İsrail'in gözü Sina'da
Mübarek'in devrilmesinden sonra paniğe kapılan İsrail, Müslüman Kardeşler'in 2012 yazında Mısır'da iktidar olmasının ardından Sina'yı kendi topraklarına katma projesini devreye soktu. Sisi darbesinden cesaret alan Tel Aviv, 1980'lere damgasını vuran ve Mısır'ı bölmeyi öngören 'Oded Yinon Planı'nı yeniden uyguluyor.
Hüsnü Mübarek'in devrilmesinden sonra paniğe kapılan İsrail'in Mısır için 1980'lerde geliştirdiği planları yeniden devreye soktuğu konuşuluyor. 3 Temmuz 2013 darbesi ve darbenin ardından cunta yönetiminin Müslüman Kardeşlere yönelik işlediği katliamlar ve sonrasında verdiği hukuksuz toplu idam kararlarının ardında, Tel Aviv'in Mısır'ı üçe bölme ve Sina Yarımadası'nı ilhak projesinin yattığı ileri sürürlüyor.
Özellikle Müslüman Kardeşler'in 2012 yazında iktidar olmasının ardından Sina Yarımadası'nı kendi topraklarına katma projesini tozlu raflardan indiren İsrail'in, 1980'lere damgasını vuran ve Mısır'ı üçe bölmeyi öngören Oded Yinon planına göre hareket etmesi dikkat çekiyor.
TAMPON BÖLGE GEREKLİ
İsrail'in 'yumuşak karnı' denebilecek Sina için ABD merkezli Washington Institute adlı kuruluş, 21 Haziran 2012 tarihinde 'Sina'nın İsrail için stratejik bir tehdit olarak ortaya çıkışı' başlıklı bir rapor hazırladı. Micheal Herzog tarafından kaleme alınan raporda İsrail savunma birimlerinin Sina'daki tehdit bolümünün Gazze ile kıyaslanabilir nitelikte olduğu belirtiliyor. Bu nedenle Hüsnü Mısır'da Mübarek sonrası dönemde bu stratejik tampon bölgede güç boşluğu oluştuğu iddiası güçlendirildi.
ASIL HEDEF HAMAS
İsrail sempatizanı Washington Institute kuruluşunun raporunda geçen bir diğer detay ise iddia edilen bu güç boşluğundan ötürü Gazze'ye silah lojistiğinin arttığı iddiası. Özellikle Libya devrimi sonrası boşa çıkan askeri mühimmatın Sina üzerinden Gazze'ye, yani Hamas'a iletildiği, barış içinde yaşanılan komşu ülke Mısır'la sınır hattının ısındığı iddiası Sina'daki suni kaosa ışık tutar nitelikte.
ALGI PROPAGANDASI
Rapor ayrıca, 'Filistinli teröristlerin Sina'lı bedevileri kullanarak terör saldırılarını uyguladığı' algısına hizmet ediyor. Oysaki 8 yıldır abluka altında yaşayan Gazzeliler için Sina yarımadasındaki tüneller dışında nefes alabilecekleri, tıbbi ve gıda ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri başka bir kanal yok.Ancak İsrail'in asıl korkusu Müslüman Kardeşler ve Hamas yakınlığıydı. İsrail'in Sina ısrarının arkasında, Mısır'da halkın seçtiği bir iktidarın bölgede 'ikinci bir İran' olacağı iddiasının da payı var.
Mısır'ı Balkanlaştırma
Müslüman Kardeşler'in yanısıra 2011 devriminin destekçilerinin de cunta tarafından hedef alındığı Mısır'da darbe karşıtları ülkenin bölünmesinden endişe ediyor. Devrim sonrası 1982'de İsrailli Oded Yinon'un adıyla anılan 'Yinon Planı' tekrar gündeme geldi. Siyonist iç güdüyle 'vaatedilmiş toprakları' hedefleyen ama bunu ekonomik ve jeopolitik retorikle dillendiren Yinon'un çalışmasında Mısır, Arap dünyasını bölmek için merkez rol oynuyor. Yinon, Mısır'ın istikrarsızlaşmasının tüm Arap ülkelerinde yıkıcı etki doğuracağını belirtiyor.
Mursi'nin Gazze çıkışı
Müslüman Kardeşler, İsrail'in Aralık 2008'de başlayıp Ocak 2009'da son bulan Gazze operasyonuna yönelik yeterli tepki vermediği için Hüsnü Mübarek'i oldukça sert bir dille eleştirmişti. Hafızalarda kalan bu destek Muhammed Mursi'nin 2012 yazında seçimi kazanarak iktidar olmasının ardından Gazze'ye yaptığı ziyaret ile perçinlendi. 2012 Kasım ayında İsrail'in Gazze saldırıları karşısında ise Mursi gerekirse alışılagelmişin dışına çıkabileceklerini, İsrail'e bedel ödetebilecekleri vurgusunu yaptı.
'Büyük İsrail'in yayılma alanı
Sina Yarımadası'nın İsrail'in Gazze ile olan mücadelesinde stratejik önemi büyük. Sina'yı kontrol altına tutarak Gazze'ye yani Hamas'a nefes alanı bırakmıyor. Ancak Tevrat'ta geçen vaat edilmiş topraklar bugünün Suriye'sinden Sina'ya, hatta Suudi Arabistan'ın bir kısmına kadar uzanıyor. İsrail yönetimi Etiyopya gibi ülkelerden İsrail'e gelen mültecilerin Sina'yı kullandığını, bu nedenle güvenlik riskini artırdığını iddia etse de Yinon çalışmasına göre Sina büyük İsrail devletine iltica edecek diğer uluslardan Yahudilere ev sahipliği yapacak.