Saçları ne sıklıkla yıkamak gerektiği kişiden kişiye göre değişen çeşitli faktörlere bağlıdır. Saçları temiz tutmak aslında çok basit. Peki saçlar ne sıklıkla yıkanmalı? Saçları sıklıkla yıkamanın zararları nelerdir?
Saçları köpük köpük yıkamak, buharlı ve ılık suyun akması çok rahatlatıcıdır. Müzik ve su sesleri birlikteyken ruha iyi de geliyor. Saçları temiz tutmak gayet basit bir iş. Yıkar, bakım yapar, şekillendirir ve bunu her defasında tekrarlarsınız.
Bir kişinin saçını yıkaması için gereken süre herkeste aynı değildir. Çoğu insan saçını günaşırı, hatta iki ile üç günde bir yıkar. Ancak çeşitli faktörler saçınızı ne sıklıkla şampuanlamanız gerektiği konusunda yönlendiricidir.
Saçları hangi aralıkla yıkama konusunda etkili olan faktörler şu şekildedir; yaş, etnik köken, saç uzunluğu, saç tipi ve aktivite düzeyi.
Dermatolog Shilpi Khetarpal, hangi saçların ne sıklıkla yıkanması gerektiğini ve köpüklenme sayısını nasıl azaltabileceğinizi açık şekilde ortaya koyuyor.
Herkesin saçı farklıdır. Bu faktörler saçınızı ne zaman yıkamanız gerektiğini etkileyebilir.
Yaş: Yaşınıza bağlı olarak saç derinizdeki yağ bezleri az ya da çok aktif olacaktır. Dr. Khetarpal, “Yağ bezleri, androjenlerin (erkek cinsiyet hormonları) kontrolü altındadır. Genç insanların hormon seviyeleri daha yüksek olduğu için genellikle daha aktif yağ bezlerine sahip olmalarının nedeni budur. Diğer taraftan, menopozdan sonra kadınların androjenleri azalır ve bu da daha az yağ üretimine yol açar. Zamanla erkeklerde de daha az aktif bez bulunur.” diyor.
Etnik köken: Saçınızı ne sıklıkta yıkamanız gerektiğini belirleyen bir diğer önemli faktör de etnik kökeninizdir. Dr. Khetarpal, “Özellikle Afrika kökenli Amerikalıların saçları çok kurudur ve sık yıkanırlarsa saçları daha da kuru ve kırılgan hale gelebilir, sonucunda ise kırılmaya yol açabilir” diyor. Bu gibi durumlarda saçları her gün yıkamamak gerekir.
Saç uzunluğu: Yağ bezleri (sebumun) yalnızca kafa derisinde bulunur. Bu yağın saçı nemlendirme görevi vardır. Saç telinin uçlarına kadar gitmesi gereken bu yağ, uzun saçlarda bunu başaramayabilir. Dolayısıyla uzun saçların sıklıkla kurumasının nedeni budur ve uzun saçların uçlarını nemli tutmak kısa saçlara göre daha zordur. Dr. Khetarpal konuyla ilgili, “Saçınız ne kadar uzun olursa, uçları da o kadar kuru olur” diyor.
Saç tipi: Kıvırcık ve kaba saçlar, ipeksi ve düz saçlara göre daha kuru olma eğilimindedir. Elbette saçlarınız kuruysa da az sıklıkla yıkamalısınız. Kıvırcık, düz, uzun veya kısa olmasının yanı sıra saçı daha kırılgan hale getiren kimyasal işlemlerin de olumsuz etkisi vardır.
Aktivite düzeyi: Yoğun egzersiz yapıyorsanız ve terliyorsanız, sonrasında saçlarınızı her zaman yıkamanız gerekip gerekmediğini merak ediyor olabilirsiniz. Dr. Khetarpal, “Hayır. Günlük egzersiz yapsanız bile saçlarınızı her gün yıkamanıza gerek yok.” diyor.
Saç tipinin, dokunun ve saçtaki yağ miktarının dikkate alınması gerektiğinin altını çizen Dr. Khetarpal, “Aktivite düzeyi ne olursa olsun kişilere haftada üç kez veya en kötü ayda bir kez olsun standart saç yıkama programına uymalarını öneriyorum” diyor.
Yukarıda sayılan çeşitli faktörlerin önemine dikkat çeken Dr. Khetarpal, “Saç tipine göre bu süre uzun veya kısa olarak değişebilir. Örneğin Afrika kökenli Amerikalılar saçlarını ayda en az iki kere yıkamalı. Diğer gruplar ise iltihabı ve kafa derisinde yaşayan normal mayanın aşırı çoğalmasını en aza indirmek için haftada en az iki ila üç kez yıkamalı” diyor.
Saçınızı çok fazla yıkadığınızı nasıl anlarsınız? Şu sorunlarla karşılaşabilirsiniz:
Kuru, kırılgan saçlar.
Saçların sık kırılması.
Kuru, tahriş olmuş veya kaşıntılı bir saç derisi.
Dr. Khetarpal, “Kuru saç derisi saç dökülmesinin artmasına neden olabilir” diyor. Öte yandan bazı durumlarda yeterince sık yıkanmamak, seboreik dermatit olarak da bilinen kepek sorununa yol açabilir. Bu durumlarda insanlar reçetesiz veya reçeteli olsun, ilaçlı bir şampuana ihtiyaç duyabilirler.
Dr. Khetarpal , “Ketokonazol, selenyum sülfür ve çinko pirition gibi bileşenlerin kullanılması, kafa derisinde yaşayan ve kuruluğa, kaşıntıya ve pullanmaya veya genel olarak kepek olarak adlandırılan şeye neden olan maya düzeylerini azaltır” diyor.
Peki, köpürtme sayınızı nasıl azaltabilirsiniz? İşte birkaç ipucu…
Kuru şampuan kullanın: Kuru şampuanlar, geleneksel şampuanların yerini almasalar da, yıkamalar arasında yağların nemlendirilmesine yardımcı olabilir. Dr. Khetarpal, “Saçınız, yağlarını emmeye yardımcı olan tozlar içeriyorlar ve bu yağlar, saçınızı taradığınızda daha da uzaklaştırılıyor” diye açıklıyor.
Koşullandırma tedavilerine odaklanın: Dr. Khetarpal, “Saçları daha uzun olanlar, bakım tedavileri için köklerden ziyade uçlara odaklanmalı. Bazı insanlar hindistancevizi, zeytin veya jojoba gibi doğal yağları da kullanmayı seviyor ancak benim tavsiyem aşırıya kaçmamanızdır.” diyor.
Styling ürünlerinizi değerlendirin: Jeller, saç spreyi, kremler ve serumlar saçınızda ve saç derinizde birikerek tahrişe, hasara ve saçınızın yağlı görünmesine neden olabilir. Dr. Khetarpal, “Çok fazla şekillendirici ürün kullanıyorsanız, birikintileri gidermek için ayda bir ila iki kez arındırıcı bir şampuan kullanmayı düşünün” diyor.
Sadece köklerinizi şampuanlayın: Şampuan çok fazla kullanıldığında saçınıza zarar verebilir. Saç derinizi temizlediğinizden ve fazla yağı giderdiğinizden emin olmak için sadece köklerinizi şampuanlamayı deneyin. Dr. Khetarpal, “Bu, uçların fazla kurumasını ve kırılmasını önlüyor” tavsiyesinde bulunuyor.