ABD ve Çin arasında ipler gerilirken tüm dünyanın gözü atılacak adımlarda. Türkiye ise gelişmeleri yakından izliyor. TGRT Haber TV'ye canlı bağlanan Ticaret Bakanı Ömer Bolat, önemli açıklamalarda bulundu. Bolat, "Türkiye'nin büyümesini sağlamaya devam edeceğiz. Dersimizi iyi çalıştık, teyakkuz halindeyiz" ifadelerini kullandı.
Ticari savaşı başladı. Trump fitili ateşledi. Trump yönetimi, seçim öncesi vaatlerini gerçekleştirmeye başladı. Ticaret Bakanı Ömer Bolat, gelişmeleri TGRT Haber TV'ye değerlendirdi.
Bakan Bolat'ın açıklamaları şöyle;
"İlk adım, ülkemizin dış ticaretindeki dengeyi bozmadan, özellikle Amerika'nın yeni politika tedbirlerinden en az hasarla çıkmak. Bu süreçte, en önemli hedeflerden biri, Amerikan yönetimiyle yakın diyalog kurarak Türkiye'nin ticaretinin sarsılmamasını sağlamak. Bunun yanı sıra, diğer ülkelerde yüksek oranlı gümrük vergileri karşısında Türkiye'nin fırsatlarını artırmak, yeni pazarlara yönelik stratejiler geliştirmek de önemli. Bu süreçte, özellikle Amerika ile yapılan müzakerelerde dikkatli ve proaktif bir yaklaşım benimseniyor.
Amerika'nın yüksek dış ticaret açığı verdiği ülkeler arasında Türkiye de bulunmaktadır. Ancak, Türkiye ile ABD arasındaki dış ticaret dengesi oldukça iyidir. 35 milyar dolarlık toplam dış ticaret hacmi içinde, ABD'nin Türkiye’ye olan ticaret açığı yalnızca 2.4 milyar dolar civarındadır. Son olarak, 2 Nisan tarihinde ABD, dünya genelinde ülkeler arası gümrük vergileri artışını duyurmuş olsa da, Türkiye’yi ilave vergilerde en düşük oranda etkileyen ülkelerden biri olarak belirlemiştir. Bu karar, Türkiye'nin ekonomik pozisyonunu güçlendirecek bir fırsat.
Türkiye'nin dış ticaret stratejisi, hem iç hem de dış pazarlarla ilgili fırsatları artırmak üzerine odaklanmaktadır. Ticaret Bakanlığı, hükümet yetkilileri ve özel sektör temsilcileriyle birlikte sürekli bir çalışma içinde, sektör bazında ve ülke bazında durum değerlendirmeleri yapmaktadır. Amerika'nın yüksek gümrük vergileri uyguladığı ülkelere karşı, Türkiye'nin bu değişikliklerden en az zararla çıkması ve hatta bazı fırsatlar elde etmesi için tedbirler alınmaktadır. Bu süreçte, Türkiye'nin dış ticaretinde yeni pazarlar oluşturmak ve mevcut pazarları korumak için aktif bir yaklaşım benimsenmek.
ABD yönetiminin açıklamış olduğu %10’luk genel gümrük vergisi, tüm dünya ülkeleri için geçerli olup, Türkiye bu karar doğrultusunda ilave vergilerden en az etkilenecek ülkeler arasında yer almıştır. Ancak, diğer 60 kadar ülkeye uygulanan yüksek oranlı gümrük vergileri, bu ülkelerdeki tedarik zincirlerine zarar verebilir ve Türkiye için yeni fırsatlar doğurabilir. ABD'nin ticaret politikaları sürekli değiştiği için, Türkiye'nin bu süreçlere hazırlıklı olması önemlidir. Bakanlık ve özel sektör, gelişen duruma göre hızlı bir şekilde çözüm üretme yeteneğine sahip olacak şekilde çalışmalarını sürdürüyor.
Bakanlık ve özel sektör işbirliği, Türkiye'nin bu yeni ticaret ortamında en az hasarla çıkmasını sağlamak için çok önemlidir. Hem Amerika pazarında hem de diğer üçüncü ülke pazarlarında Türkiye'nin rekabet gücünü artıracak stratejiler geliştirilmiştir. Türkiye, dış ticaret politikalarında daha proaktif bir tutum alarak, mevcut pazarlarını kaybetmemek ve yeni pazarlar yaratmak için çalışmalarını yoğun bir şekilde sürdürüyor.
Türkiye'nin ekonomisi, son 22 yılda önemli bir büyüme gösterdi. İhracat ve hizmet sektöründe büyük ilerlemeler kaydedilmiştir. Milli gelir, kişi başına 3600 dolardan 15,463 dolara yükselmiş, ülke dış ticareti ve istihdam da artış göstermiştir. Hükümetin uyguladığı politikalarla, Türkiye'nin dünya ekonomisindeki pozisyonu güçlenmiştir. Hedef, ülkenin ticaretini daha da büyütmek ve halkın gelirini artırmaktır.
Ülke ekonomisi büyürken, iç siyasetteki bazı gelişmeler ekonomiyi etkilemek için malzeme yapılmakta. Ancak hükümet, ekonomik istikrarı sağlamak için sürekli olarak çalışmaktadır. Muhalefetin, her seçim sonrası ekonomik kriz edebiyatı yaparak halkı yanıltmaya çalışması, Türkiye'nin ekonomisinin büyümesini engellemeye yönelik bir strateji olarak görülmektedir. Türkiye'nin güçlü dış ticaret ilişkileri ve ekonomisindeki gelişmeler, iç siyasetteki tartışmalara rağmen devam etmektedir. Ekonomik hedefler doğrultusunda hükümetin ve halkın ortaklaşa çabalarıyla Türkiye, büyümeye devam edecektir. Burada en büyük hakem halktır."