Tüm dünya bu kuleyi konuşacak

DAP Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Yılmaz, gayrimenkul sektörünün en yenilikçi temsilcilerinden. Bugüne kadar ‘düz’ bir bina yapıp satışa sunduğu görülmedi. Burgu, yelken, dalga şimdiye kadar inşa ettiği projelerdeki temalarının bir kaçı. Sektörü takip edenler, ‘acaba bu kez ne yapacak’ diye merak ediyor. Son olarak Taksim’e arı peteği şeklinde bir proje inşa edeceğini açıkladı. Arkasından kolu, bacağı, kafasıyla ‘insanı’ andıracak şekilde inşa edilecek ‘Adam Kule’ açıklaması geldi. Yılmaz’la gayrimenkul sektöründeki gelişmeleri ve yeni projelerini konuştuk. 

Seçim öncesi gayrimenkul sektörü de bir bekle-gör sürecine girdi mi, nasıl sektörde ortam?
Seçim öncesi tükitici bir bekleme pozisyonuna geçmiş olabilir ama ben kesinlikle bu tavrın yanlış olduğunu düşünüyorum. İnsanlar eğer alım kararını verdiyse, o gün o alımı yapmak lazım. Çünkü yılın ikinci yarısında hiçbir ürünü bugün aldığımız fiyattan daha ucuza alamayacağız. Seçimden sonra fiyatların artacağını, sektörün hareketleneceğini düşünüyorum. 

Dolardaki yükseliş sizi nasıl etkiliyor?
Aslında dolarda tüm dünyada bir yükseliş var. Ben şirketimiz açısından baktığımda, iş akışımızı etkileyecek bir durum görmüyorum. Biz zaten iç piyasaya yönelik iş yapıyoruz. Yabancıya satışlarda ise onlar için daha avantajlı bir durum söz konusu oluyor. Ben bu sürecin geçici olduğunu düşünüyorum. Gaz fren, gaz, fren yaparak bu dönemi geçireceğiz. 

Peki piyasada sıkışıklık var mı, sizin satışlarınız nasıl?
Bizim hiç stoğumuz yok diyebilirim. Kartal’daki İst Marina projemizde 1190’lara geldik. Diyelim bir kişinin kredisi çıkmadı ve ayırttığı evi alamadı. İptal ettiği daire için sırada 2-3 kişi bekliyor. Tabii bu projeden ilk satışa çıktığında ev alanlar şimdiye kadar minimum yüzde 30 kazandılar. 

Seçim sonrasına dair beklentiniz nasıl?
2016’dan itibaren 4 yıl seçimsiz bir süreç var. Ben bu 4 yılın çok kazanımlı, ülkenin milli gelirinin artacağı bir dönem olacağını düşünüyorum. 

YABANCILAR TOPLANANA KADAR... 

Geçen yıl yabancı bir firmayla ortaklık görüşmeleri yapıyordunuz. Bir sonuç çıkmadı mı görüşmelerden? 
Biz çok hızlı hareket eden, dinamik bir şirketiz. Bir araziye baktığımızda 1 dakika içinde onu alıp almamaya karar verebiliriz. Yabancılar çok düşünüyorlar, çok toplantı yapıyorlar. Bir firmayla görüşüyordum, biz projeyi bitirdik, onlar hala toplanıyorlar. Yani yabancılar toplantı yapana kadar biz koca gökdeleni bitiriyoruz.

Gövdesi, bacakları kafası var

‘Adam Kule’ ilginç bir fikir.. İnsan şeklinde kule bina yapmak nasıl aklınıza geldi?
İngiltere’ye ödül almaya giderken bu araziye ne yapsak diye düşünüyorduk. Mimarımız Barbaros Hoca’ya buraya insanı yapalım dedim. Çünkü dünyadaki en gelişmiş canlı insan. Sonra Londra’da ödül aldı bu proje. Çünkü gövdesi, bacakları ve kafasıyla. dünyada insandan esinlenerek yapılan ilk proje bu. İnanıyorum ki bu projeyle biz Guiness Rekorlar Kitabı’na gireceğiz. Hatta bunun dışında bir projemizle daha Guiness’e başvurduk.

Adam’dan sonra kadın kule de olacak mı?
Niye olmasın.

Ne zaman satışa sunacaksınız?
İkinci yarıda Adam Kule’yi ve Taksim’de hayata geçireceğimiz bal peteğinden esinlendiğimiz Petek projesini satışa sunacağız. O da Gaudi binaları gibi değişik bir bina olacak.

Talep almaya başladınız mı,  fiyat ne olacak?
Ön talep aşamasındayız. Çok talep alıyoruz. 5-6 bin dolar civarı çıkıyoruz. Ama 8 bin dolarla bitiririz diye tahmin ediyorum. Satışa çıkar çıkmaz yüzde 40’ını satarız diye düşünüyoruz.

Enerjiye sıcağız

Orta vadeli hedefleriniz nasıl, yeni sektörler olacak mı?
Enerjiye sıcak bakıyoruz. Ama bu yıl 7 proje teslim edeceğiz. Şu anda 2016-18’e arazi çalışıyoruz. O yüzden yeni bir sektöre yoğunlaşmamız zor. Ama enerjide elimize bir fırsat geçerse değerlendiririz. Bizim hedefimiz her yıl sürdürülebilir 1 milyar TL ciro yapmak. 1 milyar TL demek yılda 1500-2 bin konut lüks konut satmak demek. İstanbul’da zaten 12 bin lüks konut satılıyor. Bu da pazarın yüzde 12-13’üne denk geliyor. Bu bizim için ulaşılabilir bir rakam çünkü 2014’te Anadolu yakasının lüks konutunun yüzde 20’sini biz sattık.

Karadenizli'nin geninde var

İnşaat işine girmeniz nasıl oldu?
Babam taş ocağı işletmeciliği yapıyordu. Ama bu işlerin içindeydik. Zaten Karadenizliyiz. Her Karadenizli doğuştan inşaatçı olur. Buna genetik de diyebilirsiniz. Orada insanlar genellikle işe kendi evini yapmakla başlar. Sonra devam eder veya etmez. Belki Türkiye’nin yapılaşmasının yüzde 65’ini Karadenizliler yapmıştır. Ben de her Karadenizli gibi doğuştan inşaatçıyım diyebilirim. Ama ilk büyük işimiz 1999’da yaptığımız Şelale Evleri oldu. Orada Türkiye’nin en büyük Pamukkalesi’ni, en büyük şelalesini yaptım. Daha sonra yaptığım işlerin de hepsi birbirinden farklıdır.

Yükseklik tartışması gereksiz

Siz genelde yüksek binalar yapıyorsunuz. İstanbul’daki bu yükseklik tartışmasına ne diyorsunuz?
Bence gereksiz bir tartışma başladı yüksek kat alçak kat konusunda. Büyük Şehir Belediyesi zaten bunu gözetiyordu. Tarihi yarımada dışında, sahil kesimi dışında bence her yerde yüksek bina olabilir. Böylece aslında kent nefes alıyor, daha fazla yeşil alan üretilebiliyor. Mesela şu anda dönüşümde olan büyük bir bölge var İstanbul’da. Orada emsaller düşürüldüğü için çok yer güneş almayacak. 
 
30 SANİYEDE ANLAŞTIK, ALİ BEY DE BEN DE ÇOK HIZLIYIZ

Artık ortaklık düşünmüyor musunuz?
Finansmana ihtiyacı olan bir firma değiliz. Yabancıların bize katacağı bir şey yok. Bizi yavaşlatacağını hissettiğimiz anda o iş biter. Mesela Ali Bey’le (Ağaoğlu) 30 saniyede ortaklık yaptık, 30 saniyede ayrıldık. O da hızlı ben de hızlıyım. 
? Dubaili Rotana ile ortaklığınız var… 
Evet turizm’de Rotana’yla işbirliğimiz var. Burgu ve Tango’da 320, Vazo ve Dalga’da da 300’ün üzerinde kiralık odamız olacak. Rotana markasıyla Anadolu Yakası’na Arap turistleri getirmiş olacağız. Projeyi bütün Türkiye’ye yaymak istiyoruz ama önce bir gidişatı görelim.

Otel yatırımı düşünür müsünüz?
Sonrasında 5 yıldızlı oteller de olabilir. Otel bizim için kolay bir iş.

Dönüşüm para için yapılacak bir iş değil

Sırada hangi projeler var... 
Pendik var. Orada 180 dönüm bir arazi aldık Polisan’dan. Bu proje şimdiye kadar yaptığımız en iyi iş olsun istiyoruz. İçine bir de üniversite kuracağız. Kartal kavşağında bir projemiz var. Muhtemelen yıl sonuna onu da yetiştireceğiz. Taksim’de Dolapdere civarında ofis ve rezidans yapmak üzere başka araziler için de görüşüyoruz.. Göztepe ve Ataşehir’de de kentsel dönüşüm düşünüyoruz. Dönüşüm işleri zor işler. Sadece para içgüdüsüyle yapılacak işler değil.  

Avrupalı mimarlar iş için kapıda

İstanbul dışı veya yurtdışı planınız var mı?
Ankara ve Bodrum radarımızda. Buralarda üzerinde ciddi ciddi çalıştığımız araziler var. Her an görüşmelerimiz sonuçlanabilir. Yurtdışına gelince, ben 10 yıldır yurtdışına bakıyorum. Ama en iyi pazar Türkiye. Türkiyem diyorum başka bir şey demiyorum. Avrupa’nın, Ortadoğu’nun en iyi yerlerinde proje geliştirmek isetriz ama henüz bunun için erken. Türkiye’de çok iş var. 7 milyon konut dönüşecek. Türkiye’nin her yeri kule vinci dolu. Her tarafı şantiye her tarafı iş. Artık Avrupa’daki mimarlar bize iş istemeye geliyor. Yunanistan’dan, İtalya’dan çok iş başvurusunda bulunanlar var. Türkiye’deki iş hacminin Avrupa farkında. 

En sevdiğim mimarlar Gaudi ve Zaha Hadid

- HAFTASONU da hafta içi de çalışıyorum. Pazar günleri ofisleri, şantiyeleri geziyorum. Bazı projelerin yüzde 25’ini ben satıyorum diyebilirim. Eşe dosta, yabancılara toplu satışlar yapıyorum.
- En sevdiğim mimarlar Gaudi ve Zaha Hadid.
- Seyahat etmeyi severim. Roma, Venedik, Milano tarihi olarak çok beğendiğim, gezmekten çok hoşlandığım yerler. Roma’da kaldırım taşlarına bile aşık oluyorum. Mimari açıdan da Dubai’yi çok beğeniyorum. Hong Kong da mücevher gibi işlenmiş çok güzel bir yer.
- Denizi çok severim. Haftasonları Göcek’e giderim. Teknem var. Yazın balığa çıkmayı seviyorum...