Çocukluk çağında artan obezite problemi, sadece Türkiye’de değil dünyada da dikkat çekici bir noktaya geldi. 10-14 yaş aralığındaki çocuklarla ilgili Türkiye’de yapılan bir araştırmaya göre, obezite sorunu olan çocukların yüzde 30,1’i ailelerinden bu sorunu devralıyor.
İstanbul Tıp Fakültesi Dergisi’nde yayınlanan araştırmacılar Elnaz Karamelikli ve Hülya Gül’ün araştırması çocukarda obazite sorunuyla ilgili çarıpcı tespitleri ortaya koydu. 10-14 yaş aralığındaki çocukların obezite sorununa ilişkin araştırmaya göre, obez çocukların önemli bir bölümünün anne ve babaları da obez.
Araştırmada, öğrencilerin vücut kitle indeksi (VKİ) düzeylerini etkileyen bireysel, davranışsal ve çevresel faktörlerin etkisi incelendi. Bu sayede çocuklarda meydana gelen obezitenin nedenlerine ilişkin çok yönlü veri elde edildi. Anket yönteminin kullanıldığı çalışmada öğrencilerin sosyo-demografik, fiziksel aktivite ve beslenme davranışları incelendi.
Araştırmaya göre, ortalama 12-13 yaş aralığındaki fazla kilolu öğrencilerin oranı yüzde 24, obezite oranı ise yüzde 13 olarak tespit edildi. Obez öğrencilerin yaş ortalamaları, zayıf veya normal kilolu öğrencilerinkinden önemli ölçüde daha düşük çıktı. Öğrencilerin vücut kitle indeksleri aile bireyleri ile de karşılaştırıldı. Buna göre obez öğrencilerin yüzde 30,1’inin aileleri obezdi. Obez olmayan öğrencilerin ailelerindeki obezite oranı ise yüzde 8.9’du.
Ayrıca okul ile ev arasındaki ortalama uzaklığın kilolu olma durumu ile bağlantılı olabilceği de tespit edildi. Buna göre, evi okula uzak olan öğrenciler kilolu olmayan grupta daha fazla sayıda görüldü. Öte yandan erkeklerde kız öğrencilerden daha fazla obezite sorunu olması da dikkat çekti.
Çocukluk çağında artan obezite sorunu ile başa çıkmak için sadece bireysel önlemler yeterli değil. Çevresel etkiler ve toplumsal normlar da hedef alınarak bir müdahale yöntemi geliştirilmeli.
Çoğu araştırmacıya göre “genetiğin silahı doldurduğuna” inanılır ancak tetiği çeken çevredir.
Çevredeki restoranlar, okuldaki kantinler, ev ve okulda tüketilen diğer besinler gibi faktörler mikro düzeyde önem arz eder. Kolayca erişilebilen sağlıksız gıdalar obeziteyi artırır.
Araştırmada çocukların kantinden en fazla aldığı yiyecekler sırasıyla simit, poğaça, gofret ve tost olarak sıralanırken en az satın aldıkları yiyecekler ise kuruyemiş ve çorba olarak bulundu.
Peki ne yapmalı? Öncelikle fiziksel aktivite teşvik edilmeli, besin ortamları düzenlemeleri yapılmalı ve sağlıklı beslenme konusunda öğrenciler ve aileler eğitim almalı.
Bu salgınla baş etmenin en temel yöntemleri bunlar olarak görülüyor.