Ramazan'ın manevi atmosferi, Gazze'de yıkımın gölgesinde buruk bir şekilde yaşanıyor. İsrail'in acımasız saldırıları sonucu evlerini kaybeden Gazzeliler, Ramazan ayının gelmesiyle birlikte, yıkılan yuvalarının enkazları arasında iftar sofraları kuruyor…
Gazzeliler, Ramazan ayının gelmesi ile İsrail saldırılarında yıkılan evlerinin enkazında iftarlarını yapıyor. Enkaz yığınları arasında geçen bu mübarek ayda, Gazzelilerin yaşadığı dramatik tablo, uluslararası toplumun da vicdanını sızlatıyor.
Yeterli insani yardımın ulaşmadığı Gazze Şeridi'nde hayatta kalma mücadelesi veren Gazzeli aileler, Ramazan'ın ikinci gününde, Gazze'nin güneybatısındaki Zahra kentinde, yıkılan evlerinin enkazı önünde, sınırlı imkanlarla iftar yapıyor.
Gazzeli Asaad Dukhan ve ailesinin yaşadığı bu zorlu iftar, Gazze'deki binlerce ailenin yaşadığı acı gerçeği gözler önüne seriyor. Dukhan, "Çadırımı İsrail işgali tarafından yıkılan evimin enkazının yanına kurdum ve şiddetli acılara rağmen burada orucumu açıyorum. Sebze ya da su gibi herhangi bir şey satın almak için çok uzun bir mesafe yürüyorum. Çünkü Zahra şehri tamamen yıkıldığı için Nuseyrat kampına gidiyorum. Ekonomik durum zor ve fiyatlar çok yüksek. Umarım savaş bir an önce sona erer" dedi.
Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye Mülteci Kampı'nda Filistinliler için toplu iftar programı düzenlendi. İsrail saldırılarının yol açtığı yıkım ve enkazın arasında kurulan sofrada, Filistinliler birlikte oruç açtı.
Öte yandan İsrail, ateşkes anlaşmasının 1'inci aşamasının sona ermesini, Hamas'ın ateşkesin Ramazan ayı boyunca uzatılması ve tüm esirlerin serbest bırakılması yönündeki ABD önerisini kabul etmemesini gerekçe göstererek, Gazze Şeridi'ne insani yardım girişine izin verilmeyeceğini açıklamıştı.