Günlük hayatın temposu içinde çoğumuz zaman zaman sırt ağrısı yaşıyoruz. Uzun süre oturmaktan, yanlış pozisyonda uyumaktan ya da fiziksel yorgunluktan kaynaklandığını düşünüp geçiştiriyoruz. Ancak öğrenilen bilgilere göre, özellikle sırtın üst bölgesinde, kürek kemikleri arasında oluşan ve nedeni açıklanamayan ağrıların kalp krizinin erken bir belirtisi olabileceğine dikkat çekiyor.
Kalp krizi, çoğu zaman göğüs ağrısı ile ilişkilendirilir. Ancak bu her zaman böyle değildir. Özellikle kadınlarda ve bazı risk gruplarında kalp krizi, sıra dışı belirtilerle kendini gösterebilir. Bunların başında da sırt ağrısı gelir.
Eğer ağrı bir anda geliyorsa, dinlenmeyle geçmiyorsa, göğse ya da kola yayılıyorsa ve nefes almayı zorlaştırıyorsa bu durum mutlaka ciddiye alınmalıdır. Özellikle ani başlayan, kürek kemikleri arasında hissedilen ve daha önce yaşanmamış bir sırt ağrısı kalp krizinin sessiz habercisi olabilir.
Bununla birlikte, sadece sırt ağrısı değil; mide bulantısı, soğuk terleme, baş dönmesi ve aşırı halsizlik gibi belirtiler de tabloya eşlik ediyorsa vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurmak hayati önem taşır.
Araştırmalara göre, kadınlar kalp krizi sırasında erkeklerden farklı belirtiler yaşayabiliyor. Göğüs ağrısı olmadan sırt, çene ya da boyun ağrısı, ani halsizlik, sindirim sorunları gibi belirtilerle hastaneye başvuran kadınların aslında kalp krizi geçirdiği sonradan anlaşılıyor. Bu da erken teşhisin önündeki en büyük engellerden biri oluyor.
Yüksek tansiyon, diyabet, yüksek kolesterol, sigara kullanımı, obezite ve hareketsiz yaşam tarzı kalp krizi riskini artırıyor. Aile öyküsü de bu riski daha da yükseltebilir. Bu nedenle belirtiler ne kadar hafif olursa olsun, özellikle bu risk faktörlerine sahipseniz dikkatli olmanız gerekir.
Bedenimiz bize bir şeyler anlatmaya çalışır. Özellikle alışılmadık ağrılar ve ani belirtiler konusunda duyarlı olmak, erken müdahale şansı doğurabilir. Kalp krizi her zaman ani bir çöküşle gelmez bazen sinsice yaklaşır, uyarı verir.
Bu nedenle, sıradan sandığınız bir sırt ağrısını bir kez daha düşünün. Belki de bu, kalbinizin yardım çığlığıdır.