Yaz aylarının gelmesi ile bakterilerin çoğalması üzerine hastalıklarda bir artış gözlemleniyor. Özellikle yediğimiz yemeklerden buluşan bakteriler sağlımızı tehlikeye atmaya devam ediyor. Bağırsak rahatsızlığı olarak da bilinen “Salmonella” son günlerde artan vaka sayıları ile merak edildi. İşte, Salmonella virüsü hakkında bilgiler…
Öncelikle yaygın bir yanlış anlaşılmayı düzeltmek gerekiyor. Salmonella bir virüs değil, bir bakteridir. Bağırsak sistemini hedef alan bu bakteri, bulaştığı kişide yüksek ateş, karın ağrısı, ishal ve kusma gibi ciddi semptomlara yol açabilir. Özellikle bağışıklık sistemi zayıf bireyler, çocuklar ve yaşlılar için oldukça tehlikeli olabilir.
Salmonella bakterisinin en çok bulunduğu besinlerin başında çiğ veya az pişmiş yumurtalar geliyor. Kahvaltılarımızın vazgeçilmezi olan yumurta, doğru şekilde pişirilmediğinde ciddi bir risk taşıyor. Aynı şekilde çiğ tavuk, kırmızı et ve hindi de bakterinin saklandığı başlıca kaynaklar arasında. Bu ürünleri tüketmeden önce yeterince pişirildiğinden emin olmak gerekiyor.
Bununla birlikte, pastörize edilmemiş süt ve süt ürünleri, kirli sularla yıkanmış meyve ve sebzeler de Salmonella’nın yayılmasına neden olabiliyor. Son yıllarda ise kontamine olmuş baharatlar, fıstık ezmesi ve kuru yemişlerde de bu bakteriye rastlandığı bildiriliyor.
Salmonella’ya karşı alınabilecek en etkili önlem, iyi hijyen ve doğru pişirme yöntemleri. Uzmanlar, et ve yumurta gibi hayvansal ürünlerin en az 70°C sıcaklıkta iyice pişirilmesi gerektiğini söylüyor. Ayrıca çiğ ve pişmiş gıdaların aynı kesme tahtasında hazırlanması da büyük bir risk oluşturuyor. Bu nedenle mutfakta kullanılan bıçak, tahta ve kapların temizliğine özellikle dikkat etmek gerekiyor.
Ellerin sık sık ve doğru şekilde yıkanması, mutfak hijyeninin vazgeçilmez bir parçası. Özellikle çiğ et ya da yumurta ile temas sonrası eller sabunla en az 20 saniye yıkanmalı. Bunun yanında sebze ve meyveler bol su ile iyice yıkanarak tüketilmeli.
Salmonella bakterisi küçük ama etkisi büyük bir tehdit olan bir bakteridir. Gıda güvenliğine dikkat ederek, yalnızca kendi sağlığımızı değil, sevdiklerimizi de koruyabiliriz. Bu yüzden mutfakta bilgiyle hareket etmek, sağlıklı bir yaşamın anahtarı haline geliyor.