Cumhurbaşkanı Erdoğan İran’da! Dünyanın gözü Tahran'daki zirvede

Tüm dünyanın gözü bugün İran’ın başkenti Tahran’da yapılacak olan üçlü zirveye çevrildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan​, İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi​ ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin​ile görüşmek üzere Tahran​'a gitti. Erdoğan'ı, Mehrabad Uluslararası Havalimanı'nda İran Petrol Bakanı Cevad Uci karşıladı.

ERDOĞAN RESMİ TÖRENLE KARŞILANDI

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 3'lü zirve için gittiği Tahran'da; İran Cumhurbaşkanı Reisi tarafından Sadabad Sarayı'nda resmi törenle karşılandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Reisi'nin tören alanındaki yerlerini almalarının ardından, iki ülke milli marşları çalındı. Tören kıtasını selamlayan Erdoğan ve Reisi, daha sonra tokalaşarak gazetecilere poz verdi. Erdoğan ve Reisi, daha sonra baş başa gerçekleştirecekleri görüşmeye geçti.

ZİRVENİN ANA BAŞLIĞI: SURİYE​

Cumhurbaşkanı bugün, Türkiye-İran Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi'nin 7. toplantısına katılacak. Ardından, Astana formatında, Türkiye-İran-Rusya liderlerinin katılımıyla üçlü zirve gerçekleştirilecek. Zirvenin ana gündem maddesi ise Suriye olacak. Suriye'deki son durum, yeni anayasa, siyasi çözüm süreci, terörle mücadele ve mültecilerin geri dönüşü gibi başlıklar ele alınacak.

KREMLİN: TAHIL KORİDORU DA GÖRÜŞÜLECEK

Ankara bir süredir Suriye'nin kuzeyine yeni harekat hazırlığı yapıyor. Zirvede, olası yeni harekat ve Türekiye'nin güney sınırındaki terör örgütü YPG varlığının da ele alınması bekleniyor. Kremlin, Erdoğan ve Putin'in Tahran'da Ukrayna'nın tahıl ihracatını da görüşeceğini duyurdu. Açıklamada, "Ukrayna'nın tahıl ihracatını kolaylaştırmak için çabaları sürdürmeye hazırız" denildi.

MASADA GÜÇLÜ OLAN TÜRKİYE

Suriyeli General Ahmet Rahhal bu zirvenin çatışma bazlı değil barış, diplomasi ve siyasi faaliyetler açısından dönüm noktası olacağını söyledi. Türkiye gazetesine açıklamalarda bulunan Rahhal “Türkiye o masada konumu belli tek aktör ve en güçlü pozisyonda. Erdoğan şu ana kadar sahada her istediğini aldı. Tahran görüşmesinde Menbiç ve Tel Rifat konusunda da sonuç alacak, ancak bu görüşme Menbiç ve Tel Rifat dışında da önemli sonuçlar doğuracak” dedi.

Arap sokağında uzunca süredir “ABD bizi sattı” düşüncesinin hakim olduğunu ve ABD’nin yeniden Orta Doğu’ya olan ilgisinin Ankara’nın stratejik değerini artırdığına vurgu yapan Rahhal, şunları söyledi:

İran ve Rusya, Amerika’nın Orta Doğu’da yeniden aktif olmasından rahatsız. Putin, Ukrayna’da zor günler yaşıyor olmasına rağmen Erdoğan ile müşterek birçok adım attı. Tahran’da iki liderin söyledikleri belirleyici olacak. Çözüm odaklı bu adımlar Türkiye’yi Avrasya’da etkin bir güç kılmakla birlikte Suriye konusunda da başat aktör hâline getirdi. Elbette Suriye sahasında karşılıklı bir mücadele var. Ancak Rusya’nın Suriye’deki 80 Türk askerî noktasını M4 kuzeyi yani Türkiye sınırına itme gayretleri sonuç vermedi. Hatta Türk askerleri bölgenin en stratejik noktalarında üslendi. Yani şu ana kadar istediklerini alan bir Türkiye gerçeği var. ABD’nin son Orta Doğu hamlesi, İran ile ilgili yaşanan nükleer kriz, Ukrayna-Rus savaşı dahil her açıdan kazanan güç Türkiye olacak. Amerikalılar Türkiye’nin Fırat’ın batısındaki tüm askeri hamlelerini destekliyor. Buna mukabil Ruslar da  “Fırat’ın doğusunda ne yaparsan yap” noktasında... Son operasyonla ilgili olarak Menbiç’e ABD ve Avrupa’dan çok önemli ziyaretler gerçekleşti. PKK-PYD’ye destek sözü verdiler. Ancak Batılı diplomatlar, siyasi ve istihbarat görevlileri bu silahların kesinlikle Tel Rifat’ta kullanılmamasını istiyor. Öte yandan Rusya ise Menbiç ve Tel Rifat’a karşılık İdlib bölgesindeki Cebeli Zaviye ve Cebeli Erbain’in kendisine verilmesi talebinde bulundu. Yani M4’ü tek başına kontrol etmek istiyor. Türkiye ise bu önemli koridordan vazgeçmedi, vazgeçmiyor. İran ise Şii kasabalar Nübbul ve Zehra’yı elinde tutabilmek için Azez güneyindeki Minnag Havalimanında ısrarcı. Pazarlıklar sürüyor. Türkiye her şartta istediği bölgelere girecek irade ve askerî güce sahip olduğunu gösterdi. Tahran’dan da başarı ile dönecektir.