Kadınları canından eden tarihin en tehlikeli 7 moda akımı

25 Nisan 2023
0 Yorum
kadinlari canindan eden tarihin en tehlikeli 7 moda akimi

Bugün sizleri tarihte bir moda yolculuğuna çıkarıyoruz. Gelmiş geçmiş en ölümcül moda akımlarını derlediğimiz içeriğimizde tarihin farklı dönemlerinde yaşayan insanların toplumun beklentisini karşılamak için kapıldıkları moda akımlarını inceleyeceğiz.

Teknolojinin çok da gelişmediği, büyük kozmetik firmalarının olmadığı eski çağlarda elbiseler, aparatlar, aksesuarlar ölümcül olabiliyordu. Moda akımları insanlar üzerinde öyle bir etkiye sahipti ki, son trendleri takip eden insanlar hayatlarını riske atmaktan asla çekinmiyorlardı…

Kadınların ve erkeklerin güzel görünmek uğruna sağlık ve psikoloji açısından gördükleri zararlar bizi hayrete düşürdü! Peki bu insanların derdi neydi? Gelin insanların canından etmiş tarihin en tehlikeli moda trendlerini neden yaptıklarını inceleyelim.

ÇEMBER ETEK

Uplifers.com sitesinde derlenen bilgiye göre; 19.yüzyılın favorilerinden olan kabarık etekler, hacimlerini kadınların bellerine bağladıkları kafes benzeri demirlere borçluydu. Kadınların eteklerinin altına giydikleri çemberli eteğin adı ‘Crinoline’ idi. At kılından dokunmuş kumaşla tel veya çelikten yapılan bu çember etekler kalçayı oldukça büyük belli olduğundan ince gösteriyordu.

Bu çember etekler tasarımdan dolayı sert rüzgâra dayanıksız olduğundan bazı kıssalarda krinolin giyen kadınların iskeleden denize savruldukları ve bellerindeki etrafındaki çelik kafes nedeniyle boğuldukları biliniyor.

moda 1

1863 yılında Santiago, Şili’de kilisede çıkan yangında 3000’den fazla insan hayatını kaybetti. Gaz lambasının duvardaki tülleri tutuşturmasıyla çıkan yangın sırasında insanlar krinolin giymiş kadınların etekleri kapıya sıkışmış, çıkışı tamamen kapatılmıştı.

Bir süre sonra zenginliğin sembolü olan kafes etekler, at arabalarının tekerlek tellerine takılır, kadınların sokakta sürüklenmesine neden oluyormuş.

KORSE

Kadınlara kum saati görünümü veren bu korse, tüm risklerine rağmen uzun yıllar popülerliğini sürdürmüş. Kadınların problemli bölgelerini daha ince göstermeyi amaçlayan korse ne yazık ki bacaklar ve kafa arasındaki kan dolaşımını durduran ölüme sebep oluyordu.

moda 2

Sımsıkı saran korse akımı, kadınların düzgün nefes almasını engellediğinden kemiklerinin kırılmasına ve organların bu şekilde sıkışarak iç kanamaya sebep olabiliyordu. O dönemlerde anestezi bulunmadığı için bu durum ciddi bir durumdu. Hatta daha iyi sarsın diye ıslatılarak giyilen korseler yüzünden kaç kadın zatürreden ölmüş!

1912 yılında, şovlarında kadın kılığına giren Joseph Hennella, dar korsesi yüzünden sahnede fenalaşarak hayatını kaybetti. O dönemlerde bir başka kadın korsesinin demirleri kalbine saplandığı için yaşamını kaybetti.

moda 3

KOLALI YÜKSEK DİK YAKA

Sert, yüksek ve dik yakalar sessiz ve kurnaz bir katildi. Yakaya ‘Baba Katili’ ismi veriliyordu ancak bu isim erkekleri onu giymekten alıkoymamış ne yazık ki. Kan dolaşımını durduran yaka, adamın kafası öne düştüğünde uykusunda boğulmasına neden olabilir; asfiksi veya beyin apsesine, hazımsızlığın yol açtığı boyun şişmesi sonucu ölüme yol açabiliyordu. Peki bu kadar tehlikeliyken neden hala kullanmaya devam ediyorlarmış diye düşünüyorsanız, erkekliği simgelediğini ve cinsel gücü arasında bir ilişki olduğunu düşünerek kullandıklarını söylemek mümkün.

moda 5

KURŞUN

O dönemlerde makyaj demek kurşun bazlı ürünler demekti. Büyük kozmetik firmalarının olmadığı zamanlarda yüzü bembeyaz yapan kurşun bazlı pudralar ve losyonlar trendi. Yavaş ve sinsi bir katil olarak bilinen kurşun pudraların insanları zehirleyip öldürecek kadar kurşuna maruz kalması yıllar alıyordu.

1760 yılında güzelliği ve porselen gibi cildiyle ünlü İrlanda soylularından Marie Gunning kozmetik kurşun zehirlenmesinden öldüğü kaydedilen bilinen ilk kişidir.

moda 4

FONTANGE

Aristokrat kadınların kullandığı saç süsü olan fontange, kurdele, dantel ve diğer süsleme aparatlarından oluşurdu. Mumlu avizelerin, şamdanların sıkça kullanıldığı bir dönemde, kadınların başlarında kocaman yanıcı bir süsle dolaşmaları, akıllara ziyan ölüm sahnelerini düşünmemize neden oluyor. Bir anda tutuşarak yüz, boyun ve el yanıklarına sebep olan bu aksesuarlar, yaşanan ölümlere rağmen uzun yıllar kullanılmaya devam etti.

FOOT BİNDİNG (AYAK BAĞLAMA)

Çin geleneklerinden biri olan ayak bağlama ya da Lotus ayak geleneği, bir odalığın imparatorun önünde ayakları ipek kumaşla bağlanmış şekilde dans etmesiyle başlamış.

Ayaklar, 2-7 yaşından itibaren bağlanmaya başlanır, önce, ailenin geleneğine uygun olarak, bitki-su veya idrar-sirke gibi karışımların içinde yıkanır, daha sonra da başparmak dışındaki tüm ayak parmakları ayağın kemeri arkaya doğru kıvrılacak şekilde bağlanırdı. Okurken bile acı veren moda akımı ayak yaklaşık 8 cm oluncaya dek birkaç yıl boyunca kullanılırdı.

moda 6 1682424586

Normal büyüklükte bir ayağa sahip olan kadınlar çirkin bulunuyor ve kimse onlarla evlenmek istemezdi. Ayakları bağlanmamış kadınlar sadece çiftçilerin yürüyüp iş yapmaya ihtiyaç duyduklarından bu kadınlar taşralı olarak görülür küçümsenirdi. Kulağa garip gelse de eğer gerçek bir hanımefendi ya topukları üzerinde sendeleyerek yürümek ya da erkeğinin sırtına binmek zorundaydı.

Ayak bağlamak, ayakta feci koku oluşmasına, ayak parmaklarındaki kan dolaşımını kesilmesine ve kangrene ya da başka ölümcül enfeksiyonlara yol açıyordu. Ancak kangrenli parmaklar iyi bir şey olarak görülüyor; çünkü bu ayak parmaklarının yok olabileceği anlamına geliyordu. Çünkü neydi ideal ayak, ayak gibi değil, bacağın bir parçası gibi görünmeliydi…

moda 7

APARTMAN TOPUK

16.yüzyılda Venedik’te Chopin adı verilen bu ayakkabıları kullanmak sosyal statü göstergesiymiş. Yüksekliği 50 cm’leri bulan bu ayakkabılar kadınlar için çok tehlikeliymiş. Kadınlar bu ayakkabıları yürürken o kadar zorlanırmış ki yanlarında hizmetçiler olmadan asla dışarı çıkıp yürüyemezlermiş.

BU VİDEO DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

#vd-448#