Ali Babacan, 'Şeffaf bir başkanlık yapacağız'
Başbakan Yardımcısı Babacan, 'Vurgu alanlarımız kapsayıcılık, uygulama, yatırım ve istihdam olacak. G20 dışında 180-190 ülke var.'
Türkiye, G20 dönem başkanlığını devraldı. Türkiye'nin daha önce çok sayıda uluslararası tecrübesinin bulunduğunu vurgulayan Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, şunları söyledi: “Bugün itibariyle G20 dönem başkanlığını üstlenmiş bulunuyoruz. Günümüze kadar 9 zirve yapılmıştır ve 10. zirve de önümüzdeki yıl 15-16 Kasım tarihlerinde Antalya'da yapılacaktır. Dönem başkanlığımızı kapsayan 3 kelime; kapsayıcılık, uygulama ve yatırım olacak. Kalkınma konusunu gündemimizin merkezine koyacağız. Türkiye gıda güvenliği ve beslenme çerçevesini uygulamaya sokan ilk dönem başkanı olacağız. Tüm dünyada işsizlik hâlâ önemli bir problem olmaya devam ediyor. Özellikle genç istihdamının artırılması için gayret edeceğiz. Bir taraftan küresel ölçekte kamu mali dengelerini bozmadan talebin desteklenmesi için gerekli tedbirleri tartışırken, diğer taraftan da hayati önem taşıyan yapısal reformların hızlıca uygulanması için çalışmalar yürüteceğiz. G20 dışında da 180-190 ülke var. O ülkelere dışlanmışlık hissi vermek istemiyoruz. G20 platformunda o ülkelerin de problemlerinin masada olması ve o ülkelerin de mutlaka sesinin oralara aktarılması gerektiğini düşünüyoruz.”
Her ülkenin kendine has ekonomik ve sosyal şartları ile kültürel özelliklerinin olduğunu ifade eden Babacan, “Dolayısıyla bir ülkede uygulananı kopyalayıp, yapıştırıp bir başka ülkede yapamazsınız. Bunun da bilinci içindeyiz. Ama ülkelerin yoğun bir görüş alışverişiyle iyi örneklerin ve uygulamaların diğer ülkelerle de paylaşılmasıyla, özellikle istihdamda daha olumlu sonuçlar olabileceğine inanıyoruz” diye konuştu. Babacan, ABD ile AB arasında devam eden “Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı Anlaşması (TTIP) sürecinde neler yapılacağı” konusunda da, “Bu yapılardan ülkeler dışlanmasın, mümkün olduğunca çok sayıda ülke bu yapılara girsin. Sebebi ne olursa olsun gümrük duvarlarının yükselmesi, daha pahalı ve daha düşük kalitede ürünlerin iç piyasada satılması demektir. Dünyada ticaretin serbestleşmesi ve kolaylaşması için özel bir çaba içinde olmamız lazım” dedi.
