AB'den Han Şeyhun açıklaması
AB, Han Şeyhun'da kimyasal silah kullandığının kesinleştiğini belirterek, "AB bu tarif edilemeyecek kadar korkunç davranışından dolayı Suriye'yi sert bir şekilde kınıyor." açıklamasında bulundu.
Avrupa Birliği (AB), Suriye rejiminin Han Şeyhun bölgesinde kimyasal silah kullandığının kesinleştiğini belirterek, "AB bu tarif edilemeyecek kadar korkunç davranışından dolayı Suriye'yi sert bir şekilde kınıyor." açıklamasında bulundu.
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini'nin ofisinden yapılan yazılı açıklamada, Birleşmiş Milletler (BM) ile Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütünce (OPCW) oluşturulan ve Suriye'de kimyasal silah kullanımını araştıran ortak soruşturma misyonunun (JIM), 4 Nisan'da Han Şeyhun'daki kimyasal saldırıya ilişkin soruşturmayı tamamladığı duyuruldu.
Soruşturmada Suriye rejiminin 4 Nisan 2017'de İdlib'e bağlı Han Şeyhun bölgesinde sarin gazı kullandığı sonucuna vardığı belirtilen açıklamada, Eylül 2016'da Halep yakınlarında yer alan Um Huş bölgesindeki sarin gazı saldırısından terör örgütü DEAŞ'ın sorumlu olduğuna değinildi.
Açıklamada, Han Şeyhun bölgesindeki kimyasal saldırıda yüzlerce kişinin hayatını kaybettiği belirtilerek, "Kimyasal silahların kullanımı devlet veya devlet dışı aktörlerce herhangi bir yerde ve herhangi koşulda uluslararası hukuka aykırıdır ve şiddetli bir şekilde kınanmalıdır." ifadeleri kullanıldı.
Saldırılarının sorumlularının hesap vermesinin öneminin vurgulandığı açıklamada, uluslararası hukuku ihlal eden tüm kuruluş ve kişilerin cezalandırılması gerektiği belirtildi.
Açıklamada, AB'nin kimyasal silah kullanımında sorumlu kişilere karşı yeni yaptırımlar uygulamayı gözden geçirdiği bildirilerek, özellikle Rusya olmak üzere tüm ülkelere Suriye rejiminin kimyasal silah kullanımını engellemek için baskı kurması çağrısında bulunuldu.
Han Şeyhun belde merkezine düzenlenen kimyasal silah saldırısında 100 sivil yaşamını yitirmiş, 500 kişi de zehirli gazdan etkilenmişti.
On binlerce kişinin yaşadığı Han Şeyhun'da, sivillerin çoğu, bölgenin kimyasal silah nedeniyle kirlenmesi ve zehirlenme riskine karşı evlerini terk etmişti.