Tgrt Haber

İş var işçi yok!

22 Haziran 2016 10:52 - Güncelleme : 16 Şubat 2022 12:13
İş var işçi yok!

Türkiye'de birçok alanda olduğu gibi sanayi esnafı da çırak bulamamaktan dert yakınıyor.

Sanayi esnafı yakın gelecekte mesleği devam ettirecek sanatkarların artık eski devirlerde olduğu gibi yetişmeyeceğini belirtiyor. Kırklareli'nin Lüleburgaz ilçesi Yeni Sanayi Sitesinde kaporta ve oto boya ustası Yusuf Noyan, yaklaşık 40 senedir kaporta boyacılığı yaptığını belirterek, "Aileler, eski zamanlarda olduğu gibi çocuklarını sanayiye gelmeye teşvik etmek istemiyor, çırağımız yok. Belli bir yaşa gelmeden yeni kanunda da çırak olarak çalıştıramıyoruz. Belli bir yaşa geldikten sonra sigorta yaparak çalıştırıyoruz, ya da Çıraklık Eğitim Okulları'na gönderebilmek için belli aşamalardan geçmeleri gerekiyor. En azından 4+4 sekizi tamamlaması gerekiyor. Daha sonraki zamanda herkes, her aile kendi çocuğu avukat, doktor, öğretmen, bankacı gibi meslek sahipleri olsunlar diye düşünüyor. Çocuklarını 'bunu becerebilir mi?' diye düşünmeden okullara yöneltiyorlar" dedi.
"USTALARIMIZ DA KENDİ ÇOCUKLARINI BU MESLEKTE YETİŞTİRMEDİLER"
Mesleğe yıllarını vermiş ustaların kendi çocuklarını meslekte yetiştirmediğini ifade eden Noyan, "Ustalarımızın da kendi erkek çocukları olduğu halde onları bu meslekte yetiştirmediler. Neden yetiştirmediler? Onlar da aynı düşünce tarzına, aynı hevese kapıldılar. Çocuğuna yedi sene, dört sene, beş sene, iki sene üniversite okutanlar var. İlkokulu, ortaokulu, liseyi ve üniversiteyi okuttuğu dükkanından, aynı dükkandan evini almış, aynı dükkandan arabasını almış, yıllarca gezmiş, gezinmiş, düğününü yapmış insanlar bu dükkandan ne kazandığının farkında değiller herhalde ki, çocuklarını bu mesleklere yöneltmiyorlar" diye konuştu.
"İŞİNİ DÜZGÜN YAPAN USTALAR BU İŞTEN EKMEK YİYOR"
İşini düzgün yapan kaportacıların ekmek yediğini söyleyen Yusuf Noyan, "Bugün benim erkek çocuğum olsaydı, ben onu bu meslekte yetiştirmek ister, benim arkamdan bu meslekten para kazanmasını isterdim. Çünkü ben inanıyorum, tüm kaportacılar işini düzgün yapan, aracını zamanında veren, müşterinin arabasıyla gezmeyen, müşterinin parasını çarçur etmeyen, müşterinin aldığı parçayı kenara koyayım da, bunu başka arabaya takıp satarım düşüncesi olmayan ustalar bu işten mutlaka ekmek yiyorlardır" ifadelerini kullandı.
"İLK İŞE GİRDİĞİMİZDE BİZ 5-6 ÇIRAK ÇALIŞIYORDUK"
Noyan, "Çırakları da ailelerin teşvik etmesi önemli. İlk işe girdiğimde biz 5-6 çırak çalışıyorduk. Tabii ki kalfalarımız, ustalarımız da vardı. Bir dükkanda 8-9 kişi oluyorduk. Yaz çırakları olurdu. Şimdi yaz çırağını fazla alamıyoruz belli yaşa gelmeden. Çünkü başına bir şey gelirse sigorta yapamadıysanız bunun sorumluluğu çok büyük. Hiç talep yok. Sanayiyi üstümüz başımız pis, bizi adam yerine koymazlar biz orada bütün gün güneş altında perişan oluruz diye düşünüyorlar. Herkes gölgede çalışıyor. Hiç kimse bir işi yaparken zorlanmıyor. Bu iş eti senin kemiği benim olayını geçti" şeklinde konuştu.
"MÜŞTERİ ARACINI BIRAKACAĞI ZAMAN MUTLAKA USTA İLE NELER OLACAĞINI NET OLARAK KONUŞSUN"
Kişilerin araçlarını yaptırırken usta ile diyalog halinde olmaları gerektiğini aktaran Yusuf Noyan, "Müşteri aracını bırakacağı zaman mutlaka usta ile neler olacağını tam net olarak konuşsun. Fırınlanacak mı? Boyanacak mı boyanmayacak mı? Kaç günde teslim edecek, parasını. Hiç sözleşme kağıdı yoksa bile normal bir kağıda yazıp mutlaka ustadan talep etsin. Daha sonra sorun yaşamasın. Talebini de yapsın ve hoşuna gitmediği zaman da bunu ustaya söylesin" dedi. 

 

300
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...