Güney Sudan'dan 21 Türk vatandaşına tahliye
İç çatışmaların yaşandığı Güney Sudan'dan 21 Türk vatandaşı tahliye edildi.
İç çatışmaların yaşandığı Güney Sudan'dan 21 Türk vatandaşı tahliye edildi. Dışişleri Bakanlığının girişimiyle Güney Sudan'da bulunan Türk vatandaşlarını tahliye etmek için başkent Cuba'dan kalkan uçak Ankara Esenboğa Havalimanı'na indi. Geçen aya kadar Türkiye'nin Cuba Büyükelçiliğini yürüten Ahmet Ergin, tahliye süreciyle ilgili gazetecilere bilgi verdi. Ankara Etimesgut Havalanından kalkan askeri uçağın yerel saate göre 5'te Cuba Havalimanına ulaştığını belirten Ergin, "Yakıt ikmaline müteakip vatandaşlarımızla yeniden havalandık. Bu süreçte Dışişleri Bakanlığımız, Cuba Büyükelçiliğimiz ve vatandaşlarımız bu üçgen içerisinde sürekli eşgüdüm halindeydik ve herhangi bir sıkıntı yaşanmaksızın vatandaşlarımızla döndük" diye konuştu.
İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğünün (AFAD) koordinasyonunda gerçekleştirilen tahliye işlemiyle 21 kişinin Türkiye'ye geldiğini ifade eden Ergin, Cuba'daki Türk Büyükelçiliğinin halen faaliyette olduğunu dile getirdi. Ergin, Türk vatandaşı olarak geride kendi rızasıyla kalmayı tercih eden 5-6 Türk vatandaşıyla elçilik görevlilerinin ve Birleşmiş Milletler Güney Sudan Misyonu'nda görev yapan emniyet mensuplarının kaldığını belirtti. Ergin, "Cuba'da durum göreceli olarak sakin fakat ülkenin diğer bölgelerinde halihazırda çatışmalar yaşanıyor" dedi. Tahliye edilen vatandaşlardan Hakan Aydın da, çatışmaların ilk olarak başkent Cuba'da başladığını ve daha sonra Kuzey bölgelere sıçradığını dile getirdi. "Şu anda hala Kuzey bölgelerde bir karışıklık var" diyen Aydın, bölgedeki bazı şehirlerden çatışma haberleri geldiğini ifade etti. Tahliye edilen yolculardan Siyami Hocaoğlu da çatışmalara şahit olduklarını dile getirerek, "Ölümleri gördük, öldürenleri gördük. Vahşet boyutunda değil ama sıkıntılar var" ifadesini kullandı. Tahliye süreciyle ilgili de endişe yaşamadıklarını belirten Hocaoğlu, "Sağolsunlar. Çok mutluyuz" dedi. Güney Sudan'da, Cumhurbaşkanı Salva Kiir Mayardit'in kendisine karşı başarısız bir darbe girişiminde bulunulduğunu açıklaması ve darbe girişiminin arkasındaki isim olarak temmuz ayında görevden aldığı yardımcısı Riek Machar'ı işaret etmesi sonrasında çok sayıda siyasi ve üst düzey askeri yetkili gözaltına alınmıştı. Bunun üzerine başlayan şiddet olaylarının tırmanmasıyla ülkede olağanüstü hal ilan edilmişti. Güney Sudan'ın en büyük etnik gruplarını oluşturan Cumhurbaşkanı Salva Kiir'in bağlı olduğu Dinka ile görevden aldığı yardımcısı Riek Machar'ın Nuer kabileleri arasında yaklaşık iki haftadır devam eden çatışmalarda binin üzerinde kişinin hayatını kaybettiği, 120 binden fazlasının da yerinden edildiği belirtiliyor.
Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi de Güney Sudan'da bulunan BM barışgücüne bağlı asker sayısının 12 bin 500'e, uluslararası polis sayısının ise bin 323'e çıkarılmasına karar vermişti. Dünyanın en genç ülkeleri arasında gösterilen Güney Sudan, uzun yıllar süren iç savaşın ardından 2011'de yapılan referandumla Sudan'dan bağımsızlığını kazanmıştı.