Alman çiftten Yunanistan’a 'sembolik' savaş tazminatı
Yunanistan'ın Almanya'dan savaş tazminatı talep etmesinin tartışmaları sürerken Alman bir çift, Yunanistan’a "sembolik" savaş tazminatı ödedi.
Yunanistan ile Almanya hükümetleri arasında İkinci Dünya Savaşı’ndan kalma tazminat meselesiyle ilgili tartışmalar sürerken, Alman vatandaşı bir çift, Yunanistan’ı bu konuda haklı gördüklerini belirterek, sembolik bir ödemede bulundu. Yunanistan Maliye Bakanı Yanis Varufakis’in bu konudaki açıklamalarından etkilendiklerini belirten Ludwig Zacaro ve Nina Lahge isimli iki Alman, Mora Yarımadası’ndaki Nafplio Belediyesi’ne giderek, Yunanistan’ın Almanya’dan savaş tazminatı ile ilgili Alman vatandaşları olarak üzerlerine düşen tazminat miktarını ödemek istediklerini belirtti.
Belediye Başkanı Dimitris Kusturas'ın, bu konuda yapılacak bir ödemeyi belediyenin kabul etme yetkisi bulunmadığını belirtmesi üzerine, Alman çift kentte sosyal yardım amaçlı faaliyet gösteren bir derneğe giderek 875 Avro bağışta bulundu. Yaptıkları açıklamada, Yunanistan’ı savaş tazminatı konusunda haklı bulduklarını belirterek, Alman vatandaşları olarak üzerlerine düşen borcu ödemek için Yunanistan’ı ziyaret ettiklerini ifade eden Zacaro ve Lahge, bunun için sembolik olarak Yunanistan’ın ilk başkenti olan Nafplion kentini seçtiklerini belirttiler. Alman siyasetçilerin ve medyasının bu konuda Yunanistan’a karşı olan tavırlarından utanç duyduklarını ifade eden Alman çift, yaptıkları hareketin başkalarını uyarmaya yönelik sembolik bir anlamı bulunduğunu belirterek, Alman hükümetinin savaş tazminatını ödeme kararı alması durumunda üzerlerine düşen tüm meblağı ödemeye hazır oldukları kaydettiler. Yunanistan'da, Almanya'nın savaş tazminatı ödemesi gerektiğine ilişkin tartışmalar, 1980'li yıllardan bu yana sürüyor. Yunanistan, İkinci Dünya Savaşı sırasında Nazilerin neden olduğu zararlara karşılık Almanya’dan yaklaşık 200 milyar Avro tazminat ödemesi ve savaş sırasında çalındığı iddia edilen tarihi eserlerin iade edilmesi talebinde bulunuyor. Almanya ise savaş sonrasında müttefik ülkelerle yapılan anlaşmalarla bu konunun kesin şekilde kapandığını savunuyor.