Siyah çay yaşlanmayı yavaşlatıyor! Tek bir yöntemle

Uzmanlara göre, çay tüketimi yaşlanma hızını önemli ölçüde azaltıyor. Yapılan deneyler, çaydaki polifenol adı verilen bitkisel bileşiklerin, solucanlar, sinekler ve fareler üzerinde yaşam süresini uzattığını ortaya koydu. İşte detaylar…

SİYAH ÇAY YAŞLANMAYI YAVAŞLATIYOR

İnsanlar üzerinde yapılan araştırmalar, çay içmenin yaşa bağlı bazı hastalıkların riskinin azalmasıyla bağlantılı olduğunu belirledi. Kalp rahatsızlıkları, diyabet, bunama ve kanser gibi hastalıklar bunlara örnek olarak verilebilir ancak çay tüketimi ile biyolojik yaşlanma arasındaki bağlantıyı inceleyen çok az sayıda araştırma mevcut.

Çin’in Sichuan Üniversitesi’nden bilim insanları, 30 ile 79 yaşları arasındaki yaklaşık 14 bin bireyin verilerini kullanarak çay içmenin uzun yaşam ile olan ilişkisini inceledi. Katılımcılara günlük kaç fincan çay tükettikleri soruldu ve içilen çay miktarı, yaşlanmanın biyolojik göstergeleriyle karşılaştırıldı. Katılımcılar, iki ila dört yıl sonra bir takip çalışmasında tekrar gözden geçirildi.

GÜNLÜK KAÇ BARDAK ÇAY İÇMELİ?

Bu verilerden açık bir sonuç ortaya çıktı ki bunların en önemlisi şuydu; Çay içmek, özellikle makul miktarda tüketilen bireyler için, daha yavaş biyolojik yaşlanmayla ilişkilendirildi. Araştırmalar, günde yaklaşık üç fincan çay içmenin belirgin yaşlanma karşıtı yararlar sağlayabileceğini öne sürüyor.

Çayın içinde bu potansiyel yaşlanma karşıtı özellikleri destekleyebilecek bir dizi molekül bulunuyor. Çay bitkisi, iltihapları azaltmada, hücresel reaksiyonların zararlı yan ürünlerini temizlemede ve hücre yenilenmesini artırmada önemli bir rol oynayan polifenoller ve antioksidanlar bakımından oldukça zengindir.

Çalışma, çayın yaşlanma sürecini yavaşlatmaya ve yaşa bağlı hastalık risklerini düşürmeye yönelik etkilerine dair umut verici kanıtlar sunuyor. Bulgular, beslenmeye dayalı yaşlanma karşıtı müdahalelerin geliştirilmesinde ve sağlıklı yaşlanma stratejilerinin şekillendirilmesinde çayın önemini vurguluyor.

ŞEKERSİZ ÇAYIN FAYDALARI

Şeker eklenmediği takdirde, çay sıfır kalori içerir. Bu durum, gereksiz kalori alımını engelleyerek kilo yönetimine ve obezite riskinin azaltılmasına yardımcı olur.

Aşırı şeker tüketimi insülin direncine ve tip 2 diyabetin gelişimine neden olabilir. Şekersiz çay içmek, kan şekeri seviyelerini düzenlemeye yardımcı olur ve diyabet riskini düşürür.

Yüksek şeker tüketimi, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol ve kalp hastalıklarıyla ilişkilidir. Şekersiz çay, bu tehditleri azaltarak kalp sağlığını korumaya yardımcı olur.

Çay, özellikle bitki çayları, sindirimi kolaylaştırır ve şişkinliği hafifletir. Şeker eklenmediğinde, sindirim sistemi üzerinde ekstra bir yük oluşmaz ve sindirim süreci daha rahat olur.

Şekerli içecekler diş çürüklerine yol açabilir. Şekersiz çay içmek, diş çürüğü riskini düşürür ve diş minesini korur.

Çayın içeriğindeki antioksidanlar, serbest radikallere karşı savaşarak hücrelerin zarar görmesini engeller. Şeker eklenmeden içildiğinde, bu antioksidanlar daha etkili şekilde fayda sağlar.

Şekersiz çay, kan basıncını dengelemede yardımcı olabilir. Özellikle yeşil çay, düzenli tüketildiğinde tansiyonun normal seviyelerde kalmasını destekler.

Çayın içerdiği kafein, metabolizmayı hızlandırarak enerji harcamasını artırabilir. Bu da, vücutta yağ yakımını teşvik edebilir.