Çoğu kişi insanları uyku tipine göre erkenci kuş ve gece kuşu olarak ikiye ayırıyor. Ancak, “Uyku Doktoru” olarak tanınan Dr. Micheal Breus, yunuslar, aslanlar, ayılar ve kurtlar olmak üzere kişileri dört farklı uyku türüne ayırmanın mümkün olduğunu söylüyor.
Uyku bozuklukları konusunda uzmanlığıyla tanınan ABD’li psikolog Dr. Micheal Breus’un insanları uyku tiplerini dörde ayırdığı çalışması dünyada oldukça dikkat çekiyor. Uzun seneler birçok uyku problemi yaşayan insanı tedavi eden doktor, kendisinin de eskiden erkenci kuş ve gece kuşu olmak üzere iki uyku tipi olduğunu düşündüğünü açıklıyor.
Dr.Breus, uyku tipi çalışması için açıklaması şu şekilde:
“Seneler içinde binlerce kişiyi tedavi ettim. Bunların uyku düzenleri, günlük aktiviteleri, kişilikleri ve hayat tarzları farklıydı. Kronik uykusuzluk yaşayan, 6 saatten az uyuyan, uykuya dalmakta zorlanan, gün içinde huzursuz olan ve geceleri huzursuz olan hastalarım vardı. Bu hastalarım tamamıyla farklı bir kronotipte yer aldığını görüyordum.”
“Senelerce yaptığım araştırmam bu grubun genetik olarak diğer insanlardan farklı olduğunu gösterdi. Kronik uykusuzluk yaşayanlar, düşük düzeyde uyku dürtüsüne, farklı kardiyovasküler aktiviteye sahipti ve biyolojik olarak bünyeleri geceleri uyanacak şekilde programlanmıştı. Ben de dört farklı kronotip kategorisi oluşturdum ve bunlara kuşlardan ziyade memeliler dünyasından hayvanların isimlerini verdim.”
Sabahları avlanan aslanlar, bu kronotipte insan dünyasında da erken kalkanların sembolü olarak tanımlanıyor. Aslanlar, genelde iyimser, disiplinli ve hedef odaklı bireylerden oluşur. Uyku rutinlerine önem veren aslanlar, kaliteli bir uyku alışkanlığına sahiptirler ve düzenli bir şekilde erken yatmaya çabalarlar.
Günlük hayatlarında rutin oluşturmaya çalışan aslanların genellikle sağlık durumları olumlu seyreder. Yapılan araştırmalar, sabahları erken yatanların kardiyovasküler hastalık riskinin düşük olduğunu, obezite oranlarının az olduğunu ve zihinsel sağlık açısından depresyon, anksiyete gibi risklerin daha düşük olduğunu gösteriyor. Aslanlar, enerji dolu günlerine sabah ve öğleden sonraki erken saatlerde odaklanarak, en üretken oldukları zaman dilimlerinde faaliyet gösterirler.
Yaklaşık olarak genel yetişkin nüfusun yüzde 15-20’sini oluşturan bu grup biyolojik saatlerini doğru bir şekilde takip ederek erken kalkmanın getirdiği avantajlardan yararlanırlar.
Ayı kronotipine sahip bireylerin gün içinde enerjik olduğu izlenir. Ayılar, derin uykuya eğilimleriyle dikkat çekerler ancak ihtiyaçları kadar uyumazlar. Uyku alışkanlıkları tutarsızlık gösterir. Dr.Breus’a göre bu kişiler çalıştıkları günler az uyurlar ve hafta sonları bu eksikliği telafi etmek için fazladan uyurken, sirkadiyen saatlerini bozabilirler. Bu durum, sosyal jet lag adı verilen durumu tetikleyebilir ve daha yüksek obezite riski taşımalarına neden olur. Ayılar, genel yetişkin nüfusun yaklaşık yüzde 50’sini oluşturarak en yaygın kronotip grubunu temsil eder.
Kurtlar gece avcıları olarak tanımlanır. Bu kronotipe sahip bireyler akşam saatlerinde aktif olurlar. Sabah 9’dan önce uyanmakta zorlanan ve gece yarısına kadar enerjik hisseden kurtlar, yaratıcı, duygusal ve risk alan bireylerdir. Ancak, toplumun genel programı ile uyumsuzlukları, kurtların sosyal jet lag ve yetersiz uyku sorunlarıyla karşı karşıya kalmalarına sebep olanilir. Sabah erken başlayan iş ve okul saatleri, kurtların biyolojik saatiyle çelişir. Araştırmalar, akşam kronotiplerinin kardiyovasküler hastalıklar, diyabet gibi kronik hastalıklar ve depresyon açısından daha yüksek risk altında olduğunu gösteriyor. Kurtların en iyi performanslarını yaklaşık yedi saatlik uyku ile gösterdikleri belirlenmiştir. Kurtlar, nüfusun yaklaşık yüzde 20’sini oluşturur.
Yunuslar ece boyunca sürekli olarak aktif olan bir grup olarak öne çıkar. Bu gruptakiler ündüzleri yorgun, geceleri ise huzursuz ve sinirli bir enerjiye sahip bireylerdir. Dr.Breus, yunusların biyolojik ritimlerinin ters çevrilmiş bir günlük biyolojiye sahip olduğunu açıklıyor. Diğer kronotiplerden farklı olarak, yunusların beyin aktivitesi geceleri artarak uyanıklığı destekleyen bölgelerde yoğunlaşıyor. Bu durum, yunusların akşamları uykusuzluk ve huzursuzluk yaşamasına neden oluyor. Öte yandan yunusların kan basıncı ve kortizol seviyeleri akşamları yükseliyor, bu da yatmadan önce fizyolojik bir uyarılma durumunda bırakıyor. Yunuslar genellikle son derece zeki, temkinli ve kaygılı bireyler olarak tanımlanıyor. Toplumun yüzde 10’unun yunus kronotipine sahip olduğu düşünülüyor.
Öte yandan Dr.Breus’un internet sitesinde insanların uyku tipini bulmaları için bir testi bulunuyor.