Osmanlı’dan günümüze muzip gelenek tuzlu kahvenin hikayesi ve tuzlu kahve yapımı

10 Eylül 2024
0 Yorum
osmanlidan gunumuze muzip gelenek tuzlu kahvenin hikayesi ve tuzlu kahve yapimi

Kız isteme törenlerinde damat adayına tuzlu kahve ikram edilmesi ülkemizin muzip geleneklerinden. Tuzlu kahve ikram edildiğinde damadın bu kahveyi yarıda bırakmadan, yüzünü ekşitmeden içmesi kız tarafına elinden zehir olsa içerim, seni seviyorum, acınla, tatlınla seni her şeyinle kabul ediyorum mesajı veriyor. Peki meşhur tuzlu kahve nasıl yapılır?

Evlilik merasimlerinde ilk akla gelen şeylerden biri hiç şüphesiz damada tuzlu kahve ikram edilmesi. İleride tebessümle hatırlanacak bu muzip anı için işte tuzlu kahvenin hazırlanışı:

TUZLU KAHVE TARİFİ

Malzemeler

  • 1 çay kaşığı tuz (insafınıza kalmış, tuz oranı artırılabilir veya azaltılabilir. Ancak aman dikkat fazla tuz damat adayının tansiyonunu yükseltebilir!)
  • 1 çay kaşığı şeker (dilerseniz şeker katmayabilirsiniz)
  • 1 kahve fincanı su
  • 1 tatlı kaşığı kahve

Cezveye kahve, şeker, su ve tuz koyulup karıştırılır. Kahve kaynamaya başlayınca fincana alınıp ikram edilir.

prof dr ramazan ayvalli 94

TUZLU KAHVENİN HİKAYESİ NEDİR?

Kız isteme töreninde gelin adayının damada tuzlu kahve ikram etmesi törenlerin adeta vazgeçilmez bir parçası.

Eski zamanlarda görücü usulü evlilikler yaygındı. Gelin ve damat adayı ilk kez kız isteme törenlerinde birbirini görür, evliliğe ilk adım burada atılırdı. İsteme töreninin olumlu mu olumsuz mu sonuçlanacağı ise gelinin damat adayına yaptığı kahvenin tadında gizliydi. Gelin adayı şekerli bir kahve yaptıysa damadı beğendiği, tuzlu, acılı kahve yaptıysa ise damat adayını uygun bulmadığı, gönlüne hitap etmediği anlamına gelirdi.

Tüm bunlara rağmen gelin adayı tarafından ikram edilen tuzlu kahveyi sabırla içip bitiren damat adayı ise bir nevi “Senin elinden zehir olsa içerim” mesajı verirdi.

prof dr ramazan ayvalli 93

Tuzlu kahvenin hikayesi Osmanlı zamanına uzanıyor. Rivayet odur ki II. Abdülhamid döneminde miralay olarak görev yapan Osman Fevzi Bey, Semahat Hanım’a büyük bir aşk ile tutulmuştur.

Miralay Osman Fevzi Bey, bu aşkı ölümsüz kılmak ve  Semahat Hanım ile mutlu bir yuva kurmak için aile büyükleriyle beraber Semahat hanımı istemeye gider. Semahat Hanım da kendisine talip olan Osman Fevzi Bey’i çok beğenir. O kadar beğenir ve heyecan duyar ki kız isteme kahvesine yanlışıkla şeker yerine tuz atar. Osman Fevzi Bey ise kendisine ikram edilen kahveyi içerken tuzlu olduğunu fark etse de hiç bozuntuya vermeden, yüzünü ekşitmeden büyük bir memnuniyetle içip bitirir hatta tuzlu kahveyi çok sevdiğini söyler. Mamafih bu yalnızca refika adayını mahcup etmemek için yaptığı bir harekettir.

prof dr ramazan ayvalli 95Velhasıl kelam gençler birbirini beğenir ve Semahat Hanım ile Osman Fevzi Bey evlenirler. 50 yılı aşkın süren bu evlilikte Semahat Hanım Osman Fevzi Bey’e tuzlu kahvesini ikram edip beyine sevgi ve bağlılığını kahve yoluyla sunar. Osman Fevzi Bey ise kız isteme töreninin ardından yıllar geçmesine rağmen sözünün arkasında durarak kendisine hazırlanan tuzlu kahveyi içmeye devam eder. Nihayetinde ölmeden önce bir vasiyetname hazırlar ve eşine şu cümleleri söyler:

prof dr ramazan ayvalli 96 “Sevgili Refikam Semahat Hanım. Sizinle tam 50 yıl boyunca devam eden izdivacımız, bir fincan tuzlu kahve ile başladı. O gün daha önce hiç tuzlu kahve içmemiş olmama rağmen, sırf sizi üzmemek, mahcup etmemek adına yaptığınız kahveyi içip çok beğendiğimi söyledim. Siz de bana tam 50 yıl boyunca her gün hoşuma gittiğini düşünerek tuzlu kahve yaptınız. İçtiğim kahvenin her yudumu zehir gibi acı olsa da itiraz etmeden içtim çünkü karşımda mahcup bir hale düşmeniz benim için bu tuzlu kahveden daha acı hale gelecekti. Şimdi ise ahiret yolculuğu başlıyor. Dilerim dünyadaki birlikteliğimiz orada da devam eder. Çünkü, ‘Dünyada kimi seviyorsanız, ahirette de beraber olursunuz’ sözü bir Hadis-i Şeriftir. Sizleri Allah-û Teâlâ’ya emanet ediyorum.” diye son vedasını yaptı.