Kronik hastalıklar; hastanın tıbbi nedenlerle veya semptomlarla ilişkili sağlık sorunlarında geri dönüşümsüz değişikliklere neden olan, yaşamın uzun bir dönemini kapsayan, sürekli tıbbi bakım ve tedavi gerektiren hastalıklar olarak tanımlanır. Son günlerde sıkça araştırılan kronik hastalıklar ile ilgili hazırlamış olduğumuz bu makalede: "Kronik hastalık nedir?, Kronik hastalıkların çeşitleri, Kronik hastalıkların nedenleri, Kronik hastalıkların listesi" gibi merak edilen tüm sorulara cevaplar bulacaksınız. Sağlıklı günler diliyoruz.
Son günlerde sıkça araştırılan kronik hastalıklar, birçok nedene bağlı olarak gelişir ve kişinin hayatı boyunca devam ederek, yaşam kalitesini ciddi anlamda etkiler. Kronik hastalıklardan herhangi birine yakalanan kişilerde hastalık henüz başladığında belirtiler tam olarak kendini göstermediği ve sağlık sistemi tarafından tespit edilemediği için hasta uzun dönemde tıbbi girişimlere de yanıtsız kalır.
Kronik anlamı itibariyle süreğen demektir. Yani; "ne zaman sona ereceği belli olmaksızın devam eden" demektir.
Kronik hastalık ise ne zaman sona ereceği belli olmadan uzun zamandan beri sürüp giden hastalık demektir.
Bu tür hastalıklardan biri veya birkaçını taşıyan bireylere de kronik hasta denilmektedir.
Hastalık Kontrol ve Koruma Merkezi (CDC) ve Dünya Sağlık Örgütü (WHO)'ya göre kronik hastalık tanımı içerisinde değerlendirilen hastalıklar:
olarak değerlendirmiştir.
Solunum yolu hastalıklarının başında KOAH ve astım yer almaktadır. Astım; hava yollarının çeşitli etkenlere verdiği aşırı yanıt sebebiyle meydana gelen hastalıktır. Bu aşırı yanıt hastanın hırıltılı solunum yapmasına, göğüs sıkışmasına, kuru öksüğe neden olmaktadır.
KOAH ise küçük hava yollarında meydana gelen yapısal değişiklikler ve daralma sonrasında solunum sistemindeki hava akımının sınırlanması olarak bilinir.
Artritler, bir ya da birden fazla eklemde gözle görülen şişlik ve hassasiyetin eşlik ettiği inflamasyondur. Bunun yol açtığı temel belirtilere bakacak olursak ilk sıraya yaş ilerlemesine bağlı olarak gelişen eklem ağrısı ve hareket kısıtlılığıdır diyebiliriz.
Tüm dünyada görülme sıklığı hızla yayılıp artan ve yaşam tarzının değişimi ile önlenebilir hastalık olması önemli bir olaydır. Türkiye'de obezite, en fazla 55 - 64 yaş grubunda görülmektedir. Vücut kitle indeksinin 30 kg/m2‘nin üzerinde olması durumuna obezite, 40kg/m2’nin üzerine çıkması durumuna ise "morbid obezite" denilmektedir. Yapılan bu ölçümler vücutta normalin üstünde yağın bulunduğunu gösterir. Vücut kitle indeksi dışında bel çevresi ve bel - kalça oranı vücuttaki bu fazla yağın dağılımı hakkında bilgi verebilir. Bu değerin üzerindeki tüm kişilerin potansiyel şeker hastalığı ve kalp - damar hastalıkları yönünden risk taşıdığı bilinmelidir. Evet, birçok farklı vücut sistemi ile ilgili hastalıklara zemin hazırlaması nedeniyle günümüzde obezite, tedavi edilmesi gereken kronik bir rahatsızlık olarak kabul edilmektedir.
Obez kişilerde hastalıkların ölümcül olma ihtimali oldukça yüksektir.
Obeziteye bağlı gelişen diğer hastalıklar ise sırasıyla şöyledir: