinler, genellikle orta yaş boyunca yılda 0.5-1 kg arasında kilo alıyor. Bu mütevazı artış, zamanla obeziteye yol açabilir. Haftalık tartılma ve sonuçların kaydedilmesi, gereksiz kilo alımını önlemeye yardımcı olabilir.

NORMAL DALGALANMALARI GÖZ ÖNÜNDE BULUNDURMAK 

Vücut ağırlığı bir gün içinde ve haftanın günleri boyunca dalgalanabilir. Araştırmalar, vücut ağırlığının hafta içinde yüzde 0.35 oranında dalgalandığını ve hafta sonundan sonra genellikle daha yüksek olduğunu gösteriyor. Dr. Fuller, bu dalgalanmaların genellikle vücudun su içeriğiyle ilgili olduğunu belirtiyor. Fuller, “Yüksek karbonhidrat veya tuz içeren yiyecekler tüketildiğinde vücut daha fazla su tutar. Ayrıca, egzersiz sonrası terleme yoluyla su kaybı yaşanabilir” diye açıklıyor. 

Hormonal değişiklikler de bu dalgalanmalara katkıda bulunabilir. Özellikle kadınlar, adet döngülerinin belirli dönemlerinde su tutma ve kilo artışı yaşayabilirler. Dr. Fuller, bu değişikliklerin normal olduğunu ve vücut yağında veya kas kütlesinde önemli bir değişiklik olmadığını vurguluyor.

TARTI TAKINTISINDAN KAÇINMAK 

Dr. Fuller, sık sık tartılmanın tartıya takıntıya ve kilo kaybı sürecinde zarar verici olabileceğini belirtiyor. Tartıda istenilen sonucun görülmemesi, bireylerin daha fazla yiyecek kısıtlamasına gitmesine veya sağlıksız diyetlere yönelmesine neden olabilir. Fuller, “Uzun vadeli araştırmalar, sık diyet yapmanın kilo alımına daha yatkın hale getirdiğini ve gelecekte kilo alımını artırdığını gösteriyor” ifadelerini kullanıyor. 

Dr. Nick Fuller, haftalık tartılmanın, kilo yönetimi ve genel sağlık için en iyi yaklaşım olduğunu savunuyor. Aynı gün, aynı saat ve aynı koşullarda tartılmak, kilo eğilimlerini daha doğru bir şekilde takip etmeye yardımcı olur:

“Tartıda görülen rakam, sağlık ve kilo yönetiminin sadece bir parçasıdır. Kıyafetlerin nasıl oturduğu ve fiziksel ve duygusal olarak nasıl hissettiğiniz gibi diğer göstergelere de odaklanmak önemlidir.”

Öte yandan tartılmanın stres veya anksiyeteye neden olması durumunda, bir sağlık profesyoneli ile görüşmek faydalı olabilir.