AB, Polonya'ya resti çekti!
AB, Polonya'nın yüksek yargıya ilişkin yasaları onaylaması durumunda, ülkenin AB Konseyindeki oy hakkının elinden alınması için harekete geçeceğini açıkladı
Avrupa Birliği (AB), Polonya hükümetinin yüksek yargı hakimlerini görevden alması ya da emekliliğe zorlaması durumunda, ülkenin AB Konseyindeki oy hakkının elinden alınması için harekete geçecek.AB Komisyonundan yapılan yazılı açıklamada, Polonya'da planlanan yargı reformuyla ilgili bir öneri mektubu gönderildiği, Polonya'nın buna cevap vermesi için 1 ay süresi olduğu belirtildi.Polonya'da planlanan yargı reformunun AB'de "ciddi endişeye" yol açtığı kaydedilen açıklamada, "reformun Polonya'da hukukun üstünlüğünü önemli şekilde tehdit ettiği" vurgulandı.
Açıklamada, Polonya'ya bu sorunu 1 ay içinde çözme çağrısı yapılırken, bu süreçte Polonya hükümetinin özellikle yüksek yargı hakimlerinin görevden alınması ya da emekliliğe zorlanmasına dair herhangi bir girişimde bulunmaması telkin edildi. Bu alanda bir adım atılması durumunda AB Komisyonunun, Polonya'nın AB Konseyindeki oy hakkının elinden alınmasına yol açacak 7'nci maddeyi tetiklemeye hazır olduğunun altı çizildi.
AB'nin Polonya'ya karşı hukuki ihlal davası açmayı da planladığı aktarılan açıklamada, diğer taraftan AB Komisyonunun Polonyalı yetkililerle yapıcı bir diyalog yürütmeye hazır olduğu bildirildi.
AB Komisyonu Başkanı Juncker:
Açıklamada ifadelerine yer verilen AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker, "Komisyon, AB'nin temel değerlerinden biri olan hukukun üstünlüğünü tüm üye ülkelerde koruma konusunda kararlı. AB'ye üyeliğin önemli bir ön koşulu bağımsız bir yargı sistemidir. Bu nedenle AB, keyfi şekilde yüksek yargı hakimlerinin görevine son verilmesini öngören bir sistemi kabul edilemez. Eğer Polonya hükümeti yargının bağımsızlığına ve hukukun üstünlüğüne zarar verecek bir adım atarsa 7'nci maddeyi tetiklemenin dışında başka bir seçeneğimiz kalmayacak." değerlendirmesinde bulundu.
AB Komisyonu Başkan Yardımcısı Timmermans:
AB Komisyonu Başkan Yardımcısı Frans Timmermans ise düzenlediği basın toplantısında, Polonya yetkililerine çok açık bir öneride bulunduklarını, yargı reformuna ilişkin tartışması süren 4 tasarının onaylanmasının AB nezdinde kabul edilemez olduğunu belirtti.
Yargı reformu için önerilen yasaların Polonya anayasası ve AB standartlarına aykırı olduğunu kaydeden Timmermans, "Biz bu sorunu yapıcı bir şekilde çözmek istiyoruz. AB Komisyonu Polonyalı yetkililere diyalog çağrısını sürdürüyor ve söz konusu yasalarda önerilerimiz çerçevesinde yapılacak değişiklikleri memnuniyetle karşılayacağız." diye konuştu.
Timmermans, tartışmalı yargı reformunun 2 yasasının Polonya Devlet Başkanı Andrzej Duda tarafından veto edilmesinin memnuniyetle karşılandığını, ancak diğer 2 yasanın halen tartışıldığını, AB'nin bunların kabul edilmesi durumunda harekete geçebileceğini ifade etti.
Polonya'nın anayasasına ve AB antlaşmalarına uygun şekilde yargı alanında reform yapma hakkına sahip olduğunu vurgulayan Timmermans, "AB gelişmeleri dikkatli bir şekilde takip edecek ve ona göre harekete geçecek." dedi.
AB'nin 7'nci maddesi
1997'de AB Antlaşması'na dahil edilen 7'nci maddenin tetiklenmesi durumunda, üye ülkenin AB Konseyindeki oy hakkı elinden alınabiliyor. Ancak AB yetkilileri şimdiye kadar hiçbir üye ülkeye karşı söz konusu maddeyi işleme koymadı.
Bu maddenin uygulanabilmesi için Polonya hariç tüm AB üyelerinin oy birliği gerekiyor. AB, Polonya bağlamında 7'nci maddeyi yürürlüğe sokma kararı alsa bile Polonya'nın yakın müttefiki olan Macaristan'ın buna engelleyeceği düşünülüyor.