Ging, 'Türkiye, Ürdün ve Lübnan artık son limite geldi'
BM İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi Operasyonlar Direktörü Ging, Türkiye, Ürdün ve Lübnan'ın sığınmacılar konusunda son limitlerine geldiklerini belirterek, destek verilmesi gerektiğini belirtti.
BM İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi (OCHA) Operasyonlar Direktörü John Ging, Lübnan, Ürdün ve Irak'taki ziyaretlerinin ardından BM'de gazetecilere bölgedeki insani duruma ilişkin açıklama yaptı. Suriye'de çatışmaların devam etmesi nedeniyle komşu ülkelere göçlerin sürdüğünü belirten Ging, çatışmalar devam ettikçe bu kaçışın da süreceğini dile getirdi.
Suriye içinde ve komşu ülkelerdeki yardıma muhtaç halka destek için taahhüt edilen yardımların hemen nakde dönüştürülememesinden yakınan Ging, yardım sözü veren ülkelerin kış mevsiminin de yaklaştığı bu süreçte taahhütlerini yerine getirmesini istedi.
Ging, Lübnan, Ürdün ve Irak'taki izlenimlerini de paylaşarak, Suriyeli mültecilerin diğer ülkelerin güvenlik ve istikrarı için risk oluşturduğunu vurguladı.
Bu ülkelere sığınan milyonlarca Suriyeli'nin, gittikleri ülkelerin eğitim, sağlık, ulaşım gibi imkanlarından da yararlandığını dile getiren Ging, "Eğer bu ülkelerin kendi halkları, sığınmacılar nedeniyle kendilerine verilen kamusal hizmetlerin kötüleştiğini görürlerse bu hem güvenlik hem de istikrar açısından risk oluşturur" dedi.
Sığınmacılar nedeniyle Ürdün ve Lübnan'da çok kalabalık sınıflarla karşılaştığını anlatan Ging, "Bazı sınıflar gördüm 76 kişi. Böyle eğitim olmaz ki... Bu ülkelerin her anlamda desteklenmesi gerekir" diye konuştu.
Takdir etmek yetmez
John Ging, Türkiye, Lübnan, Ürdün ve Irak'ın Suriyelilere yönelik açık kapı politikası uyguladığını ve birçok zengin ülkenin bu ülkelere yönelik takdirkar ifadeler kullandığını hatırlatarak, "Suriyelileri kabul eden ülkeleri takdir etmek yetmez. Uluslararası toplumun bu yükü paylaşması gerekiyor. Ürdün, Lübnan, Türkiye artık son limitlerine geldi. Bu ülkelerin kendi halklarına karşı da sorumlulukları var. Açık kapı politikalarını sürdürebilmeleri için uluslararası toplumun ciddi miktarda yardımda bulunması gerekiyor" dedi.
Komşu ülkelerde milyonlarca mülteci biriktiğini de ifade eden Ging, maddi desteğin yanında gelişmiş ülkelerin mültecileri kendi ülkelerine kabul etmesinin yararlı olacağını vurguladı.
Lübnan'ın daha fazla sığınmacı kabul edemeyeceği yönündeki açıklamasına değinen Ging, Lübnan'ın kaygılarını anlayışla karşılamakla birlikte kapılarını sığınmacılara kapatmayacağını umut ettiklerini söyledi.
Türkiye milyar dolarlar harcadı
John Ging, Türkiye'nin Suriyelilere yaptığı ev sahipliğine de değinerek, "Türkiye mülteciler için milyar dolarlar harcadı ancak bu sürdürebilir bir durum değil" diye konuştu.
Ging, AA'nın, Kobani'de "katliam tehlikesi" yaşadıkları söylenen sivillerin sayısı ve durumuna ilişkin sorusu üzerine de Kobani'ye hiçbir şekilde giremediklerini ve içerideki duruma ilişkin bilgilerinin olmadığını söyledi.
BM'nin Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura'nın buradaki durumu, Srebrenitsa ile karşılaştırdığının hatırlatılması üzerine de "O açıklama için bir şey diyemem ama Kobani'de kaçmak istemeyen ya da kaçmaya güç yetiremeyen kişiler risk altında. Ancak şiddetli çatışmalar nedeniyle içeriye giremiyoruz" dedi.
Konunun sadece sığınmacıların gıda ihtiyacını karşılamak olmadığını vurgulayan Ging, bu insanların gıda ve barınmanın yanında eğitim, sağlık, iş gibi konularda da desteklenmesi için uluslararası toplum ve kuruluşların daha fazla kaynağı seferber etmesinin önemine değindi.