Bu markette para geçmiyor
Gemlik Belediyesi, sosyal belediyecilik anlayışı gereği kurduğu halk marketle ihtiyaç sahiplerinin yanında olacak.
Gemlik Belediyesi tarafından kurulan halk marketten ihtiyaç sahipleri faydalanacak. Belediye bünyesindeki sosyologlar tarafından ev ev gezilerek tespit edilen aile bireylerinin kadınlarına verilecek olan halk kart ile bu marketten alışveriş yapılabilecek. Her ailenin ihtiyaçları doğrultusunda yüklenecek olan kontörle gıdadan, çocuk bezine kadar birçok ürünün bulanabileceği markete yardımda bulunmak isteyen vatandaşlarda yardım yapabilecek. Yardımı alanla verenin birbirini tanımayacağı sistemden ilk etapta 400 ihtiyaç sahibi aile faydalanacak.
“Toplumsal bir yarayı sarmak noktasında önemli bir iştir”
Gemlik Belediye Başkanı Mehmet Uğur Sertaslan, “Belediyenin sosyal devlet olma gereği tam da burada bulunması lazım diye düşündük. Türkiye’nin değişik yerlerinde CHP’li belediyelerin yapmış olduğu bir hizmettir. Adının bir tarafında market olması, burada bir ticari alışveriş olacak düşüncesini beraberinde getiriyor. Öyle değil, bütün yurttaşlar bilsin ki burada para geçmiyor. Burada ne bağış ne de yurttaşın ihtiyacını alması noktasında ücret konuşulmuyor. Buranın temel amacı, hiçbir çocuğun yatağa aç girmemesidir. İkincisi de hem inanışımız hem dünyaya bakışımız bize bir elin verdiğini diğer el bilmemeli ilkesini öğretti. Buna da uygun bir yer. Bağış yapanla, alan birbirini bilmeyecek. Toplumsal bir yarayı sarmak noktasında önemsediğimiz bir iştir” dedi.
“Kimin neye ihtiyacı olduğunu kestirmek güç”
“İşleyiş olarak ilk etapta bütün malzemesini belediye olarak alacağız. Burada bir markette bulunması gereken her ne varsa olacak” diyerek sözlerini sürdüren Sertaslan, “Bir alışkanlık ortaya çıkmış, belediyeler ramazan ayında, günü geldiğinde ya erzak veriyor ya da kart verip markete gönderiyor. Kart verip markete göndermesi yine bir bakıma anlaşılabilir. Çünkü gönderdiğimiz erzakın içinde vatandaşın neye ihtiyacının olup olmadığını kestirmek çok güç. Kimin neye ihtiyacı olduğunu hiç birimizi bilemeyiz. İhtiyaç sahibi birine biberon, emzik, çocuk bezi kimsenin aklına gelmemiştir. Ama hayat böyle bir şey ve buna ihtiyacı olan aileler var” ifadelerini kullandı.
“Sosyologlar tarafından belirleniyor”
Belediyenin sosyologlarının evlerde yapılan incelemeler doğrultusunda ihtiyaç sahiplerinin belirlendiğini anlatan Sertaslan, “Bunun üzerinde bir kredi belirleyerek evin reisi kadına bir kart çıkartıyoruz. Kadının da güçlendirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Gelip alışverişini ihtiyacı doğrultusunda yapacak. Herkese eşit bir kredi verilmeyecek, kimin neye ne kadar ihtiyacı varsa ona göre dağılım yapılacak. Tek başına yaşayan teyze ile eşi cezaevinde 3 çocukla hayata tutunmaya çalışan kadını bir görmeyeceğiz. Ona daha fazla destek olmaya çalışacağız. Bütün bunları yaparken, ben en çok bu şehirde yaşayan insanlara güveniyorum. Onların desteği ile halk market ayakta duracaktır” şeklinde konuştu.
“Temel amaçlarımızdan biri de bu aileleri bu yelpazenin dışına çekmeye çalışmaktır” diyen Sertaslan, “O evdeki çocuğun okuyabilmesi için destek vermek, o evin ihtiyacı olan hukukî desteği vermek, hep irtibatla mümkündür. Onu da sağlamış olacağız. Dediğim gibi bu dairenin dışına kaç kişiyi çıkardıysak kendimizi kârlı sayacağız. Yani bir taraftan balık vereceğiz ama balık tutmayı da öğretmek gibi bir misyonumuz var. Bu aileler sürekli bu yardımı alsınlar düşüncesinden ziyade, hayata tutunup ‘kendi ayakları üzerinde nasıl dururlar’ düşüncesi ile hareket edeceğiz” dedi.