'Suriyeli muhalifleri desteklemek için çok neden var'
ABD Genelkurmay Başkanı Dempsey, ABD ve koalisyon güçlerinin eğit-donat programına katılacak Suriyeli muhaliflerin daha sonra sahada da desteklenmesi gerektiğini belirtti.
ABD Genelkurmay Başkanı Martin Dempsey, ABD ve koalisyon güçlerinin eğit-donat programına katılacak Suriyeli muhaliflerin daha sonra sahada da desteklenmesi gerektiğini belirterek, "Program (eğit-donat), Suriyeli muhaliflerin sahada bir şekilde hayatta kalabilme şansları olduğuna inanmadıkları müddetçe başarılı olamaz” dedi. ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Savunma Bakanı Ashton Carter ve Genelkurmay Başkanı Martin Dempsey, ABD Başkanı Barack Obama'nın Kongre'den istediği IŞİD'e (DAİŞ) karşı güç kullanma yetkisiyle ilgili Senato Dış İlişkiler Komitesi'nin sorularını yanıtladı. IŞİD’in yaydığı tehditle mücadelenin sadece iki partili değil, partiler üstü bir mesele olması gerektiğini belirten Kerry, Kongre üyelerine yetkiyi onaylamaları çağrısında bulundu. Bazı Kongre üyeleri, 11 Eylül 2001 saldırılarının ardından El Kaide ile mücadele için çıkarılan yetkinin, IŞİD için de kullanılmasının yasal olup olmadığını sorgularken, Kerry, IŞİD’in aslında El Kaide'nin uzantısı olduğunu ama daha sonra ismini değiştirdiğini ifade ederek, 2001 yılı yetkisinin IŞİD’e karşı da uygulanmasının meşru ve yasal olduğunu söyledi.
Obama'nın Kongre'den talep ettiği yeni yetki tasarısı, IŞİD'e karşı mücadelede ABD'nin "uzun süreli taarruza yönelik muharip güçlerinin" sahada kullanılmasına izin vermezken, rehine kurtarma gibi özel operasyonlarınsa yolunu açıyor. Faaliyet alanını Suriye ve Irak ile sınırlamayan yetkinin geçerliliği ise üç yılla kısıtlanıyor.
Bazı Kongre üyeleri, tasarıdaki "uzun süreli" ifadesinin yorumlanarak yeni bir Irak ve Afganistan savaşı oluşturup oluşturmayacağı yönünde kaygılar dile getirirken, yönetim yetkilileri, bunun mümkün olmadığı güvencesini vermeye çalıştı.
Dempsey, “uzun süreli” kelimesinin askeri bir doktrin olmadığını, Başkomutan’ın niyetini tanımlama niteliği taşıdığını kaydetti.
Geçtiğimiz günlerde Nijerya'daki Boko Haram örgütü, IŞİD'e biat ettiklerini açıklamıştı.
Obama'nın istediği yetki tasarısının Boko Haram gibi örgütleri kapsayıp kapsamayacağına yönelik soru üzerine Carter, bir örgütün IŞİD ile bağlantılı olması ve Amerika’yı tehdit etmesi halinde yetkiye dahil edilebileceğini ama şu anda Boko Haram ile ilgili öyle bir yorumlamanın yapılmadığını bildirdi.
İran'ın Irak'ta artan etkisi kaygı oluşturuyor
İran’ın Irak'ta artan etkilerine yönelik soru üzerine Dempsey, “askeri perspektiften bakıldığında bunun dördü bölgesel, ikisi küresel açıdan olmak üzere 6 noktada kaygı oluşturduğunu” söyledi.
Dempsey, “İran'a yönelik dört bölgesel kaygımız; vekil ve taşeronlar, silah tüccarlığı, balistik füze teknolojisi ve Hürmüz Boğazı’nı kapatabilme niyetiyle mayın döşemeyi geliştirme konusu. İki küresel tehdit ise, İran'ın nükleer silah hırsı ve siber tehdidi. Dolayısıyla İran’ın bölge genelindeki faaliyetleri ve nükleer silah hırsı ile siber eylemleri noktasında kaygılarımız var” diye konuştu.
Tikrit’teki operasyonlar bağlamında, İran’ın IŞİD ile mücadele etmek için Irak güçlerini desteklemelerini askeri bağlamda olumlu gördüklerini belirten Dempsey, ancak IŞİD yenilgiye uğratıldıktan sonra neler olacağı ve Irak hükümetinin kapsayıcı yönetim sergileyip sergilemeyeceğinin ciddi kaygı oluşturduğunu bildirdi.
Dempsey, şu aşamada Şii milislerin aldıkları yerlerde etnik temizliğe giriştikleri yönünde bir işarete rastlamadıklarını kaydetti.
Bakan Kerry de İran’ın bölgedeki artan etkisine yönelik derin kaygılarını dile getirdi.
Muhalifleri desteklemeliyiz
Sorular üzerine Kerry ve Dempsey, IŞİD’e karşı güç kullanma yetkisinin Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed ve rejimini kapsamadığını söyledi.
Kongre üyeleri, yönetim yetkililerine, ABD'nin, eğitim ve ekipman desteği vereceği Suriyeli muhaliflere, sahada, özellikle de Esed güçlerine karşı havadan koruma sağlayıp sağlamayacağını sordu.
Sahadaki Suriyeli muhalif güçlerin desteklenip desteklenmeyeceği, nasıl destekleneceği, desteğin kapsamı ve ölçüsü noktasında aktif tartışmaların kurumlar arasında devam ettiğini vurgulayan Dempsey, "Bu görüşmelerin bir parçası da bu desteğin sunulabilmesi için yasal yetkinin (nasıl olacağı)” ifadesini kullandı.
Dempsey, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Benim askeri açıdan tavsiyem, onları desteklemek için çok pragmatik neden bulunduğu ve bu da şudur; (Suriyeli muhalifleri) bazı noktalarda desteklemeyi kabul etmediğimiz müddetçe sahadaki güçler için adam toplayamayacağız. Dolayısıyla benim tavsiyem, onlara, kendilerinin korunacağı güvencesini verdiğimiz bir sonuca ulaşılması”.
Dempsey, "Program (eğit-donat), (Suriyeli muhaliflerin) sahada bir şekilde hayatta kalabilme şansları olduğuna inanmadıkları müddetçe başarılı olamaz” diye konuştu.
Uçuşa yasak bölge
Komite Başkanı Bob Corker, Dempsey’ye “Türkiye ile neden uçuşa yasak bölge konusunda anlaşmaya varılmadığını” sordu.
Dempsey de “Türk meslektaşlarımızla bu konuda iki tur görüşmelerde bulunduk ve eğer bizden istenirse diye de bu konudaki seçeneği geliştirmeye devam ediyoruz” diye konuştu.
İran mektubu
Kerry, oturumda 47 Cumhuriyetçi senatör tarafından İranlı liderlere gönderilen mektubu de eleştirdi. Senato’daki 29 yıllık görevinde böyle bir şeye rastlamadığını belirten Kerry, “Kesinlikle inanamadım” dedi.
Kerry, senatörlerin mektupta bahsettiği "Kongre’nin bağlayıcılığı bulunduğu ve anlaşmayı değiştirebilecekleri" ifadelerinin ise kesinlikle yanlış olduğunu belirterek, bu tür bir eylemin diğer hükümetlerin ABD’ye güveninin, binlerce önemli anlaşmanın ve ABD’nin diğer ülkelere taahhütlerinin altını kazıdığını dile getirdi.
Kerry, “Mektup, dünyaya, Amerika ile ilişkilerinizde güven istiyorlarsa, 535 Kongre üyesiyle müzakere etmeleri gerektiğini iddia ediyor ama bu hem yanlış hem kötü bir iddia” diye konuştu.
Mektubu imzalayan Kongre üyeleri ise bu konuda haklarının olduğunu hatta bunun sadece İran değil ABD’ye mesaj niteliği taşıdığını kaydetti.
Toplantıda protesto
Toplantının başında salonda protesto gösterisi de oldu. Protestocular, Kongre polisi tarafından dışarı çıkarılırken, bir protestocunun “Bitmeyen savaşlardan yorulduk. Daha fazla masumun öldürülmesinin önüne geçin” ifadesine Kerry karşı çıktı.
Kerry, “Masum insanları öldürmek? Gazetecilerimizin başı nasıl kesildi, pilot canlı yakıldı! Onların masum insanları koruma çabalarına ne diyecekler” dedi.