Efkan Ala Çözüm Süreci Çalıştayı'nda konuştu

Bakan Ala şu açıklamaları yaptı: Eski Türkiye’nin kodları düşman yoksa bile kendisine düşman üretmek üzere kodlanmıştı. Her kesimi ihtiyaç duyduğunda öteki olarak tanımlamış ve kendi varlığını onun üzerinden idame ettirmiştir. Yeni Türkiye’yi inşa etmezsek, yeni kodlar belirlemezsek zaten sorunlarımızı da çözemeyiz. Umutluyum ve benim umudum da karlar altında değil. İki temel sorun var. Biri din ve vicdan özgürlüğü alanı diğeri de etnik kimlik. 80 sonrası ortaya çıkan hadise bu iki temel sorunu çok açık biçimde ortaya koydu. Bu dönemde 80’de 2000’lere kadar birlikte yaşadık. Siyasal sorunlar ve özgürlük alanların konusunda Türkiye’nin yüzünü ak edecek bir gelişme izleyemedi.
AB süreci ve Cumhurbaşkanı’nın halk tarafından seçilmesi ve demokratik açılımları dikkate aldığımızda Türkiye 10 yıl sonra 2002’den sonra artık gerçekten meselenin sorun çözen bir sisteme dönüştürülmesi yönünde hatırı sayılır bir mesafe ortaya koydu.
SON 2 YILDA DARBE GİRİŞİMLERİYLE ÖNÜMÜZÜ KESMEYE ÇALIŞTILAR
Bu yüzde son 2 yılda başka girişimler devreye sokuldu. Bu kez de içeriden darbe girişimleriyle önümüzü kesmeye çalıştılar. Anlayışla karşılıyorum bunu. Onların tarzı bu. Ama Türkiye karar verdi. Çözüm süreci ve din vicdan özgürlüğü konusunda Ak Parti ‘’bu iki temel sorundur ve biz kendimiz insiyatif alarak bu sorunları çözeceğiz’’ diye insiyatif almaya başladı.
Biz provakosyonlara değil bizim ne yapacağımıza odaklanmış durumdayız. Provokasyonları deşifre eder ama yolumuza devam ederiz. Reflekslerin yerini akıl alsın istiyoruz. Düşüncenin her korkudan azad olduğu bir Türkiye’yi inşa etmeye çalışıyoruz. İnsanlar sorun çözme aracı olarak en başta siyaseti arayacaklar
"ARTIK BIRAKINIZ BUNLARI"
Halen daha siyaset dışı cumhurbaşkanı arayışlarından bahsediliyor. Artık bırakınız bunları. Siyasetin inkar dilini bırakın. Siyaset dışı, siyaset üstü en demektir. Siyaset en az maliyetle sorunları çözme mekanizmasıdır. Siyaseti devre dışı bırakarak hangi sorunu çözebilirsiniz.
DEĞİŞİK AKTÖRLER DEVREYE GİREBİLİR
Bir de toplumu devreye soktuk. Türkiye’nin her yerinde Akil Adamlar programı uygulanınca farkına vardık ki vicdanlar aynı dilden konuşuyor. Bize düşe pozitif bir dil kullanmak. Sabote edilmemesine izin vermemek. Her şey olabilir, uluslararası hesaplar, değişik aktörler devreye girebilir. Biz görevimizi yaptığımız sürece bunların hiçbir önemi de yok. Daha güzel günler bizi bekliyor. Biz bu meseleyi birlikte çözersek birbirimizi büyüterek çözeriz. Zihinlerimizin arka planında başka planlar yaparak çözmeyiz.