Görünüşü 1 yaşında olsa da aslında 20 yaşında
1993 normal bir şekilde dünyaya gelen ancak ilerleyen dönemde ne zihinsel ne de fiziksel olarak büyümeyen Brooke Greenberg, 20 yaşında hayata gözlerini yumana kadar bebek ölçülerinde kaldı ve kimse bunun nasıl olduğunu çözemedi.
Brooke Greenberg, 1993 yılında gayet normal bir şekilde dünyaya geldi. Ondaki anormallik seneler geçtikçe anlaşıldı. Brooke'ın diğer kardeşleri gelişip, büyürken Brooke hem fiziksel hem de zihinsel olarak olduğu gibi kalıyordu.
DOKTORLAR ŞOKE OLDU
Doktorlar ve araştırmacılar, onun durumu karşısında şaşkına döndü; büyüme eksikliğine dair bir teşhis veya açıklama bulamadılar.
Brooke'un durumu medyanın ilgisini çekerken, dünyanın dört bir yanındaki bilim insanları, benzersiz duruma ilgiyle yaklaştı. Tıp uzmanları, anlaşılması zor doğası nedeniyle durumunu "X Sendromu" olarak adlandırdı.
1 YAŞINDA GİBİ DURSADA ASLINDA 20 YAŞINDA
Brooke'un 20 yaşında hâlâ süt dişleri vardı ve kemik yaşının daha çok 10 olduğu tahmin ediliyordu. Tüm süreç boyunca sadece saçları ve tırnakları uzuyordu. Brooke, yaşamı boyunca 9 ile 12 aylık bebeklerin gelişimi kadar büyüyebildi.
Ebeveynleri Howard ve Melanie Greenberg, çıktıkları bir televizyon programında kızlarının, bir yaşından dört yaşına kadar değiştiğini ancak daha sonra hiçbir şekilde değişmediğini söyledi.
Brooke'un durumu, uzun süredir devam eden yaşlanma kavramlarına meydan okudu ve araştırmacıları, insan büyümesini ve gelişimini yöneten mekanizmaları daha derinlemesine incelemeye sevk etti.
Genetik testler ve gelişmiş görüntüleme teknikleri de dâhil olmak üzere kapsamlı tıbbi araştırmalara rağmen, Brooke'un durumu uzmanları şaşırtmaya devam etti.
Somut bir teşhisin olmaması, tıp uzmanlarını, insan biyolojisinin karmaşık doğasına ve yaşlanma sürecinin gizemlerine bir bakış sunan çok sayıda teori ve hipotezle boğuşmaya bıraktı. Ne yazık ki Brooke 2013 yılında,20 yaşında hayatını kaybetti ve ölüm nedeni halka açıklanmadı.
OLASI TEORİLER
Brooke'ın filmleri anımsatan bu durumu için ortaya birçok teori atıldı. Bunlardan ilki; büyüme ve gelişmeden sorumlu genleri etkileyen genetik mutasyonlara ilişkin oldu.
İkincisi ise genlerin etkinleşmesini veya durmasını yöneten epigenetik düzenlemesindeki bozulmalarla bağlantılı olabileceğini öne sürüyor.