Yapay zeka depresyonun 6 tipi olduğunu tespit etti, kişiye özel tedavinin önü açıldı

17 Temmuz 2024
0 Yorum
yapay zeka depresyonun 6 tipi oldugunu tespit etti kisiye ozel tedavinin onu acildi

Bilim insanları beyin görüntüleme ve yapay zeka ile depresyonun 6 biyolojik alt tipini (biyotip) belirledi. Bu biyotipler, kişiye özel tedavilerin önünü açacak.

Stanford Medicine araştırmacılarının önderlik ettiği yeni bir çalışmaya göre, beyin görüntüleme ve makine öğrenimi (yapay zeka), depresyon ve anksiyete alt tiplerini ortaya çıkardı. Nature Medicine dergisinde yayımlanan çalışma, depresyonu 6 biyolojik alt türe, yani “biyotipler”e ayırıyor ve bu alt tiplerden üçü için daha olası veya daha az olası tedavi yöntemlerini belirliyor. 

Çalışmanın kıdemli yazarı, psikiyatri ve davranış bilimleri profesörü Vincent V.C. Woo, ve Stanford Medicine Hassas Ruh Sağlığı ve Wellness Merkezi direktörü Dr. Leanne Williams, daha iyi yöntemlere olan ihtiyacın acil olduğunu belirtti. 2015 yılında partnerini depresyona kaybeden Williams, çalışmalarını hassas psikiyatri alanını geliştirmeye adadı.

depresyonun 6 tonu ara 3

ETKİLİ BİR TEDAVİYE ULAŞMAK YILLAR SÜRÜYOR 

Depresyon hastalarının yaklaşık yüzde 30’unun, birden fazla ilaç veya terapinin semptomlarını iyileştiremediği, tedaviye dirençli depresyon olarak bilinen duruma sahip. Depresyon hastalarının üçte ikisinin ise, tedavisi imkansız. Bu durumun bir nedeni, hangi antidepresanın veya terapi türünün bir hastaya yardımcı olacağını bilmenin iyi bir yolu olmamasıdır.

İlaçlar deneme-yanılma yöntemiyle reçete edilir, bu yüzden etkili bir ilaca ulaşmak aylar veya yıllar sürebilir. Ve bu kadar uzun süre boyunca tedavi denemek ve hiçbir rahatlama yaşamamak, depresyon semptomlarını daha da kötüleştirebilir.

depresyonun 6 tonu ara

Dr. Williams çalışmanın amacının baştan doğru tedaviyi bulmanın yollarını keşfetmek olduğuna dikkat çekerek “Depresyon alanında olmak ve bu tek tip yaklaşımın ötesinde bir alternatifin olmaması çok hayal kırıklığı oluşturuyor” dedi. 

BİYOTİPLER TEDAVİ YANITINI TAHMİN EDİYOR 

Williams ve meslektaşları, depresyon ve anksiyete tanısı konmuş 801 çalışmaya katılan kişinin beyin aktivitelerini ölçmek için fonksiyonel MRI (fMRI) adlı görüntüleme teknolojisini kullanarak depresyon ve anksiyetenin altında yatan biyolojiyi daha iyi anlamaya çalıştı.

Gönüllülerin beyinlerini dinlenme halinde ve bilişsel ve duygusal işlevlerini test etmek için tasarlanmış farklı görevlerle meşgulken taradılar. Bilim insanları, depresyonda rol oynadığı bilinen beyin bölgelerine ve bu bölgeler arasındaki bağlantılara odaklandılar. 

Makine öğrenimi yaklaşımı olan küme analizini kullanarak, hastaların beyin görüntülerini gruplandırdılar ve inceledikleri beyin bölgelerinde 6 farklı aktivite modeli belirlediler.

depresyonun 6 tonu ara 1

Bilim insanları ayrıca, çalışmaya katılan 250 kişiyi rastgele üç yaygın kullanılan antidepresandan biri veya davranışsal konuşma terapisi almak üzere atadılar. Bir alt tipteki hastalar, beyinlerinin bilişsel bölgelerinde aşırı aktiviteye sahip olanlar, diğer biyotipte olanlara göre antidepresan venlafaksine (genellikle Effexor olarak bilinir) en iyi yanıtı verdiler.

Dinlenme halinde üç bölgede daha yüksek aktivite seviyeleri olan başka bir alt tipe sahip olanlar, davranışsal konuşma terapisi ile semptomların daha iyi hafiflediğini gösterdiler. Dikkat kontrol devresinde dinlenme halinde daha düşük aktivite seviyelerine sahip olan üçüncü bir alt tipe sahip olanlar ise, konuşma terapisi ile semptomlarının iyileşme olasılığı diğer biyotiplere göre daha düşüktü. 

DEPRESYON ÜZERİNE DAHA FAZLA TESPİT

Williams ve ekibi, görüntüleme çalışmasını daha fazla katılımcıyı içerecek şekilde genişletiyor. Ayrıca, 6 biyotipin tümünde daha fazla tedavi türünü, depresyon için geleneksel olarak kullanılmayan ilaçlar da dahil olmak üzere, test etmek istiyorlar. 

Stanford Medicine’de psikiyatri ve davranış bilimleri yardımcı profesörü Dr. Laura Hack, klinik pratiğinde görüntüleme tekniğini deneysel bir protokol aracılığıyla kullanmaya başladı. Ekip, diğer uygulayıcı psikiyatrların da bu yöntemi uygulamaya başlayabilmesi için kolayca takip edilebilecek standartlar oluşturmak istiyor.

Bu yazı Stanford Medicine’dan çevrilerek hazırlanmıştır. Tıbbi tavsiye değildir. Bilinen rahatsızlığınız ya da şüphelendiğiniz durumlar için doktorunuza danışmalısınız.