Trombositler kanda bulunan bir maddedir. Trombositler kanın pıhtılaşması ve yara iyileşmesinde hayati rol oynarlar. Trombositopeni trombosit düşüklüğü demektir. Kandaki trombosit sayısının yani kandaki PLT’nin 150.000’den az olmasına Trombositopeni denir. Trombositler, kanın pıhtılaşmasına yardımcı olan küçük disk şeklindeki hücrelerdir. Trombositopeni, kan tahlili ile teşhis edilebilmektedir.
Anemi (Kansızlık. Kandaki kırmızı kan hücrelerin az olması)
Kemik iliği kanseri
Kemoterapi tedavisi almak
Karaciğer sirozu
İlaç yan etkileri
Folat eksikliği
B12 eksikliği
Heparin ilacı kullanımı
Aplastik anemi
Vücutta meydana gelen kas problemleri sebepli hafif bir darbede bile ciltte geniş morarmalar
Diş etlerinde kanama
Ciltte özellikle alt bacakta kırmızı lekeler (peteşi)
Doktor hastada trombositopeni teşhisi için yaşadığında şu test ve prosedürleri uygulayacaktır:
Kan tahlili: Tam kan sayım testi kandaki trombositler dahil tüm kan hücreleri miktarını ölçmeyi sağlar. Yetişkinlerde sağlıklı bir bireyde trombosit sayısı bir mikrolitre kanda 150,000 ila 450,000 arasındadır. Kandaki trombosit sayısı eğer 150,000’den az olduğunda kişiye Trombositopeni teşhisi konmaktadır.
Fiziksel Muayene
Doktor hastanın cilt altında kanama belirtileri arayacak ve dalağın genişlemiş olup olmadığını görmek için karın muayenesi yapacaktır. Ayrıca doktor hastanın yaşadığı hastalıklar, son zamanlarda kullandığı ilaçlar ve takviyeler hakkında bilgi alacaktır.
Şiddetli olmayan trombositopeni vakalarında tedavi gerekmemektedir. Orta trombositopeni vakalarında ise tedavi uygulanıp uygulanmaması trombositopenin asıl sebebine bağlıdır. Eğer trombositopeni hastanın kullandığı ilaçlardan veya çevresel kirleticilerden meydana gelmişse, alttaki bu gibi ana sebepler ortadan kalktığında trombositopeni geçecektir. Orta trombositopeni vakalarında kandaki trombosit sayısını yükseltmek için ilaç yazılması gerekebilir. İleri trombositopeni vakalarında ise kan takli, trombosit nakli veya splenektomi yani dalağın alınması gerekli olabilir.
Ciddi veya hayati tehlike oluşturan trombositopeni vakalarında ilaç faydasız olduğunda aşağıdakiler gibi ek tedavi yöntemlerinin uygulanması gerekebilir:
Kan veya trombosit nakli: Eğer hastanın kandaki trombosit seviyesi aşırı düşükse doktor kan veya trombosit nakli yapılmasını gerekli görrebilir.
Trombosit sayısını artırmak için trombosit nakli
Kortikosteroid ilaçlar işe yaramazsa veya splenektomi mümkün değilse biyolojik infüzyon
İlaç tedavisi: Hastada trombositopeni eğer bağışıklık sisteminde yaşanan herhangi bir problem sebepli meydana gelmişse kandaki trombosit seviyesini yükseltici ilaçların kullanımı gerekebilir. Bu durumda doktorların ilk tercihi kortikosteroid ilaçlar olmaktadır. Bu ilaçlar işe yaramadığında ise hastanın bağışıklık sistemini baskılamak için daha güçlü ilaçların kullanımı gerekli olmaktadır.
Ameliyat: Üstte saydığımız yöntemler eğer hastada işe yaramamışsa, hastaya splenektomi uygulanması yani dalağının alınması gerekebilir.
Kırmızı Pancar Kökü
Kırmızı pancar kökü tüketmek kandaki trombosit seviyesini yükseltmeye yardımcı olmaktadır. Pancar kökünde bolca bulunan antioksidan ve hemostatik özellikler sayesinde tüketildiği günden birkaç gün içinde kandaki trombosit seviyesini yükseltmede etkili olmaktadır.
Her gün 3 kez 1 yemek kaşığı taze pancar kökü suyunu tüketin.
Alternatif olarak ise günde 3 yemek kaşığı pancar kökü suyunu 1 bardak havuç suyu ile karıştırıp günde 2 kez olmak üzere tüketebilirsiniz.
Ispanak
Ispanak kandaki trombosit problemlerini tedavi etmek için yaygın olarak kullanılan zengin bir K vitamini kaynağıdır. K vitamini kanın pıhtılaşmasına yardımcı olmakta yani trombositopeninin sebep olabileceği aşırı kanama riskini düşürmektedir.
2 bardak su içine 4-5 yaprak taze ıspanağı ekleyin ve birkaç dakika kaynatın.
Ardından ocaktan alıp soğumaya bırakın.
Sonrasında ise içine yarım bardak domates suyu ekleyin ve bu karışımı günde 3 kez tüketin.
Buğday Çimi
Uluslararası Evrensel Eczacılık ve Yaşam Bilimleri Dergisi’nde 2011’de yayınlanan bir çalışmaya göre, buğday çimi kandaki trombosit sayısının yükselmesine yardımcı olmaktadır.
Günlük olarak yarım bardak biraz limon damlattığınız buğday çimi suyunu tüketin.
Nar
Buğday çimi
Bal kabağı
Süt
Havuç, tatlı patates ve lahana gibi A vitamini içeren besinler
Ispanak, marul ve maydanoz gibi yapraklı yeşillikler
Papaya meyvesi