BM, Gazze'deki katliamı bir kez daha gözler önüne serdi: İsrail, binlerce çocuğu öldürdü ve sakat bıraktı

Birleşmiş Milletler'in (BM) işgal altındaki Filistin​ topraklarında işlenen suçları araştıran Bağımsız Uluslararası Soruşturma Komisyonu Başkanı Navi Pillay, BM İnsan Hakları Konseyi'nin 56'ncı Oturumu kapsamında komisyonun raporuna ilişkin düzenlenen interaktif diyalog toplantısında konuştu.

Pillay, "İsrail, Gazze​'de on binlerce çocuğu öldürdü veya sakat bıraktı" ifadesini kullanarak, binlerce çocuğun muhtemelen enkaz altında olduğunu belirtti. Ayrıca, Pillay, İsrail'in saldırılarının hastaneler, okullar ve çocukların refahı için gerekli olan temel hizmetler dahil olmak üzere altyapıyı ciddi şekilde etkilediğini vurguladı.

Pillay, 7 Ekim 2023'ten bu yana Filistin, İsrail ve diğer ülkelerden binlerce kişinin öldüğünü ve yaralandığını, binlerce Filistinlinin gözaltında olup kimseyle görüştürülmediğini kaydetti.

Komisyon olarak 7 Ekim'den bu yana iki soruşturma yürüttüklerini dile getiren Pillay, bunlardan ilkinin Hamas​ ve diğer Filistinli silahlı grupların 7-8 Ekim tarihlerinde İsrail'deki saldırılarına, diğerinin ise 7 Ekim ile 31 Aralık 2023 tarihleri ​​arasında İsrail'in Gazze'deki saldırılarına yönelik olduğunu anlattı.

Pillay, İsrail'in, 7 Ekim'den itibaren Gazze'deki askeri saldırılarıyla ilgili İsrailli yetkililerin savaş suçlarından, insanlığa karşı suçlardan, uluslararası insani ve insan hakları hukuku ihlallerinden, sivillere ve sivil nesnelere yönelik kasıtlı saldırılardan sorumlu olduğu sonucuna vardıklarına işaret etti.

İsrailli yetkililerin, kasten öldürme, açlığı bir savaş yöntemi olarak kullanma, zorla nakil, Filistinli erkekleri ve erkek çocuklarını hedef alan zulüm, işkence ve insanlık dışı muamelelerden de sorumlu olduğunu vurgulayan Pillay, İsrail'in, Gazze Şeridi'ni topyekün kuşatmasının, su, gıda, elektrik, yakıt ve insani yardımlar dahil yaşamsal ihtiyaçların sağlanmasını, stratejik ve siyasi kazanımlar için silah haline getirdiğinin altını çizdi.

Pillay, şöyle devam etti:

"Gazze'deki çok sayıda sivil kaybının, sivil tesislerin ve altyapının geniş çapta tahrip edilmesinin, ayrım, orantılılık ve yeterli önlemlere ilişkin yasal zorunlulukları göz ardı ederek maksimum hasara yol açmaya yönelik kasıtlı bir stratejinin kaçınılmaz sonucu olduğunu tespit ettik. İsrail ayrıca nüfusun neredeyse tamamını zorla güvensiz ve yaşanmaz olan küçük kapalı alanlara nakletti. Nüfusun yoğun olduğu bölgelerde tahrip gücü yüksek ağır silahların kasıtlı kullanımı, sivil halka yönelik kasıtlı ve doğrudan bir saldırı teşkil ediyor.

İsrailli yetkililerin Gazze'deki operasyonlarının amacının "Hamas'ı yok etmek ve esirleri serbest bırakmak" olduğunu defalarca söylediğini hatırlatan Pillay, binlerce kişinin canı pahasına bu hedeflerin hiçbirinin büyük ölçüde gerçekleştirilemediğinin altını çizdi.

Pillay, işgal altındaki Batı Şeria'daki durumun da kötüye gittiğini, İsrail'in buradaki saldırılarını yoğunlaştırdığını ve yerleşimcilerin Filistinlilere yönelik artan saldırılarına destek verdiğini vurguladı.